Dolar

34,8675

Euro

36,6715

Altın

3.017,63

Bist

10.111,66

31’inci yılında Hamas

7 Yıl Önce Güncellendi

2018-12-17 08:34:05

31’inci yılında Hamas

Kuruluş yıl dönümünde dün sabah erken saatlerden itibaren El-Ketibe Meydanı'nı dolduran on binler halkın harekete desteğinin azalmadığının göstergesi...

İslami Direniş Hareketi “Hamas”, 31'inci kuruluş yıldönümü etkinliklerini dün Gazze kentindeki El-Ketibe Meydanı'nda düzenlediği gövde gösterisiyle taçlandırdı.

Şeyh Ahmed Yasin ve yol arkadaşlarının kurduğu hareket, bugüne kadar liderlerinden ve üyelerinden yüzlercesini Filistin davası için kurban verdi.

Bir yanda işgal güçlerine karşı savaştı, diğer yandan Filistin'de direniş ateşini söndürmek isteyenlerle mücadele etti.

Gazze Şeridi'nde ağır bir ablukaya maruz kaldı.

İsrail'in uyguladığı abluka yetmezmiş gibi Mahmud Abbas başkanlığındaki yönetim de Hamas'a baskı amacıyla Gazze halkına bir dizi yaptırım uyguladı.

Batı Yaka'da liderleri ve üyeleri gözaltına alındı.

Siyasi faaliyetleri engellenerek sürekli baskı altında tutuldu.

Bütün bunlara rağmen Hamas, kuruluşundan bu yana karşı karşıya kaldığı her türlü zorluğun üstesinden gelmeyi bildi.

Bunu büyük ölçüde dürüstlüğüne ve samimiyetine, sokakla iç içe olmasına ve sahip olduğu halk desteğine borçlu olduğunu söyleyebiliriz.

Fakat hareket liderlerinin de haklarını yememek gerekiyor.

Hamas'ın perde önünde görünen ve geri planda kalmayı yeğleyen liderleri, yaşananlardan ders alarak ve gelişmeleri iyi okuyarak hareketi günün şartlarına göre yeniden yapılandırmayı başardı.

Örneğin, Meşal tarafından geçen yıl Doha'da basın toplantısıyla kamuoyuna ilan edilen “Siyaset Belgesi”, hareket içinde yapılan kapsamlı bir muhasebenin ürünüydü.

Hamas'ın bugün siyasi arenada çok daha tecrübeli olduğu bir gerçek.

Hareket, silahlı kanadı İzzeddin El-Kassam Tugayları'nın kuruluşundan bu yana askeri açıdan da gücüne güç kattı.

İşgal ordusunun Gazze Şeridi'ne açtığı savaşlardan yüzünün akıyla çıktı.

Her türlü imkânsızlığa rağmen İsrail'e acıtıcı darbeler vurdu ve güç dengesizliğine karşı korku dengesi kurdu.

İsrail ve işbirlikçileri Hamas'ı şeytanlaştırmak ve Filistin halkının harekete desteğini azaltmak için her yolu denedi.

Abluka ve yaptırımların birinci hedefi, halkı yaşam koşullarının zorluğundan bıktırıp Hamas'a karşı kışkırtmaktı.

Fakat tüm çabaları boşa gitti.

Kuruluş yıldönümünde dün sabah erken saatlerden itibaren El-Ketibe Meydanı'nı dolduran onbinler halkın harekete desteğinin azalmadığının göstergesi.

Filistin direnişi bugün tarihinin en kritik dönemlerinden birini yaşıyor.

Amerika'nın hayata geçirmek istediği Yüzyılın Anlaşması projesi Filistin davasını tasfiye etmeyi ve Kudüs'ü tümüyle işgalcilere bırakmayı hedefliyor.

En kötüsü de bölgedeki etkili Arap ülkelerinden projeye desteğin olması.

Körfez ülkeleri İsrail'le ilişkilerini güçlendirmek için adeta birbiriyle yarışıyor.

Arap sokağında Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed Bin Selman'ın Netanyahu'yla Camp David'de el sıkışmaya hazırlandığı konuşuluyor.

Yüzyılın Anlaşması projesine karşı koymak tüm Müslümanların görevi.

 Fakat İslam ümmetinin hâli ortada.

Dolayısıyla, Filistin davasını tasfiye planlarını bozma konusunda en büyük sorumluluk yine Hamas'a düşüyor.

Yani hareketin yükü daha da ağırlaştı.

Büyük Dönüş Yürüyüşü gibi mücadele metotları geliştirebilen, yangın çıkarıcı balonlar ve uçurtmalarla işgal güçlerini aciz bırakan Hamas, kendi payına düşen sorumluluğu üstlenebileceğini gösterdi.

Bugünlerde de El-Kassam Tugayları mücahitleri Batı Yaka'da işgalcilere kök söktürüyor.

Kurulduğundan bu yana siyasi ve askeri alanlarda gücüne güç katan Hamas, diplomaside de varlığını hissettiriyor.

Heniyye, hareketin ileri gelen liderlerinden oluşan bir heyetle Moskova'ya gidecek.

Hamas'ı kuşatıp yok etme girişimlerinin başarısızlığa mahkûm olduğunu bir kez daha gösterecek.

Haber Ara