Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Beştepe Millet Kültür ve Kongre Merkezi'nde düzenlenecek "Vefatının 14. Yılında Aliya İzzetbegoviç'i Anma Programı"nda konuştu.
Konuşmasından satır başları:
Geleceğimizin teminatı olan genç kardeşlerim, hanımefendiler, beyefendiler sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum. Sizleri bu gazi mekanda ağırlamaktan büyük bir bahtiyarlık duruyorum. Bosna aşığı gazeteci Akif Emre kardeşimize de rahmet ve mafiret niyaz ediyorum.
Başta Aliya'nın ailesi ve yakınları olmak üzere bütün Boşnak kardeşlerime başsağlığı diliyorum. O savaş meydanlarında cesur bir asker, ailesine müşfik bir baba, ailesine aziz bir dost, milletini bağımsızlığa taşıyan bir alimdir. Yeri geldiğinde üniformasını giyip cenk meydanlara atılan uç beyidir.
Biz o büyük gönül insanını vefatından önce yazdığı; dik dur, yıldızların altında nasıl başı eğik durursun, sen de öleceksin bu dünya da ölecek bu yüzden dik dur mesajıyla hatırlıyoruz. Bosnama sahip çıkın mesajıyla anıyoruz, inşallah Bosna'yı korumaya devam edeceğiz. Tabi orada birkaç önemli siyasi, stratejik vasiyetleri de olmuştu ama onları burada söyleyemem.
Kalmak yok hepimiz gidiciyiz ama insan bu dünyadan gitse bile eserleriyle yaşar. Yıllar geçse eskimeyen kitaplar var, şiirler var, kısacık ömrüne koca bir tarihi sığdıran ilham kaynağımız şahıslar var, işte Aliya da böyle bir insandır. Onun gibi birini tarif etmek birkaç cümleye sığdırmak kolay değildir. İçimizdeki sözde aydınların aksine, batılı efendilere şirin gözükmeyi ihanet sayar. Avrupa'ya giderken de başım önünde gitmiyorum der.
Çünkü batı insan öldürdü hala da öldürmeye devam ediyor. Aliyav'ın bu kadar cesur olmasının nedeni sahip olduklarıdır.
Avusturya'da Türk vatandaşlarına köpekli arama
Türkiye'ye gelecek olan vatandaşıma köpeğe üstünü aratıyorlar. Böyle bir rezalet olabilir mi? Bunların karakterinde bu var. Ama bir Müslüman'da bu olamaz. Çünkü Müslüman zulmedemez.
Arakan'ın halini görüyorsunuz. 650 bin Müslüman şu anda yaşam savaşı veriyor. Çözemezler mi, bal gibi çözerler. Bosna'daki vahşeti görmeyenler, Arakan'daki vahşete de kör ve sağır değil mi? İlkelerini kendi elleriyle boğan Avrupa'nın geleceği karanlıktır. Yabancı düşmanlığını tırmandırmak hiç kimseye bir şey kazandırmaz. Türkiye'nin Avrupa'ya ihtiyacı yoktır ama Türkiye'siz bir Avrupa'nı gideceği yer hiçliktir. Biz kimsenin oyuncağı değiliz, olmayacağız. Tehditlerle Türkiye'yi esir alacağını zannedenler kendi tarihlerinden bihaberlerdir. Onlar görmek istemese de reçete Türkiye'nin tam üyeliğidir.