Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Başsavcı'dan AİHM çelişkisi

AK Parti'ye açtığı davada AİHM'nin RP hakkında verdiği kararı emsal olarak alan Yargıtay Başsavcısı, aynı mahkemenin siyasi yasak konusundaki kararlarını es geçti.

18 Yıl Önce Güncellendi

2008-03-20 16:34:00

Başsavcı'dan AİHM çelişkisi

Yargıtay Başsavcılığı, Ak Parti?ye kapatma davasında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi?ni (AİHM) referans göstererek çok ciddi bir çelişkiye daha düştü.

?AİHM RP?yi kapatma kararını onayladı? diyerek bu kararı kanıt olarak kullanan Başsavcılık, aynı AİHM?nin, kapatılan FP?nin, aralarında Nazlık Ilıcak ve Merve Kavakçı?nın da bulunduğu milletvekillerine beş yıllık siyaset yasağına onay vermediğini görmezden geldi.

İŞİNE GELİNCE AİHM

Başsavcı iddianamesinde, AİHM?nin, laikliğe karşı odak suçlamasıyla Anayasa Mahkemesi?nin daha önce RP hakkında verdiği kapatma kararını onaylamasını en güçlü argümanlardan biri olarak kullandı. Ancak, aynı iddianamede 71 kişi hakkında beş yıllık siyaset yasağı istenirken, AİHM?nin bu konudaki içtihatları es geçildi.
AİHM parti kapatma kararlarına bağlı olarak verilen siyasi yasakları, orantılı bir ceza olarak görmeyip Türkiye?yi yakın tarihlerde mahkûm etmişti.

İLK KARAR DEP?TE

AİHM, Anayasa Mahkemesi?nin beş yıllık siyasi yasak kararı verdiği eski DEP milletvekili Selim Sadak?ın başvurusunu haklı bulmuş, siyasi yasağa onay vermemişti.

SEÇİM HAKKINI İHLAL

AİHM, 2007 yılında FP?nin kapatılma kararıyla birlikte haklarında beş yıl siyasi yasak kararı verilen milletvekilleri Merve Kavakçı, Nazlı Ilıcak ve Mehmet Sılay?ın açtığı davada Türkiye?yi haksız bulmuş, siyasi yasak kararlarının AİHS?nin ek 1 no?lu Protokolün özgür seçim hakkına ilişkin 3. madde-sini ihlal etiğine karar vermişti. Karar oybirliğiyle alınmıştı.

AİHM ILICAK KARARI

?...Seçimlerde oy vermeye ve aday olmaya bağlı hakların özüne dahi dokunulmaması, etkinliğini yitirmemesi, meşruiyetini koruması ve kullanılan araçların orantısız olmaması gerekir....Kaldı ki AİHM?nin daha önce de ifade ettiği üzere bu hüküm herkese seçimlerde aday olma ve bir kez seçildiğinde temsil hakkını güvence altına almaktadır (Bkz. Selim Sadak vd.-Türkiye no: 25144/94,..kararları..)

AİHM?nin daha önce de ifade ettiği üzere siyasi hakların kısıtlanması ağır bir yaptırımdır. Yukarıdaki saptamalar ışığında AİHM, Anayasa Mahkemesi tarafından başvuran hakkında verilen kararın öngörülen meşru amaçlar doğrultusunda orantılı olarak nitelendirilemeyeceği neticesine varmaktadır. Bu durumda, söz konusu müdahale başvuranın seçilme hakkını özü itibariyle ihlalini oluşturmaktadır.?

Taraf

Haber Ara