Dolar

32,5969

Euro

34,7289

Altın

2.496,30

Bist

9.524,59

Hindistan yönetimi Delhi'yi ablukaya alıyor

Müslüman olmayan göçmenlere vatandaşlık hakkı tanıyan, Müslüman göçmenleriyse sınır dışı etmeyi öngören yasa Hindistan'ı karıştırdı. Müslümanlar protesto gösterileri düzenlerken, gösteriler kampüslere yayıldı. Hint polisinin sert müdahalesiyle karşılaşan Müslümanlar başkent Yeni Delhi'de de sokağa indi. Fakat şehirde adeta sıkı yönetim ilan edildi: giriş-çıkışlara barikatlar yerleştirildi, internet ve telefon servisleri kesildi!

5 Yıl Önce Güncellendi

2019-12-20 09:07:50

Hindistan yönetimi Delhi'yi ablukaya alıyor

Hindistan yönetimi, Apartheid nitelikli Vatandaşlık Yasası protestoları nedeniyle başkent Yeni Delhi'de adeta sıkı yönetim ilan etti.

PROTESTOLAR ENGELLENDİ

Yeni Şafak'ın haberine göre Hint basınındaki haberlere göre, başkent Yeni Delhi'nin Eski Delhi (Old Delhi) bölgesinde bulunan tarihi Kızıl Kale etrafında düzenlenmesi planlanan protestolar polis tarafından engellendi.

İNTERNET ve MESAJ SERVİSLERİ KESİLDİ

Başkentin bazı bölgelerinde internete erişim askıya alındı. Aralarında Vodafone ve Airtel'in bulunduğu mobil telefon operatörlerinin internet ve mesaj gönderim servislerinin kısıtlandığı belirtildi.

ŞEHRİN GİRİŞ-ÇIKIŞLARI KAPATILDI

Polis, protesto gösterilerine katılımı azaltmak amacıyla şehrin girişlerine barikat kurarken, yollarda sıkı denetim uyguladı. Polisin, Gurugram bölgesi ile başkent arasındaki kara yolunda denetimlerini artırması, kilometrelerce araç kuyruğu oluşmasına yol açtı.

SİYASETÇİLER GÖZALTINDA

Hindistan Komünist Partisi lideri Sitaram Yechury'nin de aralarında bulunduğu çok sayıda kişi gözaltına alındı.

METRO DURAKLARI KAPATILDI

Eylemlerin yoğun olduğu Jamia Millia Islamia (JMI) ve Jawaharlal Nehru Üniversiteleri (JNU) ile şehrin merkezindeki metro istasyonu duraklarından 14'üne giriş ve çıkışlar kapatıldı.

VATANDAŞLIK TASARISI

Hindistan'da, ülkeye yasa dışı yollardan giren göçmenlerin vatandaş olmasını engelleyen 64 yıllık Vatandaşlık Yasası'nda değişikliğe gidiliyor.

Mevcut vatandaşlık yasasında değişiklik öngören tasarı, federal meclisin alt kanadı Halk Meclisinde (Lok Sabha) 12 saat süren tartışmanın ardından 80'e karşı 311 oyla, üst meclis Eyaletler Meclisinde (Rajya Sabha) 99'a karşı 125 oyla kabul edilmişti.

Tasarıya göre, özellikle Pakistan, Bangladeş ve Afganistan'da baskıdan kaçan Budist, Sih, Jain, Parsi, Hindu ve Hristiyanlar kimliklerini ve Hindistan'da 6 yıldan uzun süredir yaşadıklarını kanıtlamaları halinde vatandaşlık elde edebilecek.

Ülkede aynı konumdaki Müslümanların ise sınır dışı edileceği veya hapse atılacağı gerekçesiyle eleştirilen tasarı, kanunlaştığı takdirde 31 Aralık 2014'ten önce ülkeye giren gayrimüslim göçmenlerin vatandaşlık elde etmesine olanak tanıyacak.

Tasarı, dünyada en çok Müslüman nüfusa sahip ikinci ülke Hindistan'ın, 200 milyon Müslüman'ı ikinci sınıf vatandaş haline getirmek ve birçoğunu vatansız bırakmak için attığı bir adım olarak görülüyor.

