Diyanet İşleri Başkanı Görmez, "Dinin emrinde siyaset yapanlar, kendilerini bir süre sonra dinle bağdaştırmaya başlıyorlar. Din bir araç haline getiriliyor. Din siyasetin emrinde bir araca döndüğü zaman, güç ve çıkar çatışmaları içinde hırpalanıyor" dedi.
Katıldığı televizyon programında konuşan Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, 'Din bir araç haline getiriliyor. Din siyasetin emrinde bir araca döndüğü zaman, güç ve çıkar çatışmaları içinde hırpalanıyor' ifadelerini kullandı.
Görmez şu şekilde konuştu:
'DİNLER MEŞRULAŞTIRMA UNUSURU OLARAK KULLANILABİLİYOR'
İslam Dünyası başına gelen tüm hadiselerin dışardan kaynaklandığını bizden kaynaklandığını söyleyerek hataya düşüyor Hristiyanlıktan Haçlı Seferleri, Musevilik'ten Siyonizm nasıl ortaya çıktığı araştırılmalı. 60 kişiyi aşkın insanı yok eden Brieveik'in geride bıraktığı metinlere baktığımız zaman, dinlerin bazı insanlar tarafından meşrulaştırma unsuru olarak kullanıldığını görüyoruz. Batı-Doğu ikileminin, dünyanın yuvarlak olmadığını iddia eden dogmatik bir düşünce gibi olduğunu düşünüyorum.
"BATI'DA KİN VE KİBİR HAKİM"
Biz ne batılı ne doğuluyuz, biz dünyalıyız. Allah kuranda bildiriyor ki 'Allah doğununda batınında rabbidir' diyor. Batı'da kin ve kibir hakim; bunu Afrika sömürgelerinden beri görüyoruz. Batının sahip oldugunu iddia ettiği değerlere bakarsak, Batı dünyası insanlık, insan hakları gibi kavramları yücelttiğini söylese de bunu sadece kendine mal ediyor. İki dünya savaşından sonra bu coğrafyanın tamamına batılıların geldiğini, işgalci olarak geldiğini biliyoruz ve gelen batılılar bu coğrafya da istibdad rejimleri kurdu. Saddam Hüseyin'in, Suriye'ye Baas Rejiminin nasıl geldiğini herkes biliyor.
'3 BÜYÜK HATAMIZ VAR'
3 tane büyük hatamız var. 1. hatamız biz bilhassa dinle hayat arasında ki ilişkiyi Yaratıcımızın istediği şekilde dizayn edemeyip ikilemde kaldık. Dinin emrinde siyaset yapanlar, kendilerini bir süre sonra dinle bağdaştırmaya başlıyorlar. Din bir araç haline getiriliyor. Din siyasetin emrinde bir araca döndüğü zaman, güç ve çıkar çatışmaları içinde hırpalanıyor ve bir zaman sonrada en büyük yanlışımız, rahmet olarak gelen dinin; güç ve çıkar çatışmaları için meşrulaştırma aracı olması.