Kanal 7'de gündeme ilişkin soruları yanıtlayan Babacan, Türkiye'nin AB sürecine ilişkin bir soru üzerine, Türkiye'nin büyük bir ülke olduğuna işaret ederek, 'AB ne kadar kendini belli bir coğrafya, din ve kültürle sınırlı tutan bir kulüp olarak algılarsa, o kadar dünya genelinde zayıf olarak görülecek' dedi.
AB üyelerinin çoğunun Türkiye'nin üyeliğini desteklediğine işaret eden Babacan, bazı ülkelerdeki siyasilerin açıklamalarının Türkiye'de AB adına söylenmiş gibi yansıtılmasını eleştirdi.
Babacan, 'siyasi sıkıntıları fazla dert etmeyip, kendi reformlarına bakmaları gerektiğini' vurguladı.
Kıbrıs ile ilgili olarak AB'nin 8 faslı dondurması üzerine, geçen yıl kendi reformlarını takvime bağlayıp hızla yollarına devam etmeleri yönünde bir karar aldıklarını hatırlatan Babacan, Genelkurmay Başkanlığı'nın 27 Nisan açıklamasından sonra yaşanan tartışmalar, erken seçim ve bütçe görüşmeleri gibi sebeplerle ancak 2008 Ocak'ta normal yasama sürecine başlayabildiklerini kaydetti.
Babacan, bu kadar zorluğa rağmen 17 Nisan'da açıklanan programda bugüne kadar 18 yasal düzenlemenin TBMM'de gerçekleşmiş durumda olduğunu, 100 kadar da ikincil düzenleme gerçekleştiğini belirtti.
Babacan, siyasi reformların en önemli iki paketinden birinin Vakıflar Yasası, ikincinin de 301'inci maddeyle ilgili değişiklikler olduğunu söyledi.
Vakıflar Yasası'nı birkaç hafta önce tamamladıklarını ve Resmi Gazete'de yayınlandığını hatırlatan Babacan, 'Geriye kaldı 301. 301, öyle bir noktaya geldi ki, sanki eğer değiştirilirse Türkiye'de AB süreci yürüyecek, 301 orada olduğu sürece başka hiçbir iş yapılmıyor Türkiye'de. Bu çok yanlış bir kanaat' dedi.
301'nci maddenin bir 'marka' haline geldiğine dikkati çeken Babacan, bu konuda çalışmaların Adalet Bakanlığı tarafından yapıldığını, çok yakında gündeme geleceğini belirtti.
Babacan, 'Dolayısıyla artık 301 olacak mı olmayacak mı tartışmasından öte, belki ne zaman olacağı tartışılabilir. Zamanlaması iç siyasetle ilgili bir konudur. Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki, bu yakın bir zamanda Meclis'te ele alınacaktır ve gerekli adımlar atılacaktır' diye konuştu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın AB büyükelçilerine verdiği yemekte de bu konuyu gündeme getirdiğini bildiren Babacan, 301'nci maddede gerekli adımın atılmasından sonra tüm dünyada Türkiye'nin reformlara devam edeceğine dair algılamanın oluşacağını, bunun da önemli olduğunu söyledi.
AB çalışmalarını bütün bakanlıkların sahiplenmesini amaçladıklarını ifade eden Babacan, reformlarda herhangi bir aksamanın ya da kaçırılan bir fırsatın söz konusu olmadığının altını çizdi.
cnnturk.com
