İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Ankara'da basın toplantısı düzenledi.
İstanbul Bağcılar'da dün, Meral Akşener'e imza toplamak için kurulan standdaki görevlilere saldırıda 4 kişi bıçakla, 4 kişi ise darp edilerek yaralandı. Polis ekipleri, kavgaya karıştıkları iddia edilen 8 kişiyi gözaltına aldı.
Saldırıya tepki gösteren Meral Akşener, ''Seçime gidiyoruz savaşa değil'' ifadesini kullandı.
Akşener'in açıklamalarından satır başları şöyle:
''Üye yazım standımıza bir saldırı oldu. Onunla ilgili elbette üzgünüz. Bir seçime gidiyoruz savaşa değil. Sahada milletvekili adaylarının da değişik partilerden demokratik kurallar içerisinde ben daha iyi yaparım diyerek rekabet ettiği şenlik gibi olması gereken seçime doğru gidilirken bugün karşılaştığımız gerilimi artırıcı lider dilinin geldiği bir nokta bu. Bugün huzurunuzda Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı'nı Sayın Erdoğan'ı İçişleri Bakanı'nı göreve davet ediyorum. Seçim güvenliğini sağlamak iktidar partisinin görevidir. Bu ülkedeki veya herhangi bir ülkedeki kadınların erkeklerin namusları canları şerefleri o ülkeyi yönetenlerin emanetindedir. Eğer bu emanete uygun davranamıyorlarsa bu arkadaşların biz bu işi yapamıyoruz deyip çekip gitmeleri şarttır. Biz gerilimin tarafı değiliz kardeşliğin yanındayız biz bu ülkeye nefes aldırmak için yola çıktık. Bu demek değildir ki arkadaşlarımızın önüne gelen tarafından hırpalanmasına da müsaade edeceğiz bu da söz konusu olamaz.
''ASGARİ ÜCRETLE ÇALIŞANLARIN BORÇLARININ TAMAMINI SİLECEĞİZ''
24 Haziran'daki Cumhurbaşkanlığı seçimi için yoğun bir tempodayız. Adaylık şartlarını yerine getirdik. Milletimiz an itibarıyla 210 binin üzerinde imza ile Cumhurbaşkanı adaylığımı kesinleştirdi. Sorunların başında ekonomimizin içinde bulunduğu dar boğaz geliyor. Ekonomimizi içinde bulunduğu dar boğazdan çıkarmak için çok kapsamlı çalışma yaptık. Bu çalışmaları 14 Mayıs 2018 Pazartesi günü yapacağımız toplantıyla sizlerle paylaşacağız. Bugün Türkiye'de yaklaşık 30 milyon bireysel kredi borçlusu vardır. Ülkemizde her 10 kişiden 8'inin borcu bulunmaktadır. Bu dünyadaki en yüksek oranlardan biridir. ABD'de bile oran yüzde 65 seviyesindedir. Basında artık her gün borç yüzünden sönen ocakların hikayeleri sıradan haberler haline gelmiştir. Ayın sonunu nasıl getireceğini bilemeyen vatandaşlarımızın bu büyük derdi bir an önce çözülmelidir. Göreve geldiğimiz ilk 100 gün içerisinde bir sosyal dayanışma fonu kuracağız.
''BU FONA TÜRKİYE DAYANIŞMA FONU ADINI VERDİK''
Bu fona Türkiye Dayanışma Fonu adını verdik. 30 Nisan 2018 tarihi itibarıyla borçları bankalarca yasal takibe alınmış olan borçları tahsilat şirketlerine satılmış olan 4,5 milyona yakın vatandaşımızım tüketici kredisinden doğan borçlarını biz satın alacağız. Asgari ücretle çalışanların borçlarının tamamını sileceğiz. Evine ekmek götürmekte zorlanan işsiz kardeşlerimizi tam rahat edeceği yaşlarda borç krizi içinde debelenen emeklilerimizi bu yükten kurtarmak boynumuzun borcudur.
''ÖĞRENCİLERİMİZİN BORÇLARININ EN AZ YÜZDE 80'İNİ SİLECEĞİZ''
Öğrencilerimizin borçlarının en az yüzde 80'ini sileceğiz kalan borçlarını 10 yıla kadar taksitli ödeyecekler. Şehit ve gazi ailelerinin bu yöndeki borçlarını sileceğiz. Yaklaşık 4,5 milyon vatandaşımızı borç yükünden kurtarıyoruz. İşsiz ve emeklilerimizi şehit ve gazi ailelerini ödeyemedikleri bütün borçlardan kurtarıyoruz. Şimdi diyecekler ki nereden gelecek bu para? Saray için uçaklar için 5 milyar lirayı nereden buldun kardeşim? Sarayına tanesi 1500 liralık kadehleri nasıl nereden aldın? Suriyeli misafirlerimize 10 milyar doları nereden buldun? Bütün bunlara para buluyorsun da milletin derdini çözmeye gelince niye sızlanıyorsun? Durmuş Yılmaz Bey bu fonun nasıl çalışacağını detaylarıyla açıklayacak. Borç silme ve azaltma fonunun maliyeti yaklaşık 8 milyar TL olacak. Borç kaderiniz değil sileceğiz ve kurtulacaksınız.''