"Eşkiya Dünyaya Hükümdar Olmaz", "Reaksiyon", "Kurtlar Vadisi Pusu", "Kadri'nin Götürdüğü Yere Git" gibi dizi ve filmlerin yönetmenliğini yapan Onur Tan'ın yazıp yönettiği aile filmi "Bal Kaymak"ın çekimleri Makedonya'da tamamlandı.
Yaklaşık 10 yıllık bir çalışmanın sonucunda senaryolaştırılan filmde, Tarık Ünlüoğlu, Kenan Çoban, Yunus Emre Yıldırımer, Sabina Toziya, Filiz Ahmet, Melissa Yıldırımer ve çocuk oyuncu Beren Gökyıldız rol aldı.
Filmin yapımcılığını üstlenen Big Play Entertainment'ın ortaklarından Sertaç Demirtaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'de çok az aile filmi çekildiğini ifade ederek, içinde dram ve komedi ögeleri olan bir aile filmi yaptıklarını dile getirdi.
Teknolojiden uzak bir hayatın yaşanabildiğinin filmde gösterildiğini aktaran Demirtaş, teknolojinin insan hayatında çok önemli bir yeri olduğunu ancak onsuz da yaşanabileceğini söyledi.
Demirtaş, çekimler için Makedonya'ya gittiklerini sözlerine ekleyerek, Lazaropole, Ohri ve Üsküp'te çekim yaptıkları bilgisini verdi.
"EKİP ÖZVERİYLE ÇALIŞTI"
Kadroda tanınmış ve değerli oyuncuların yer aldığını vurgulayan Demirtaş, "Oyuncular ve yönetmenimiz Onur Tan ile ekibi büyük bir özveriyle çalıştı. Bu kadronun başaramayacağı herhangi bir iş olabileceğini zannetmiyorum ama bu bize nasip oldu. Bunun da gururunu yaşıyoruz." dedi.
Sertaç Demirtaş, yaklaşık 2 senedir görev yaptığı TÜRSAK Vakfı'nda bu yıl 14. Çocuk Filmleri Festivali'ni yaptıklarını kaydederek, şu bilgileri verdi:
"Çocuk ve aile filmleriyle alakalı araştırma yaptığımızda, çok uzun zamandır bu tarz filmlerin olmadığını, böyle bir açığın olduğunu tespit ettik. Ortağımla birlikte sektörün bu alandaki eksikliğini gördükten sonra da bu alana yönelelim dedik. Çünkü çok ciddi bir aile ve çocuk kitlesi var. Bizlerin de çocukları var. Çocuk filmlerine gittiğimizde genelde hep yabancı filmler oluyor. Aileler birbirlerine, 'Sen gitsen' diyor ama bu, ailelerin birbirine tavsiye edebileceği, annenin babaya, babanın nineye, ninenin dayıya 'Keşke siz de gitseydiniz' diyebileceği bir film oldu. Dolayısıyla biz küçücük de olsa aile ve çocuk filmlerine ve sektöre katkımız olsun istedik. Başlangıcımız buradan oldu ve bundan sonra da sektörün eksik veya tamamlanması gereken kısımlarını doldurmaya yönelik değişik projeler yapmak istiyoruz. Türk toplumunun örf, adet, gelenek ve görenekleri çok önemli. Yabancı menşeli filmlerde, çizgi ve animasyon filmlerinde, uzun metrajlı filmlerde bize çok yakın olmayan bazı unsurların kullanıldığını görüyoruz. Bu ve bundan sonra yapacağımız filmler biraz daha bunlardan ayrışmış olacak ve farkındalık yaratacağına inandığımız projeler gerçekleştireceğiz."
"SETTE AİLE ORTAMI VARDI"
Yapımcı Mehmet Yıldırım da teknolojinin ve internetin olmadığı, yediden yetmişe tüm sinemaseverlerin severek ve zevkle izleyebileceği bir film yaptıklarını belirterek, "Teknolojik imkanlar, aletler, cep telefonları, diz üstü bilgisayarlar olmadan da insanların hayattan, yaşamdan zevk alabildiğini gösterdi. Zaten eskiden de böyleydi. Çok da lezzetli yaşıyorduk çocukluğumuzda. Bizden önce büyüklerimiz de bu şekilde yaşıyordu. Bu film biraz da nostalji kokan bir film oldu. İnşallah herkes de severek izler." diye konuştu.
Çekimlerin köyde yapılmasından dolayı bazı zorluklar yaşadıklarının altını çizen Yıldırım, uyumlu bir kadro görev yaptığı için sette aile ortamı olduğunu ifade etti.