Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Çanakkale'den Kürt civanlar

Çanakkale'de Türk ve Kürt askerlerin omuz omuza savaştığı belgelerle ortaya konuldu. Kürtler arasında DTP'lilerin dedesi de var.

18 Yıl Önce Güncellendi

2008-03-04 17:11:00

Çanakkale'den Kürt civanlar

Çanakkale'de Türk ve Kürt askerlerin omuz omuza savaştığı belgelerle ortaya konuldu. Çanakkale'de savaşan Kürtler arasında DEHAP eski Genel Başkanı Mehmet Abbasoğlu'nun babası ile DTP Genel Başkanlığı için yarışan Fırat Anlı'nın iki dedesinin de yer aldığı öğrenildi.

Çanakkale'de yazılan destana ilişkin yayınlanan kitaplara bir yenisi daha eklendi. Sadece Çanakkale ile ilgili kitaplar yayınlayan Yarımada Yayınları'ndan piyasaya çıkan 'Çanakkale Savaşı'nda Kürt Civanlar' isimli yeni kitap, Doğu ve Güneydoğu bölgelerinden Çanakkale'ye savaşmak için giden Kürtleri anlatıyor. Emine Uçak Erdoğan'ın kaleme aldığı kitapta, 'Çanakkale'de Kürtler de savaştı' tezi tarihsel örnek ve belgeler verilerek ortaya konuluyor. Kürtlerin Çanakkale'de göstermiş oldukları cengâverlikler, yayınlanan bir kitapta örnekleriyle anlatılıyor. Alanında bir ilk olan çalışmada kamuoyunun yakından tanıdığı gazeteci-yazar Selahaddin Duman'ın dedesinden, 2007 yılında adı DTP Genel Başkanlığı için adı geçen Diyarbakır Yenişehir Belediye Başkanı Fırat Anlı'nın dedesine cephede şehit olan Galatasaraylı futbolcu İbrahim Celal'e kadar birçok Kürt kahramanın ilginç hikâyesi anlatılıyor

 

Kitapla ilgili açıklama yapan Emine Uçak Erdoğan, 'Kürt sorunu gündeme geldiğinde hemen herkesimin kurduğu cümlelerin ana öznesidir Çanakkale Savaşı. 'Türk-Kürt Çanakkale'de birlikte savaştı, birlikte şehit oldu, birlikte yatıyor.' cümlelerin bu konuşmaların ortak giriş cümlesi olarak dillendiriliyor. Bugün bu düşünceyi şiddetle savunanlar olduğu gibi, tam tersini kanıtlamaya çalışanların sayısı da dikkatlerden kaçmıyor. Sayılarla yola çıkan bazı milliyetçiler, Kürtlerin Çanakkale Savaşı'nda müttefik kuvvetlerle aynı safta olduğunu söyleyebilecek kadar ileri gidebildikleri de oluyor. Bazı milliyetçi Kürtler ise tarihi gerçekleri göz ardı edip atalarının silah zoruyla savaştıklarından bahsedebiliyor. Kitap bu iki uç kesimin görüşlerini çürütüyor.' ifadelerini kullandı.

Emine Uçak Erdoğan çalışmasıyla ilgili olarak, 'Kürtlere ayrı bir devlet kurmaları gerektiği düşüncesini empoze etmeye çalışan mihraklara Çanakkale ve diğer cephelerde Türk kardeşleriyle omuz omuza savaşan Kürtlerin hikâyelerini anlatarak cevap verdik. Tarih boyunca dinlerine bağlı olan Kürtlerin kardeşi kardeşe vurma anlayışlarına karşı oldukları o gün de bugün de bilinen bir gerçek' diye konuştu.

 


GAZETECİ SELAHATTİN DUMAN'IN DEDESİ, ÇANAKKALE'DE SAVAŞMIŞ

Gazeteci-Yazar Selahattin Duman'ın dedesi Harun Efendi, Çanakkale'de savaşıp yaralananlardan. Ankara'nın Haymana ilçesinde yaşayan Kürtlerden Şeyhbızın Aşireti'ne mensup olan Selahattin Duman'ın dedesi Harun Efendi, aynı zamanda Kurtuluş Savaşı gazisi. 8 yıl boyunca çileli bir askerlik hayatı geçiren Harun Efendi'nin hikâyesini torunu Selahattin Duman anlatıyor. Duman, dedesinin Kurtuluş Savaşı'nda da yer aldığını belirtiyor. Duman'ın anlattıklarına göre dedesi Çanakkale cephesinden sonra Suriye cephesindeki 5. Orduya gönderilmiş ancak bu cephede Haymana'nın kapı komşusu Mevlüt Efendi ile birlikte esir düşmüş.

