İzmir'in foça İlçesi'ndeki Batı Görev Grup Komutanlığı'nda 3'üncü Hücumbot Komodoru olarak görev yapan Deniz Kurmay Albay Koray Eryaşa'nın başarılarla dolu meslek hayatı, 3 Ağustos 2010 tarihinde İstanbul merkezli Askeri Casusluk soruşturmasıyla kabusa döndü.
Vatan'da yer alan habere göre, casusluk davası kapsamında evinde yapılan aramalarda devlete ait çok sayıda gizli belge ve bilgi bulundurduğu iddiasıyla 5 yıl 7 ay ceza alan Eryaşa, 22 Eylül 2011 tarihinde de Balyoz Davası kapsamında tutuklandı. Bu davadan da 16 yıl hapis cezası aldı. Cezaevindeyken emeklilik dilekçesi verip emekli olan Eryaşa, 4 yıl tutuklu kaldı. Kumpasın ortaya çıkmasıyla da yeniden yargılama sonucu iki davadan da beraat etti.
Ancak FETÖ'nün amacı gerçekleşmiş Kurmay Albay Eryaşa'nın zorunlu emekliliğiyle tasfiyesi gerçekleşmişti. Bu nedenle Eryaşa çok sevdiği mesleğine bir daha dönemedi.
"KIZLARIM İÇİN"
O da geçinebilmek için bir denizcilik şirketinde çalışmaya başladı. Kuru yük gemisinde zabitlik yapan, Eryaşa şimdilerde Aden Körfezi'nde korsanlara karşı nöbet tutuyor. Kömür taşımacılığı yapan gemi şirketinde korsanların olası saldırısına karşı elinde 7.62mm, 51 AK-47 varyantı silahıyla nöbet tutan Eryaşa, tahliye olduktan sonra verdiği röportajda maddi durumunun iyi olmadığını şu sözlerle anlatmıştı:
“Büyük kızımın yurtdışı eğitimi için çok çaba sarf ettim ama burs bulamadım. Halen okuyor. İnanın, evim yok, arabam yok. Eşimle de karar verdik, tüm paramızı sadece ve sadece onların eğitimine harcayacağız. Babaları olarak ben her zaman onların arkasındayım ve olmaya da devam edeceğim.”
