Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Evet, gene o ?K? sözü

Irak Çalışma Grubunu (ISG)'nun hazırldağı Irak raporu ABD'de tartışılıyor. Rapor, Bush'un Irak stratejisi hakkında ip uçları veriyor.

18 Yıl Önce Güncellendi

2008-04-14 09:17:00

Evet, gene o ?K? sözü

Jim Lobe*

Son 15 aydır şiddette bir azalma olmasına rağmen, 2006?da iki partili üstün nitelikli Irak Çalışma Grubunu (ISG) tavsiye eden aynı uzman grup tarafından yeni bir değerlendirmeye göre ?ABD Irak?ta uzun süredir batağa batarak dünyanın diğer bölgelerinde de menfaatleri için ciddi sonuçları riske sokuyor.?

Bu hafta Washington?un Irak?taki elçisi ve baş askeri memurunun yaptığı kritik kongre şahitliği arefesinde çıkan değerlendirme şiddette düşüşün ulusal uzlaşmayı elde etmede çok az gelişme ile sonuçlanması ve güvenlikte kazanılanların ?kırılgan ve ABD güçlerinin varlığına bağlı? olduğu sonucuna varıyor.

ABD Barış Enstitüsü (USIP) tarafından yayınlanan ve ?Akın Sonrası Irak: Seçenekler ve Sorular? diye adlandırılan rapora göre 'siyasi süreç çok yavaş, duraksayan ve yüzeysel. Sosyal ve siyasal parçalanma ise öyle telaffuz ediliyor ki ABD bir yıl öncesine nispetle Irak?tan ayrılabilmeye daha yakın değil.?

'ABD?nin Irak?a kayıtsız şartsız teslim etmesi süren siyasi gelişme ile beş ila 10 yıl sürebilir,' sonucuna varıyor ve belirtiyor ki böyle bir teslim etme zaten ?ABD?nin Irak?ta teslim etmesiyle kurban ettiği küresel menfaatlere ilaveten hem insani hem de mali açıdan yüklü bir masraf taşır. Irak?taki süreç sürse bile sonuçlar masrafına değmeyecektir,? diye uyardı.

Gelecek yıl ve sonrası için Irak?taki ABD politikası için üç olası seçenek sunan rapor, elçi Ryan Crocker ve General David Petraeus?un geçen yıl elde edilen güvenlik kazançlarının muhafaza edilmesini temin etmek için Washington?un Irak?taki Temmuz sonu itibariyle 140.000 asker seviyesinde tahmin edilen mevcut ABD ?akın? güçlerinin borç alınan parasını askıya almasını istemelerinden iki gün önce yayınlandı. Aylarca önce ?akının? en yüksek olduğu dönemde Washington Irak?ta yaklaşık 170.000 asker bulundurdu.

ABD Başkanı George W Bush?un desteklenmesini sağlamak için görünen tavsiye, yılın sonuna doğru her ay yaklaşık 5000 savaş askerinin geri çekilmesine devam edilmesini destekleyen Meclisteki Demokratlar tarafından şiddetle itiraz edilecek gibi görünüyor. Bu durum Irak?ta yüksek seviyede yayılmayı muhafaza etmenin hem ABD kara kuvvetlerinin morali hem de onların diğer olası askeri krizlerle uğraşmaya hazır olmalarında savunulamayacak bir ücret tuttuğunu açıkça beyan eden Müşterek Kurmay Başkanları tarafından da özel olarak paylaşılıyor.

İki yıl önce Irak Çalışma Grubunu (ISG) meclis oturumuyla atayan, iki partililiği tavsiye eden askeri ve bölgesel uzmanların görüşlerini yansıtan yeni USIP raporu Crocker ve Petraeus?un sorgulamalarında muhaliflere neredeyse gerçekten koz veriyor.

Eski devlet sekreteri James Baker ve eski Demokrat Milletvekili Lee Hamilton tarafından birlikte başkanlık edilen ISG tüm ABD savaş askerlerini Nisan 2008 itibariyle geri çekmek ve kalan yaklaşık 80.000 askeri de Irak güvenlik güçlerinin Irak?taki el-Kaide operasyonlarına karşı mücadelede ve ABD sivil personelini koruma eğitimi ve donanmasına odaklanmak için Aralık 2006?da çağrıda bulundu.

Bununla beraber, Bush bu tavsiyeyi reddetti ve onun yerine ek güçlerin Bağdat içindeki ve civarındaki hizipsel şiddeti azaltacağı umuduyla ve ulusal uzlaşma için gerekli taahhütleri yapmak için Irak?ın savaş politikasını ve dini bölünmesini teşvik etmek için ABD askeri gücünü yaklaşık 30.000 civarında arttıran ?akın? stratejisini tercih etti.