MYANMAR VE SRİ LANKA'DAKİ AZINLIKLAR DAHİL EDİLMEDİ

Hükümet, Müslümanlara, bu üç ülkede azınlık olmadıkları gerekçesiyle vatandaşlık verilmediğini ileri sürdü. Yeni düzenlemeyle birlikte, vatandaşlık elde edebilecek yasa dışı göçmenlerin, Pakistan, Bangladeş veya Afganistan'dan gelmiş olması, Hindu, Sih, Jain, Budist, Parsi veya Hristiyan olması, Hindistan'a 31 Aralık 2014 tarihine değin girmiş olması ve kimliğini kanıtlayabilecek bir belgeye sahip olması yeterli oluyor. Hint hükümeti, dini baskıdan kaçtığını iddia ettiği gruplara vatandaşlık verilmesinin önünü açarak masum insanlara yardımcı olmaya çalıştığını iddia ederken, Myanmar'daki Arakanlı Müslümanları veya Sri Lanka'da azınlıkta olan Müslümanları yasadaki değişikliğin içerisine katmadı.

Öte yandan Afganistan, Bangladeş ve Pakistan'da Müslüman olan ancak mezhepsel farklılıktan ötürü azınlık konumunda bulunan Müslümanlar'da değişikliğe dahil edilmedi.

Böylelikle ülkede yasa dışı bir şekilde bulunan Müslüman göçmenlerin Hindistan vatandaşlığı elde etmesinin önü kapatılmış oldu.

Ulusal basındaki verilerde, 6 din grubundan Hinduların yaklaşık 1 milyar, Hristiyanların yaklaşık 30 milyon, Sihlerin 20 milyon, Budistlerin 8,5 milyon, Jainlerin 4,5 milyon ve Parsilerin sayısının 60 bin olduğu kaydediliyor.

05b0014e45fa557f827887c887e144e1

SON 7 AYDAKİ 4 ADIM MÜSLÜMANLARI ENDİŞEYE SEVK ETTİ

Hint hükümeti, mayıs ayında daha güçlü bir şekilde iktidara geldikten sonra, ülkedeki Müslümanların var olma endişesi taşımalarına sebep olan bir dizi adım attı.

1) Temmuz ayında Assam eyaletinde yaşayan 33 milyon kişiden çoğunluğu Müslüman 1,9 milyon kişi, Ulusal Vatandaşlık Sicili'nin dışında bırakıldı. Hükümet, sicil kapsamında hazırladığı listede, 1951 listesinde ismi bulunanlar ve onların soyundan gelenler ile Bangladeş'in bağımsızlığını ilan etmesinden hemen önce 24 Mart 1971'deki seçim listelerinde ve merkezi hükümete ait herhangi bir belgede adı bulunanlara yer verdi. Assam'da listeden çıkarılan çoğunluğu Müslüman yaklaşık 2 milyon kişiden vatandaşlıklarını kanıtlayamayanlar için 10 cezaevi kampı inşa ediliyor. Hindistan İçişleri Bakanı Amit Şah'ın, Assam'daki düzenlemenin ülkenin geri kalanında uygulanacağını açıklaması, Müslümanları "vatansız" kalma riskiyle karşı karşıya bıraktı.

2) Hükümet, ayrıca, 5 Ağustos'ta özel statüsü kaldırdığı ve iki birlik toprağına böldüğü Cammu Keşmir eyaletinde 4,5 aydır çeşitli kısıtlamalar uyguluyor. Aralarında eski eyalet başbakanlarının bulunduğu bölgedeki siyasetçiler, ağustos ayının başından bu yana gözaltında tutuluyor.

3) Hindular ile Müslümanlar arasında 10 yıllardır tartışmalara sebep olan Babri Camisi davası, Hindistan Yüksek Mahkemesince 9 Kasım'da Hindular lehine karara bağlandı. "Güney Asya'nın Ayasofyası" olarak nitelendirilen cami, 6 Aralık 1992'de Hindu militanlarca yıkılmış, sonrasında yaşanan olaylarda çoğunluğu Müslüman iki binin üzerinde kişi hayatını kaybetmişti. Mahkemenin, Babri Camisi anlaşmazlığını Hindular lehine karara bağlaması, Müslümanlar nezdinde bir başka hayal kırıklığı oldu.

4) Tüm bu yaşananlara ek olarak, hükümetin, vatandaşlık yasasındaki değişiklikte Müslümanları dışarıda tutması, ülke içinde adeta bir öfke patlamasına yol açtı. Geçen hafta başı kuzeydoğu eyaletlerinde başlayan ve ülkenin farklı bölgelerine de sıçrayan gösterilerde, Hindistan'daki geleceklerini risk altında gören Müslümanlar protestolar aracılığıyla tepkilerini dile getiriyor.

 

Haber Ara