TIMETURK | HABER MERKEZİ
Türkçe, yüzyıllardan beri gelen birikimi ve çevre kültürlerle harmanlanması sonrasında çok gelişmiş bir dil olmakla birlikte son zamanlarda yaşanan küreselleşme ve internetin kullanımının yaygınlaşması ile değişmeye ve dönüşmeye başlıyor. 'Olumlu' bir değişim olmayan bu durumda en büyük sorun yeni neslin 'internet' kısaltmaları sebebiyle kelime haznelerinin körelmesi. Türk Dil Kurumu bundan tam 82 yıl önce kurularak yaptığı Türk Dili Kurultayı'nda Türkçe'nin önemini vurgulamak için 26 Eylül gününü 'dil bayramı' ilan etti.
'Dil bayramı' kapsamında liderler ve önemli isimler de mesjalar paylaşarak, 'dil bayramı'nın önemini vurgulayıp Türkçe konusunda uyarılarda bulundu.
İşte 'dil bayramı' mesajları:
ERDOĞAN'DAN 'DİL BAYRAMI' MESAJI: TÜRKÇEMİZ, MİLLETİMİZİ BİRARADA TUTAN DEĞER
İşte Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Türk Dil Bayramı mesajı şöyle:
"Dünyanın sayılı dillerinden biri olan, kökenleri tarihin çok eski dönemlerine uzanan Türkçemiz, milletimizi bir arada tutan manevi değerlerimizin ve kültürümüzün gelecek kuşaklara aktarılmasına imkan sağlayan en kıymetli hazinemizdir. Asırlar boyunca farklı kültürler, medeniyetler ve dillerle etkileşim neticesinde daha da zenginleşen Türkçemiz, günümüzde geniş bir coğrafyaya yayılmış durumdaki ortak maziye sahip olduğumuz diğer halklarla aramızdaki en güçlü bağı oluşturmaktadır. Türkçemiz, temsil ettiği değerler bakımından barışın, sevginin ve hoşgörünün dilidir. Sahip olduğu sözcük varlığıyla, atasözü ve deyimler hazinesiyle dünyanın en zengin dilleri arasında yer alan Türkçemiz ne yazık ki, son birkaç yüzyılda geçirmiş olduğu değişimler ve dönüşümler sonucu menfi gelişmelerle karşı karşıya kalmıştır. Söz konusu olumsuzlukların başında da, dilimize sirayet eden yabancılaşma tehdidi gelmektedir. Türkçemizin yerinde, doğru, kurallarına uygun, açık, anlaşılır ve temiz bir şekilde kullanımının sağlanması, bu konuda toplumsal bilincin, özenin ve duyarlılığın artırılması amacıyla 2017 yılı, 'Dilimiz kimliğimizdir' başlığıyla, 'Türk Dili Yılı' ilan edilmiştir.
Bu vesileyle başta çocuklarımız, gençlerimiz ve basın yayın organları olmak üzere, toplumun tüm kesimlerinin katılımıyla düzenlenen etkinliklerle, Türkçe'nin her alanda doğru kullanılması, yabancı kelimelerin istilasından korunması, sosyal medyada özensiz ifadelerin engellenmesi, yer ve mekan adlarında görülen yaygın kirliliğin önüne geçilmesi, dilimizin sanat, edebiyat, bilim ve eğitim dilleri arasında daha yükseklere taşınması ve kamuoyunda köklü bir dil bilincinin oluşturulması amaçlanmaktadır. Türkçemizi, yaşatmak ve tüm varlıklarıyla gelecek nesillere aktarmak, dilimize sahip çıkmak hepimizin sorumluluğudur. Tüm vatandaşlarımızı bu hususta hassasiyet ve çaba göstermeye çağırıyorum. Türk Dil Bayramı'nın, başta çocuklarımız ve gençlerimiz olmak üzere tüm milletimiz için hayırlı bir uyanışa ve bilinçlenmeye vesile olmasını diliyor, tüm vatandaşlarımı en kalbi duygularımla selamlıyorum.
BİNALİ YILDIRIM'DAN 'DİL BAYRAMI' MESAJI: DİL, ORTAK HAFIZADIR
Başbakan Binali Yıldırım, 'Dil Bayramı' dolayısıyla yayımladığı mesajda, "Dil, birlik ve beraberliğin temeli, kültürün ana unsurudur. Milletimizin ortak hafızasını, hatıralarını, duygu ve düşüncelerini, gelenek ve göreneklerini yansıtan bir ayna olan Türkçemiz, geçmişle gelecek arasında bir köprüdür. Dünyanın en eski dillerinden biri olan Türkçe, konuşulduğu coğrafyanın genişliği, konuşan nüfusun büyüklüğü ve kelime zenginliği açısından dünyanın en yaygın, en önemli dilleri arasında yer almaktadır. Nice mütefekkir, alim ve şairimiz yüzyıllar boyunca dilimizi nakış nakış işlemiş, Türkçe'nin gelişmesinde ve medeniyetimizin inşasında büyük pay sahibi olmuşlardır. Kardeş ülke ve toplulukları kaynaştıran Türkçe'nin bir medeniyet, edebiyat, eğitim, kültür ve bilim dili olarak geliştirilmesi ve nesilden nesile aktarılarak yaşatılması en önemli sorumluluğumuzdur. Çalışmaları ve eserleriyle topluma rehberlik yapan Türk Dil Kurumu'nun, eğitim kurumlarımızın, eğitimcilerin, yazar ve şairlerin, bilim adamlarının, sanatçıların, aydınların ve medya kuruluşlarının, dilimize sahip çıkma şuurunun toplumda yerleşmesi amacıyla gayretlerini sürdüreceklerine yürekten inanıyorum. Bu düşüncelerle Türk Dil Bayramı'nı kutluyor, bütün vatandaşlarımı sevgiyle selamlıyorum" ifadelerini kullandı.
