Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:
Geleceğimizin teminatı olan genç kardeşlerim, hanımefendiler, beyefendiler sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum. Sizleri bu gazi mekanda ağırlamaktan büyük bir bahtiyarlık duruyorum. Bosna aşığı gazeteci Akif Emre kardeşimize de rahmet ve mafiret niyaz ediyorum. Buradan başta Aliya'nın ailesi ve yakınları olmak üzere tüm Boşnak kardeşlerime başsağlığı dilemek istiyorum.
Aliya sadece bir siyasetçi, bir düşünür ve aksiyon adamı değildir. Merhum Aliya bunların tamamıdır. Hatta çok daha ötesi, fazlasıdır. O, sırf Müslüman olduğu, Müslümanca düşündüğü için atıldığı zindanda fikrini ilmek ilmek dokuyan genç bir mütefekkirdir.
Aliya sadece bir siyasetçi, bir düşünür ve aksiyon adamı değildir. Merhum Aliya bunların tamamıdır. Hatta çok daha ötesi, fazlasıdır. O, sırf Müslüman olduğu, Müslümanca düşündüğü için atıldığı zindanda fikrini ilmek ilmek dokuyan genç bir mütefekkirdir.
AVUSTURYA'YA TEPKİ
Türkiye'ye gelecek olan batıdaki benim vatandaşıma kalkıyorlar, köpeğe üzerini arattırıyorlar. Böyle bir rezalet olabilir mi? Sen kendin arayamıyor musun, kendin arasana. Bayansa, bayan polisine arat. Niye? Çünkü bunların karakterinde, cibilliyetinde bu var ama bir Müslüman'da bu olamaz çünkü Müslüman zulmetmez."
Türkiye Avrupa'ya muhtaç durumda değildir. Asıl muhtaç durumda olan Avrupa'dır. Onlar görmek istemese de reçete Türkiye'nin tam üyeliğidir.