Kıbrıs Doğu Akdeniz'in en önemli adası. Bu ada tarih boyunca birçok olaya şahitlik etti. Hz. Osman döneminde İslam orduları adayı fethetti. Asırlarca İslam Devleti'nin hâkimiyetinde kalan Kıbrıs daha sonra gayrimüslimlerin eline geçti. Tarih 1571'i gösterdiğinde Lala Mustafa Paşa komutasındaki Osmanlı ordusu bu adayı yeniden fethetti. Hem öyle bir fetihti ki 70 bin şehit verildi. Osmanlı Kıbrıs için bir donanmayı kaybetti. Hatta daha sonra Osmanlı'nın ünlü sadrazamı Sokullu Mehmet Paşa İnebahtı yenilgisinden sonra gelen Venedik elçisine ‘' Biz Kıbrıs'a almakla sizin kolunuzu kestik, siz İnebahtı'da bizi yenmekle sakalımızı tıraş ettiniz. Kesilen kolun yerine yenisi gelmez, fakat kesilen sakal daha gür çıkar ‘' diyerek adanın fethinin ne kadar önemli olduğunu vurgulamıştır.
1878 yılına kadar Kıbrıs adası Osmanlı hâkimiyetinde idi. 93 Harbinden sonra Osmanlı Devleti için tam bir yıkım anlaşması olan Ayastefanos (Yeşilköy) Anlaşması imzalandı. Bu anlaşma çok ağır maddeler içeriyordu. Sultan II. Abdülhamid Han devreye girerek bu yıkım antlaşmasını iptal ettirmek için diplomatik dâhiliğinden istifade etti. İngilizleri yanına çekerek bu anlaşmayı iptal ettirdi ve yerine Berlin Antlaşmasını ikame ettirdi. İngilizlere bu desteğinin karşılığı olarak Kıbrıs adası kiralandı. Altını çizmek lazım adanın mülkiyeti yine Osmanlı Devletinde idi. Ta ki Birinci Dünya Savaşı'na kadar. 1914'de İngilizler Kıbrıs Adasını hukuksuz bir şekilde ilhak etti. O dönem Osmanlı idaresi İttihat ve Terakki'de idi. Dönemin şartlarından dolayı bu işgale ses çıkarılamadı. Bu tarihten sonra Kıbrıs'ta İngiliz etkisi görülmekteydi. 1955'te adada yaşayan Çeteci Rumlar, Enosis yani Yunanistan'la birleşmek için harekete geçtiler. Eoka denen çete adada yaşayan Türklere karşı saldırılara başlayarak acımasızca katliamlar yaptılar. Bu saldırıların artması üzerine Kıbrıs Türkleri Doktor Fazı Küçük öncülüğünde ‘'Kıbrıs Türk'tür Partisi'' teşkil edildi. EOKA çetesinin saldırılarına karşı kendilerini savunmak için Türk Mukavemet Teşkilatı ( TMT ) kuruldu. TMT Kıbrıs Türkünü yıllarca EOKA'ya karşı savundu. Bu mücadele 1974 Temmuzuna kadar sürdü. Türk Ordusunun başlattığı Barış Harekâtı ile Kıbrıs Türkleri EOKA baskısından kurtarıldı. Bu harekât Kuzey Kıbrıs Türk Devletine giden yolu da açmış oldu. 1983'de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti kuruldu ve Kıbrıs'ın bağımsızlığı için hayatını ortaya koyan Rauf Denktaş Cumhurbaşkanı seçildi. 1983'den sonra Kıbrıs meselesi hep güncelliğini korudu. Yıllarca Adanın statüsü tartışıldı. En son 2020'de yapılan seçimlerde Ersin Tatar Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin 5. Cumhurbaşkanı seçildi. Ersin Tatar Türkiye ile koordineli hareket etti. Uluslararası toplantılarda hep Kıbrıs Türklerinin haklarını savundu.
Kuzey Kıbrıs Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki varlığı için çok önemlidir. Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki egemenliğin ve haklarının nişanesidir. Kuzey Kıbrıs halkı bağımsızlığından ve geleceğinden taviz vermemeli. Bu bakımdan Sayın Ersin Tatar'ın yeniden seçilmesi elzem bir durumdur.
Ramazan Akbaş \ Timeturk