Türk ve Suudi gazeteciler, Çarşamba günü Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü'nün Kızılcahamam'da bir otelde düzenlediği "Türkiye-Suudi Arabistan Medya Buluşması"nda bir araya geldi.
Panelin konuşmacıları arasında, Türkiye'nin Riyad Büyükelçisi Erdoğan Kök ile Suudi Arabistan'ın Ankara Büyükelçisi Velid Bin Abdulkerim El-Hireyci de vardı.
Medyadan takip edebildiğim kadarıyla El-Hireyci, “İki ülke arasındaki dostane ilişkilerin ne kadar derin olduğuna dikkati çekmek isterim” dedikten sonra, Türkiye-Suudi Arabistan ilişkilerini bozmaya çalışan basın-yayın organlarının ve gazetecilerin olduğunu söyledi.
Suudi Arabistan'ın Ankara Büyükelçisi'nin bu sözleri sosyal medyada büyük ilgi gördü.
Sebebi de Suudi Arabistan medyasının bir süredir Türkiye ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı hedef alan yayınları ve Arap sokağında birçok kişinin söz konusu kampanyanın farkında olması.
Suudi Arabistan medyasında Erdoğan'a yönelik o kadar iğrenç haberler yayınlanıyor ki, daha birkaç gün önce Suudi Arabistanlı ünlü gazeteci Cemal Kaşıkçı dayanamayıp bu duruma isyan etmişti.
Akıl ve basiret sahibi insanlar, Türkiye'yi hedef alan yayınların ve Ankara'nın dostluğunu kaybetmenin Suudi Arabistan'ın yararına olmadığının farkında.
Anladığım kadarıyla El-Hireyci, Türk medyasında ülkesiyle ilgili yayınlanan haberlerden rahatsız.
Öncelikle şunu hatırlatmakta fayda var:
Türkiye'deki basın özgürlüğüyle Suudi Arabistan'daki kıyas dahi kabul etmez.
Muhalif medyanın Cumhurbaşkanı'nı diktatörlükle itham edebildiği Türkiye'de hükümet yanlısı olarak bilinen gazetelerde bile hükümeti kıyasıya eleştiren haber ve yorumların yayınlandığını gördük.
Krallıkla yönetilen Suudi Arabistan'da ise böyle bir şey mevzu bahis olamaz.
Yani, El-Hireyci çıkıp Erdoğan aleyhindeki yayınlar için “Ülkemizde basın özgürlüğü var” türünden bir bahane ileri sürerse buna kargalar dahi güler.
Suudi Arabistan Büyükelçisi'nin Ankara'da yaptığı konuşmanın sosyal medyada gündem olmasının bir sebebi de o konuşmanın yapıldığı gün Suudi Arabistan Okaz gazetesinde Erdoğan aleyhinde geniş bir haberin yayınlanması oldu.
Erdoğan'ı padişah kıyafetleriyle gösteren bir görselle birlikte yayınlanan haberde, “teröre destek verdiği” için Türkiye'yi de Katar'ın akıbetinin beklediği öne sürülüyordu.
Türk medyasında yayınlanan haber ve yorumlara gelince…
Suudi Arabistan Büyükelçisi tam olarak hangi haberlerden rahatsız olduğunu açıklarsa biz de öğrenmiş oluruz.
Örneğin, Suudi Arabistanlı bakan Samir Es-Sebhan'ın Rakka'da PKK'lı teröristlerle birlikte poz vererek Ankara'ya mesaj göndermesinin Türk medyasında haber yapılmasından mı rahatsız?
Yoksa Washington'daki Suudi Arabistan lobi kuruluşu Saudi American Public Relation Affairs Committee'nin kurucusu Selman El-Ensari'nin “Bu yaz Türkiye'ye gitmeyin, çünkü çok kötü şeyler olacak” sözüne dikkat çekilmesini mi istemiyor?
Türkiye ve Suudi Arabistan bölgenin ve İslam dünyasının iki önemli ülkesi.
Ankara ve Riyad arasındaki ilişkilerin ve işbirliğinin her alanda gelişmesi her iki ülkenin de yararına.
Türkiye bu konuda üzerine düşeni fazlasıyla yapıyor.
Büyükelçi El-Hireyci, iki ülke ilişkilerine darbe vurmak isteyenin kim olduğunu görmek istiyorsa Suudi Arabistan medyasına, örneğin önceki gün yayınlanan Okaz gazetesine baksın.
Kraliyet Divanı Müsteşarı Suud El-Kahtani'ye bağlı çalışan trollerin Twitter'da Türkiye aleyhine yürüttükleri karalama kampanyalarından ise söz etmeye bile gerek yok.
