Şahin, Milletlerarası Ticaret Odası'nın (ICC), Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Konferans Salonu'nda düzenlediği ''6. Milletlerarası Tahkim Semineri''nin açılışında yaptığı konuşmada, düzenlenen seminerin Türkiye'nin ticaretinin ne kadar geliştiğinin bir göstergesi olduğunu kaydetti.
Günümüzde ticaret adamlarının sadece ticaret için değil, bilgi alışverişi için de bir araya geldiklerini ve çağın en büyük sermayesinin bilgi olduğunu ifade eden Şahin, ticaret kurallarının düzenlenmesinde yasama organlarının tek başına hareket etmemesi gerektiğine işaret etti.
Ticaretle uğraşanların ''ticari hükümlerin düzenlenmesinde en az yasama organı kadar aktif olmak istiyoruz'' şeklindeki taleplerinin son zamanlarda sıkça dile getirildiğini anlatan Şahin, şöyle konuştu:
''Dünya öyle bir hale geldi ki bir ülkenin tek başına ayakta kalması, yatırımlar için yeterli olması, insanlarını mutlu etmesi mümkün değil. Ülkeler artık tek başlarına bir şey yapamıyorlar.
Serbest piyasa ekonomisini samimi olarak benimsemiş iktidarız. Yerli ve yabancı sermayenin önündeki engelleri kaldırmak için çaba sarf ediyoruz. Sermayenin milleti yoktur. Biz sermayenin faydası var mı, yok mu ona bakarız, katma değer üretiyor mu buna bakarız. Sermaye yerli mi, yabancı mı ayırt etmek çağın dışında kalmış bir düşüncedir. Hükümet olarak olumlu adımlar attık. Daha da atmamız gereken adımlar olduğunu düşünüyoruz.''
Şahin, Türk hukuk sisteminde 'tahkim' konusunun ''müessese olarak eski, tecrübe olarak yeni'' olduğunu belirterek, Türk Ticaret Kanunu taslağının TBMM'de olduğunu ve en kısa zamanda görüşülerek, yürürlüğe konulması için çalıştıklarını söyledi. Şahin, Türk Ticaret Kanunu, Meclis'te görüşülürken tarafların istediği değişikliklerin de göz önünde tutulacağını kaydetti.
Türkiye'de ''tahkim'' alanındaki en büyük eksikliğin ''tahkim enstitüsü''nün yokluğu olduğunu belirten Şahin, bu konuda en büyük görevin de sanayi ve ticaret odalarını düştüğünü, hükümet olarak da bu konuya ilişkin destek vermeye hazır olduklarını anlattı.
''Tahkim, sadece ticari uyuşmazlıkların çözümlendiği yer değil, sivilleşme, demokratikleşme ve demokratik yolların halk tarafından kullanılmasıdır'' diyen Şahin, şunları kaydetti:
''Türkiye'de yabancı yatırımcıların farklı muameleyle karşılaşmaması için dikkat etmeliyiz. Uluslararası standartlar neyse onları ülkemize getirmek zorundayız. Bunları yapmazsan 3. dünya ülkesi olarak çırpınıp durursun.
Ekonomik istikrar, siyasi istikrara bağlıdır. Bir ülkede ekonomik istikrar arıyorsanız, o ülkede siyasi istikrar olacak. Ekonomik istikrarı sağlamak için 'ekonomik hayatta uluslararası kurallar gerekir de siyasi alanda bize özgü kurallarımız var' diyemezsiniz. Derseniz yabancı yatırımcıyı kaçırırsınız. Yabancı yatırımcı bizim ülkemize geldiğinde, burada ticari ve siyasi hayatta uluslararası kurallar işliyor mu ona bakar. Aksaklık görürse yatırım yapmaktan önce ürker, sonra belki vazgeçer. Bu bakımdan hükümet olarak Türkiye'nin yıllar sonra yakalaşım olduğu ekonomik ve siyasi istikrarı sürdürmekte kararlıyız. Bu konuda evrensel hukuk, demokratik ve siyasi standartlar neyi gerektiriyorsa bu yapacağız. Bunu Türkiye için, insanımız için yapmak durumundayız.
Türkiye'nin önü açık, genç nüfusumuz Türkiye'yi ileriyi götürecektir, ülkemizin insanlarına güveniyorum. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün işaret ettiği çağdaş uygarlığı her şeye rağmen hep birlikte yakalayacağız. İstikrar deyince Türkiye'deki istikrarlı iktidardan korkanlara rağmen bunu yapacağız.''
AA
'Ekonomik istikrar siyasete bağlı'
Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, ''Ekonomik istikrarı sağlamak için 'ekonomik hayatta uluslararası kurallar gerekir de siyasi alanda bize özgü kurallarımız var' diyemezsiniz. Derseniz yabancı yatırımcıyı kaçırırsınız'' dedi.
18 Yıl Önce Güncellendi
2008-03-21 13:19:00
SON VİDEO HABER
Haber Ara