Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Alerji ve Astım Ünitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Ömer Kalaycı, Nisan-Haziran ayları arasında çayır polenlerinin etkili olduğunu belirterek, 'Polen alerjilerinde burun, akciğer ve deride rahatsızlıklar ortaya çıkar. Deride daha az şikayete neden olan polen alerjileri, çoğunlukla burun ve akciğeri etkiler' dedi.
Kalaycı, 'polen' adı verilen çiçek tozlarının özellikle bahar aylarında alerjik şikayetlere neden olduğunu söyledi.
Erken bahar döneminde ortaya çıkıp kısa ömürlü olan ağaç polenlerinin Mart ayında, bahçelere ekilen kısa çimlerden kaynaklanan çayır polenlerinin Nisan-Haziran ayları arasında, ot polenlerinin ise Eylül ve Ekim aylarında etkili olduğunu anlatan Kalaycı, Türkiye'de ve diğer Avrupa ülkelerinde en yaygın şikayetlere çayır polenlerinin yol açtığını belirtti.
Kalaycı, 'Polen alerjilerinde burun, akciğer ve deride rahatsızlıklar ortaya çıkar. Deride daha az şikayete neden olan polen alerjileri, çoğunlukla burun ve akciğeri etkiler' şeklinde konuştu.
Etkilenmenin burunda olması halinde 'alerjik nezle', akciğerde olması halinde ise 'alerjik astım' rahatsızlığının ortaya çıktığını belirten Kalaycı, 'Yeni yaklaşımlara göre burun ve akciğeri tek bir hava yolu olarak değerlendiriyoruz. Çünkü astımlı hastaların yüzde 80'inden fazlasında alerjik nezle vardır. Alerjik nezlesi olanların ise yüzde 20-40'ında astım vardır' dedi.
Alerjik nezle ve astımın belirtileri
Kalaycı, alerjik nezlenin burun akıntısı, hapşırma, burunda kaşıntı ve tıkanıklık; astımın ise tekrarlayan öksürük, hırıltı, nefes darlığı ve atakları, göğüsten ıslık sesi gelmesi, koşma, ağlama ve gülmekle ortaya çıkan veya gece uyandıran öksürük gibi belirtileri olduğunu belirterek, polenlerden korunmanın mümkün olmadığını ancak, buna karşı çeşitli önlemler alınabileceğini bildirdi.
Polen alerjisi olanlara 'polenlerin yüksek olduğu mevsimlerde daha ziyade kapalı ortamlarda vakit geçirmeleri, evlerini daha az havalandırmaları, bunun yerine klima kullanmaları ve araç klimalarına polenleri süzen filtre taktırmaları' önerilerinde bulunan Kalaycı, şunlara dikkati çekti:
'Polen alerjilerine bağlı astım ve alerjik nezle hastasının temel tedavisi ilaç tedavisidir. Bunun için de hem polen mevsiminde yakınmaların ortaya çıkmasını önleyici koruyucu hem de yakınmaları ortadan kaldıran kurtarıcı ilaçlar kullanılır.
Hastaların bir çoğunda polen mevsimi boyunca tedavi almak yeterlidir. Ancak, bazı hastaların önemli bölümünde polen mevsimi dışında da, özellikle gribal enfeksiyonlarla alevlenen yakınmalar olabileceği akılda tutulmalıdır.'
Kalaycı, ülkede alerjik nezlenin görülme sıklığının yüzde 5-8, astımın görülme sıklığının ise yüzde 4-5 arasında olduğunu kaydetti.
Polen aşısı
Polen alerjisine bağlı astım ve alerjik nezleye karşı polen aşısının da bir tedavi yöntemi olarak uygulanabileceğini ifade eden Kalaycı, 'Ancak, aşı yalnızca ve yalnızca uygun ilaç tedavisine rağmen kontrol altına alınamayan hastalarda düşünülmeli, kullanılıp kullanılamayacağına da alerji uzmanları karar vermelidir' uyarısını dile getirdi.
'Çocuklar da uyanık olmalı'
Alerjik nezlesi olan çocuklarda astım gelişme riski bulunduğunu, bu nedenle ailelerin bu konuda uyanık olması gerektiğini ifade eden Kalaycı, alerjik nezlenin uygun şekilde tedavi edilmesi halinde astım gelişme riskinin azaltılabileceğini vurguladı.