Adı 2007 yılında DTP Genel Başkanlığı için geçen ancak son anda çekilen Diyarbakır Yenişehir Belediye Başkanı Fırat Anlı'nın da iki dedesi Çanakkale'de şehit olmuş Kürtlerden. Anlı'nın Meheme Xeco ve Mehmet olarak bilinen dedeleri Çanakkale'de savaşıp bir daha geri dönmeyenler arasında.

 


Galatasaray'ın kuruluş yıllarının efsanevi futbolcusu Celal İbrahim de tahsili sebebiyle savaştan muaf olmasına rağmen Çanakkale'ye gidip savaşanlar arasında yer alıyor. Çanakkale'nin ardından 1917 yılında Bağdat Cephesi'nde şehit düşmüş. Celal İbrahim'in savaşa katılması şöyle anlatılıyor: 'Birinci Dünya Savaşı'nın başlangıcında seferberlik ilanıyla birlikte yurdun her tarafından gönüllüler çıkmış, Galatasaray Lisesi'nin öğrencileri de askerlik şubelerinin yolunu tutmuşlardı. Tahsilleri sebebiyle savaştan muaf olsalar da hiçbir bu muafiyeti kullanmayı düşünmemiştir. İçlerinden en atik olan ise hızlı futboluyla en önde olan Celal İbrahim'dir. Okulun 1914 mezunlarından 646 numaralı Celal İbrahim Galatasaray'dan ilk gönüllü olmak için askerlik şubesinin kapısında beklemiş ve muradına ermiştir.'

OKULLARINI BIRAKIP VATANLARI İÇİN SAVAŞMAYA GELDİLER

Siirt'teki ünlü Cemil Paşa ailesinden 6 kişi, Avrupa'da öğrenim görürken savaşın başlaması üzerine tahsil hayatlarına yarıda bırakıp vatanları için savaşmaya gelir. Bunlardan İbrahim Halil Bey ve Mehmet Naim Efendi Çanakkale Savaşı'nda, Şemseddin Bey Bağdat çöllerinde, Besim Bey ise Kafkas cephesinde şehit olur. Ekrem Cemil Paşa ise önce topçu başçavuşu olarak Çanakkale'de ardından Şark cephesinde savaşmış. Ekrem Cemil Paşa aynı zamanda Mustafa Kemal'in yaverliğini de yapmış bir isim. Ekrem Cemil, Çanakkale'den sonra gönderildiği Muş cephesinde savaşmış. Buradaki bir çatışmada kolundan yaralanan Ekrem Cemil, Diyarbakır'da tedavi gördüğü sırada Mustafa Kemal, İsmet İnönü ve Nihat paşa gibi dönemin Osmanlı zabitleri babasının ve konaklarının misafiri olmuş.

Kitapta hikayesi anlatılan bir başka aile de Sofuoğulları ailesi. Malatya'nın Pötürge ilçesi Pazarcık köyü Nican mezrasında yaşayan Sofuoğulları ailesinden İbrahim dede, 3 oğlunu ve kardeşinin 3 oğlunu askere göndermiş. Bir süre sonra köy muhtarlığına gidenlerin künyeleri gelir. 6'sı da şehit olmuştur. Hasan dede haberi alınca olduğu yere yığılır. Ailenin tüm erkekleri ölmüştür. Üzüntüsünden kör olur ve bu şekilde hayatını kaybeder.

'Çanakkale'nin Kürt Civanları' kitabında DEHAP Eski Genel Başkanı ve DTP Yerel Yönetimler Komisyonu Üyesi Mehmet Abbasoğlu'nun babası Abbas Tongaç'ın da Kurtuluş Savaşı'nda yer aldığı kaydediliyor. Kurtuluş savaşında İzmir yakınlarındaki bir cephede yaralanan ve gözlerini kaybeden Abbas Tongaç, 1898 Dersim (Tunceli) doğumlu. Birinci dünya savaşı başlangıcında Dersim'de askere alınan Abbas Tongaç, Sarıkamış Cephesi'nde görev almış. Abbas Tongaç birçok arkadaşıyla birlikte Ruslara esir düşüyor. Bir süre sonra esaretten kurtularak Anadolu'ya dönmüş.

Kaynak: Cihan

Haber Ara