SELÇUK ÖZDAĞ'DAN 'DİL BAYRAMI' MESAJI: DİL, KÜLTÜREL MİRASTIR
AK Parti Manisa Milletvekili Doç. Dr. Selçuk Özdağ Türk Dil Bayramını yapmış olduğu açıklamayla kutladı. “Milli değerlerimizin korunmasında ve gelecek nesillere aktarılmasında en etkili araçlardan biri olan Türkçemiz, milletimizin en önemli kültürel mirasıdır” dedi.
Türk Dil Bayramı nedeniyle açıklamada bulunan AK Parti Manisa Milletvekili Doç. Dr. Selçuk Özdağ, 2017 yılının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın himayelerinde yürütülen kampanyayla Türk Dil Yılı ilan edilmesinin son derece önemli olduğunu belirtti. Özdağ, “Öncelikle ifade etmek istiyorum ki güzel dilimizi güzel konuşup yazmak bizler için millî bir vazifedir. 2017 yılının Türk Dil Yılı ilan edilmesi bir anlamda bizim kimliğimiz olan Türkçe'nin yeniden dirilişi olmasını sağlamıştır. Yürütülen bu seferberliği himayelerine alarak önderlik yapan başta Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere, Sayın Başbakanımız Binali Yıldırım'a, Bakanlarımıza ve emeği geçen ve geçecek olan herkese teşekkür ediyorum” diye konuştu.
DİL MİLLİ KİMLİĞİMİZİ OLUŞTURAN BİR ÇİMENTODUR
“Dil, insanları bir araya getiren, kültür birliğini sağlayan, milli karakter ve kimliğinin temelini oluşturan bir çimentodur. Dil birliği millet olmanın en önemli göstergelerinden başında gelir. İnsanlar ancak kelimelerle düşünürler dil aracılığıyla konuşup, anlaşabilirler, bir birlik oluşturabilirler” diye konuşan Özdağ sözlerine şöyle devam etti, “26 Eylül 1932 tarihinde ilki yapılan Dil Kurultayı'nın 85. yıldönümünde bir kez daha Türk Dil Bayramını kutluyor olmanın sevincini yaşıyoruz. Milli değerlerimizin korunmasında ve gelecek nesillere aktarılmasında en etkili araçlardan biri olan Türkçemiz, milletimizin en önemli kültürel mirasıdır. Türkçemiz, milletimizin karakterini, kültürünü, medeniyet birikimini yansıtan aynamızdır. Dünya tarihinin en köklü, en kadim dillerinden biri olarak kabul edilen Türkçemiz, kelime dağarcığı, kullanıldığı coğrafyanın ve konuşan nüfusun büyüklüğü bakımından dünya dilleri arasındaki en itibarlı diller arasında yer almaktadır. Yaşanmış muhkem bir mazimiz, yaşanmamış muhayyel bir geleceğimiz var. Biz bu toprakları dilimizle fethettik. İnsan kalabalıklarını "millet" yapan ve "millet olma şuurunu besleyen kıymetlerin başında "kültür" "toprak", ve "ülkü birliği" gelmektedir. Dil, "lafzı ve ruhuyla hayat bulur, yaşar. Lafız, dilin "kelimeleri”, ruhu ise "millet aidiyetidir”. Aidiyetten, milletin kıymetlerinden uzak bir dil, ruhunu kaybeder, yabancı dillerin istilasına uğrar.
Dilimizin korunması, geliştirilmesi ve zenginleştirilmesi için siyasetçilerimizden bilim adamlarımıza, sanatçılarımızdan, medya mensuplarımıza kadar tek tek hepimize büyük sorumluluklar düşmektedir” ifadesinde bulunan AK Parti Manisa Milletvekili Doç. Dr. Selçuk Özdağ, “Türkçe, ağzımızda annemizin ak sütüdür. Anne sütü varken hazır mama kullanılmaz. Her zaman Sultan Abdülhamid Han örneğini verenler, Göksultan'ın Türkçe hassâsiyetini biliyorlar mı acaba? Yabancı mekteplerin memleketin her yerini sardığını ve çocuklarını okutmak isteyen aklı başında münevverlerin bile bu okullara mecbûr kaldığını gören Sultan, Türkçe eğitim yapan erkek ve kız liseleri açarak Türkçe sevgisini göstermişti. Türkçeyi güzel konuşup yazmak, millî bir vazifedir. Bu milli vazifeyi korumak, geliştirmek ve geleceğe yön vererek yeni nesillere taşımak hepimizin boynunun borcudur” şeklinde konuştu.