Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, 15 Temmuz hain darbe girişimini anma etkinlikleri çerçevesinde Denizli'de çeşitli programlara katıldı. İlk olarak Denizli Şehitliği'nde düzenlenen programa katılan Bakan Zeybekci, beraberindekilerle şehitler için dua edip, şehitlerin mezarlarına karanfil bıraktı. Bakan Zeybekci ve beraberindekiler daha sonra 15 Temmuz günü İstanbul'da şehit olan Haki Aras'ın eşi Firuze Aras ve kızı Arzu Aras ile Van'da terör örgütünce şehit edilen Uzman Jandarma Kıdemli Çavuş Emrah Ceylan'ın ailesini ziyaret etti.
Bakan Zeybekci, ziyaretlerin ardından Polis Evi'nde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı İl Müdürlüğü tarafından şehit aileleri için verilen yemeğe katıldı. Programa Bakan Zeybekci'nin yanı sıra, eşi Ayşen Zeybekci, Vali Hasan Karahan, Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan, İl Emniyet Müdürü Mevlüt Demir, İl Jandarma Komutanı Albay Cengiz Yıldız, Pamukkale Belediye Başkanı Hüseyin Gürlesin, Merkezefendi Belediye Başkanı Muhammet Subaşıoğlu, STK temsilcileri ve şehit aileleri katıldı.
Programda konuşan Bakan Zeybekci, bu coğrafyanın dünyanın en güzel coğrafyası olduğunu belirterek, Anadolu'yu kendine vatan yapan bu milletin her zaman göz altında olacağını söyledi. Türkiye'nin ekonomik operasyon ve savaşlarla kontrol edilmek istendiğini kaydeden Bakan Zeybekci, 1999 ve 2000 yıllarında yapılanların bu amaçla olduğunu belirtti.
"15 TEMMUZ'U İYİ OKUMAK LAZIM"
Gezi olaylarının yıllar önce yapılan operasyonlardan bağımsız olmadığını söyleyen Zeybekci, gözaltına alınanların nereden geldiklerini bildiklerini söyledi. Zeybekci, "Son çareleri de artık geriye kala kala 2016 Temmuz, 15 Temmuz operasyonu, biraz önce saydığım ekonomik, siyasi, psikolojik operasyonlardan, Çanakkale operasyonundan ayrı değildir. 15 Temmuz Türkiye Cumhuriyeti, Cumhurbaşkanının televizyonlardan sokaklara inin denildiğinde Allah şahittir, ben de şahit oldum, gördüm gözlerimle ve yaşadım. Camiden çıkan koştu, kahvehaneden çıkan koştu, şehitlerin arasında hepsi de vardı ve hepsi de o bayrağımızın renginde bir şehittir. 15 Temmuz'u iyi okumak lazım. Çanakkale'de şehadete yürüyen Mehmedimin davası ile aynıydı. Çünkü bir işgal girişimiydi" dedi.
Birçok olayda Türkiye'nin iç savaşa sürüklenme hamlelerinin yapıldığını belirten Zeybekci, "Türkiye'nin doğusunda ve güneydoğunda belirsiz devletler (istanlar) oluşturma projesiydi. Yani Türkiye'yi öyle bir hale getirecek, öyle kavga ve dövüş haline getirecek ki, artık bir parçamızın koparılmasına dahi ses çıkarılamaz hale gelecektik" diye konuştu.
"120 MİLLETVEKİLİ ÖLEBİLİRDİ"
Darbe girişimi gecesi Meclise giderken yaşadıklarını anlatan Zeybekci, "Mecliste o gece bir yemin ettim. O yeminimizi bir tane televizyon kanalının kamerası vardı, cep telefonlarıyla tüm Türkiye'ye dedik ki, 'Bu milletin bize emaneti olan iradesini, bu ihanet postalların altına teslim etmeyeceğiz ve burada öleceğiz' öyle bir yemin ettik. Onu duyduktan sonra zaten Meclisi bombaladılar. Meclise dört tane bomba attılar, bir tanesi ana binaya geldi. Kapıya kadar mesafe vardı, eğer bizim bulunduğumuz alana gelseydi AK Parti'li, CHP'li ve MHP'linin olduğu yaklaşık 120 milletvekili, Meclis Başkanımız olmak üzere hiçbiri kalmazdı" ifadelerini kullandı.
"ÇARDAK'TA 'DUR' ANITINI DİKECEĞİZ"
Denizli'nin Çardak ilçesinin de bir destan yazdığını söyleyen Zeybekci, "Yaklaşık 600 kandırılmış komandonun Kayseri'den gelen nakliye uçağının, onları alıp Ankara'da operasyonlara katılmasını engelleyerek kendi çapında bir destan yazdı. Sayın Valimize de söyledim, inşallah oraya bir dahaki seneye kadar bu millet adına, bayrak adına, vatan adına 'dur diyenler' için bir 'Dur' anıtını dikeceğiz" şeklinde konuştu.
AVUSTURYA'NIN AÇIKLAMASINA SERT TEPKİ
15 Temmuz anma etkinlikleri çerçevesinde Viyana'yı ziyaretinin Avusturya makamları tarafından engellenmesi ile ilgili olarak da Bakan Zeybekci, "Geçtiğimiz gün, bizim böyle bir talebimiz de yok. Oradaki kardeşlerimiz 16 Temmuz'da orada beraber olmakla ilgili bir program yapmışlar. Gideriz veya gitmeyiz, resmi bir başvurumuz da yok. Duyuyor bir yerden, sırf popülizm, sırf siyasete malzeme olsun diye böyle bir millete sövmek, onlar için sanki bir kahramanlık. Diyor ki, Nihat Zeybekci gelirse izin vermeyiz. Senden izin isteyen mi var. Bu ne nezaketsizlik ama onu da sevindirmeyeceğiz. Biz mevzu bahis vatansa, mevzu bahis bu ülkenin menfaati ise gerisi teferruattır diyenleriz" diye konuştu.
