BBC Türkçe'den Türay Köse'ye konuşan Beşikçi, HDP'nin Türkiyelileşme olarak tanımlanan programını da yanlış bulduğunu vurgulayarak, Kürtlerin en azından federasyonu savunması gerektiğini söyledi.
Kürtlerin 'anti-demokratik bir koalisyonla' karşı karşıya olduğunu savunan Beşikçi sözlerine şöyle devam etti: “HDP'nin, PKK'yı, Kandil'i ikna edememesi de şüphesiz bir zaaftır. 80 milletvekili karşısında, PKK/Kandil artık geri planda kalmalıydı. PKK/Kandil bu bilinçte olmalıydı. Ama PKK'nın, Kandil'in bunun bilincinde olması gerekirdi. Sonuçta bu tutum elbette HDP'ye büyük zarar vermiştir.”
'GÖRÜŞMELER BAŞKA KÜRT GRUPLARIYLA YENİDEN GÜNDEME GELEBİLİR'
'Çözüm sürecinde' yapılan görüşmelere de değinen Beşikçi, müzakerelerin PKK lideri Abdullah Öcalan'la yapılmasını da sakıncalı buldu: “Görüşmeler, HDP ile yapılmalıdır. HDP, görüşmeler sürecinde Kandil'le irtibatlı olur.”
Barış görüşmelerine yeniden dönülebileceğini de belirten Beşikçi, şöyle konuştu: Kanımca, görüşmeler yine olacaktır. Devlet/hükümet kendi elini güçlendirmek, Kürtleri güçsüzleştirmek için operasyonları daha da tırmandırabilir. Devlet/hükümet, yeterli güce ulaştığını düşündüğü zaman başka bir formatta HDP'den, PKK'den farklı Kürt gruplarını da sürece katan bir formatta, görüşmeler gündeme gelebilir.
'SENİ BAŞKAN YAPTIRMAYACAĞIZ' ANLAYIŞI YANLIŞTI
Yazar, HDP'nin seçim sloganı haline getirdiği 'Seni başkan yaptırmayacağız' anlayışının yanlış olduğunu da şu sözlerle gerekçelendirdi: “Kürt-Kürdistan sorunlarında siyasal mücadeleyi yürütmek önemlidir. Kürtler siyasal mücadele yürüterek bazı kazanımlar elde edeceklerdir. Kürtlerin, parlamentoyu ikna etmeleri zor olabilir. Ama, ‘başkan'la daha etkili bir pazarlık yürütülebilirdi.”