AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, "müftülüklere nikah kıyma yetkisi verilmesi" ile ilgili düzenleme konusunda, "Eğer müftünün nikah kıyması laikliğe aykırı ise müftünün memurluğu niye laikliğe aykırı değil? O da memur. Biz uygulamada Medeni Kanun'a göre yapılan nikah işleminin uygulayıcısının genişlemesini istiyoruz, mesele bu" dedi.
Turan, gazetecilere yaptığı açıklamada, Meclisin bu haftaki gündemi hakkında bilgi verdi.
Nüfus Hizmetleri Kanunu Tasarısı ile getirilen yeni değişiklikler hakkında da bilgi veren Turan, tasarıda, kadınlara ilişkin birçok bürokratik engeli aşan, kadınların hayatlarını rahatlatan maddeler olmasına rağmen CHP'nin sadece, "müftülere nikah yetkisi verilsin mi, verilmesin mi" maddesine takıldığını söyledi.
"NİKAH KIYMASI LAİKLİĞE AYKIRIYSA MEMURLUĞU NİYE AYKIRI DEĞİL?"
Bülent Turan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İmla hatasına sahip adlar ve soyadlar, sadece mahkeme kararı ile değişebiliyordu. Şimdi bununla ilgili idari işlem yapılabilecek. Kişi kurula başvuracak, kurul da 'eğer imla hatası var' diyorsa mahkeme kararı olmaksızın düzeltilebilecek. Müftü meselesi, devede kulak. Siz onlarca madde içinden bir maddeye takılır da sözüm ona Türkiye'nin en büyük sorunu buymuş gibi davranırsanız, millet, bu konuda sizin samimi olmadığınızı görür ve hisseder. CHP, bu tasarıda samimi değil; gerginlikten prim kazanmayı düşünen, sözüm ona siyaset yapmayı planlayan bir parti haline geldi. Yürüyüşler öyle, eylemler öyle; DHKP-C'li insanlarla ilişkilerini görüyorsunuz, öyle.
Eğer müftünün nikah kıyması laikliğe aykırı ise müftünün memurluğu niye laikliğe aykırı değil? O da memur. Biz uygulamada Medeni Kanun'a göre yapılan nikah işleminin uygulayıcısının genişlemesini istiyoruz, mesele bu. Dini nikah mı geliyor, meri kanunlar mı değişiyor, boşanma ve evlenmeye ilişkin hükümler mi değişiyor? Böyle bir şey yok. Konu, evlenmek ve boşanmakla ilgili değil. Mesele, Medeni Kanun'a göre kıyılan nikahın, müftü tarafından da kıyılmasına hak vermek. Muhtarların, kaptanların, konsolosların ve nüfus memurlarının bu hakkı var, şimdi müftülerin de olacak."