Rapora göre, strateji güvenlik bağlamında büyük ilerlemeler kaydederken, uzlaşma yönündeki gelişme daha çok asgari ABD ?ölçütlerini? tatmin etmenin ötesinde tasarlanan ?taktik beğenmeme? içermekte. Örneğin Washington?un devam eden desteğini temin etmek için vergi gelirini paylaşma ya da Baas kanunlarının reformu gibi.

Rapor 'Gidebildiği kadar olumlu olsa da Irak?taki siyasi istikrarsızlığın altında yatan sebepleri hafifletmedi veya gerçekten ulusal bir politikanın acilliğini kolaylaştırmadı,' sonucunu varıyor. Aynı zamanda ?(mevcut stratejinin) başarısının çoğu ABD kontrolünün dışındaki faktörler nedeniyle ve bu yüzden değişime tabi' diye belirtiyor.

O faktörler arasında Muktada es-Sadr?ın Mehdi Ordusu tarafından bir ateşkes ve ?(Şii yönetimindeki) Irak hükümetine şiddetle muhalif? eski Sünni asilerin Irak?ta el-Kaide?ye karşı ABD güçleriyle işbirliği yapma isteği bulunmakta.

Rapor ABD?nin ?kayıtsız şartsız? Irak?a teslim etme politikasına iki olası alternatif öneriyor.

Birincisi 2006 ISG raporunun bir yankısı, Bağdat?taki hükümet için gelecekte ABD desteğini bir kaç asgari hedefe bağlayacak ?azaltılmış, şartlı teslim etme?. Böylelikle petrol geliri paylaşımı için bir mekanizma oluşturup, merkezden bir kaç yere yetki dağıtılan güç yapısını formülleştirmek için taşra seçimlerini tutarak ?devleti korumak ve hizipsel şiddeti denetlemek? için hizipçi olmayan bir orduyu profesyonelleştirecekler.

Eğer Bağdat bu yılın sonu itibariyle bu hedeflere doğru anlamlı bir gelişme sağlamakta başarısız olursa, o zaman ABD güçlerini kendi programına göre geri çekecektir. Böyle bir gelişmeyi sağlarsa, Washington gene güçlerini azaltacak ve Irak ordusuna hizipsel şiddete karşı yardımcı olarak ordunun eğitimi ve donanmasına odaklanacak.

İkinci seçenek ise ?ABD askerinin kayıtsız şartsız, neredeyse tamamen azaltılarak teslim etme? olacak. Bu da ?bölgede genişletilmiş güvenlik varlığı, (öncelikle İran ve Suudi Arabistan?a yönlendirilen) güçlendirilmiş diplomatik çaba ve Irak hükümeti için siyasi desteğin devam etmesi? ile birleştirilecek.

Rapora göre, bu seçeneklerden her biri, mevcut kayıtsız şartsız teslim etme stratejisi de dâhil, Irak?taki ABD politikası tarafından etkilenen beş ?en önemli menfaat? diye tanımlanan farklı riskler ve Irak?ta, bölgede ve ötesinde ABD menfaatleri için olası kazançlar taşıyor.

Bunlar şunları içeriyor: Irak?ın uluslararası teröristler için bir barınak veya platform haline gelesini engelleme; dünya çapında hareket etmek için ABD güvenilirliğini, itibarını ve kapasitesini yeniden inşa etme; bölgesel istikrarı arttırma; İran etkisini sınırlandırma ve yeniden yönlendirme; ve tek bir devlet olarak bağımsız Irak?ı muhafaza etme.

Rapor bu beş menfaatin üzerine kurulan üç senaryonun her birinin olası etkisine gönderme yapıyor. Mevcut stratejiyi muhafaza ederek Washington?un dünya çapında hareket etme kapasitesi üzerindeki ?büyük bir negatif etki? olacağı; diğer taraftan azaltılmış, şartlı teslim etmenin kapasiteye ?olumlu? etkisi olacağı; kayıtsız şartsız neredeyse tamamen azaltılmasını bir taraftan ABD askeri kapasitesini özgürleştirirken diğer tarafta ?ABD yenilgi algısını? riske etme şeklinde karışık etkisi olacağı sonucuna varıyor.


*Amerikalı muhalif gazeteci-yazar.


Bu makale Hale Akman tarafından TİMETURK için tercüme edilmiştir.


 

Haber Ara