'Şekerim düştü' sözünü duymuşsunuzdur. Yorgunluk veya açlıkla gelen kötü hissiyat için kullanılır genellikle. Ancak düşük kan şekeri bu kadar basit bir durum değil. Kandaki glikoz seviyesi normalin altına düştüğünde hipoglisemi meydana gelir. Vücut yakıt için glikoza ihtiyaç duyduğundan, vücudun normal işleyişini sürdürebilmesi için sabit kan şekeri seviyesi büyük önem taşır.
Düşük kan şekeri ciddi bir durumdur ve vücut işleyişinin ters gittiğine işaret eder. Hipogliseminin erken dönem işaretleri net olmamakla birlikte başka sebeplerden kaynaklanan belirtiler de olabilir. Ancak diyabet riski altındaysanız belirtileri görmezden gelmemeniz gerekiyor.
-Yorgunluk
- Titreme veya zayıf hissetme
- Sinirlilik
- Baş dönmesi
- Baş ağrısı
- Terleme
- Endişeli ruh hali
Bu belirtilerin yaşanıp önlem alınmaması halinde kan şekeri düşmeye devam eder. Beyin düzgün çalışmamaya, bilişsel belirtiler ortaya çıkmaya başlar. Bu noktada acil bir durum için alarm zilleri çalıyor demektir.
- Geveleyerek konuşma
- Bulanık görme
- Nöbetler
- Bilinç kaybı
Yeni bir araştırma; aşırı kiloyla birlikte tip 2 diyabete sahip kişiler için hastalığı kontrol altına almaya ve kalbi korumaya devam etmeye yardımcı olacak yaşam tarzı değişikliklerinin nasıl yapıldığını ortaya koydu. Çalışmadaki kişilerin yüzde 85'inde, kilo kaybına ve fiziksel aktiviteyi artırmaya yönelik müdahalelerin potansiyel kardiyovasküler sorunları azalttığı görüldü. Ancak çalışmadaki kan şekeri kontrolü zayıf olan kişiler için, kan şekeri seviyeleri kontrol altına alınmadan yapılan yaşam tarzı müdahalelerinin kalp krizi riskini yüzde 85 artırdığı ortaya çıktı.
Eğer tip 2 diyabeti kontrol altına almak istiyorsanız önce kan şekeri seviyenizin ilaç ve beslenme yoluyla normal aralıkta seyrettiğinden emin olun. Doğru seviyeyi sürdürebildiğinizde yaşam tarzınızda da değişiklikler yapmaya hazırsınız demektir. Spora ve diyete başlayabilirsiniz.
