Eski MİT Müsteşarı ve Türkiye'nin Irak Büyükelçisi Sönmez Köksal, Hürriyet'ten İpek Özbey'e verdiği röportajda "Son dönem teşkilattan atılanlar hayatları boyu izlenmeli" dedi.
Röportajın ilgili kısmı:
17 Aralık 1996 tarihli MİT raporu, “Fethullah Hocacıların, CIA'nın bölgemizdeki en önemli sivil toplum kuruluşu olduğu iddialarının, Maliye bakanlığı müfettişlerinin Fethullah Gülen'in mali kayıtlarını incelemesi ile İçişleri ve Dışişleri bakanlıklarının ilgili kuruluşlarla yapacakları koordine sonucunda çözülebileceği değerlendirilmektedir” diyor. Altında MİT Müsteşarı olarak sizin imzanız var. Bu aslında “Gülen çok uzun zamandır izleniyor, raporlanıyor ama önlem alınmıyor” demek mi?
Sorunuza net ‘evet' cevabı veriyorum. 15 Temmuz'dan bu yana TV'lere çıkan eski sorumlular ve yorumcular MİT konusunda -bazen kurumsal mensubiyet ve koruma duygusu ile- değişik yorumlarda bulundular. Yaşayan halefim kalmadı ama seleflerimin soğukkanlılıklarını muhafaza ederek suskun kalmaları her türlü takdirin üstündedir. Öncelikle MİT; bu FETÖ denen melanetten kendisini beri tutma konusunda devlet kurumları içinde en başarılı olanıdır. Son dönem atılanların teşkilata girişleri bir milattır ve ondan öncesinde teşkilat kendisini tertemiz tutabilmiştir. FETÖ'cü takımı iyi ki kısa sürede dışlandı. Ancak önemli bir nokta; bunların hepsi eğitim de almış oldukları için devlete karşı yürütebilecekleri gizli faaliyet, başka servislere hizmet verme, ajitasyon gibi muhtemel faaliyetler nedeniyle önemli birer kontrespiyonaj hedefi olarak, hayatları boyunca izlemede tutulmalıdırlar.