TIMETURK | HABER MERKEZİ
Geçtiğimiz yılın 24 - 25 Haziran günlerinde Bağlarbaşı Kültür Merkezi'nde Akademya Dergisi ve Üsküdar Belediyesi'nin ortaklaşa düzenlediği ‘Yürüyen Büyük Doğu Sempozyumu'a katılan Emine Merve Akyüz, “Büyük Doğu-İbda Külliyatında Kadın” konulu konuşmasında yaptığı bir benzetme tartışmalara sebep oldu. "Kabuğu soyulmuş bir domatesi kimse almak istemez. İşte bu anlamda tesettür de kadını muhafaza içine alır ve onun manasını ve suretini korur" diyen Akyüz'ün sözleri üzerine yapılan eleştirilere Akademya'dan cevap geldi.
İşte Akademya'nın açıklaması:
AKADEMYA'DAN AÇIKLAMA
Bugün bir takım haber sitelerine, sosyal medya sayfalarına ve sözlüklere bir haber düştü: “Tesettürlü olmayan kadınlara "Kabuğu soyulmuş domates" benzetmesi!”
Geçtiğimiz yıl Akademya Dergisi'nin düzenlediği “Yürüyen Büyük Doğu Sempozyumu”na bir bildiri ile katılan İlahiyat öğrencisinin 30 dakikalık konuşmasından alınan bir misal cümlesi ile “kadını aşağılıyor” yaygarası kopararak “bir kadını” linç ediyorlar. Cümlesinde herhangi bir hakaret, aşağılama olmamasına rağmen, bir üniversite öğrencisine yakası açılmadık küfürler ve hakaretler ediyorlar. Bu konuda hukuki olarak gerekli girişimlerde bulunuyoruz.
Öncelikle şunu belirtelim, bu sempozyumu düzenleyen Akademya Dergisi'nin her kesime söz hakkı veren bir politikası vardır. Hiç kimseyi tesettürlü veya tesettürsüz, solcu, sağcı diyerek politik görüşüne veya kıyafetine bakarak dışlamaz. Bunu da yıllardır düzenlemekte olduğu programlarla, sempozyum ve çeşitli faaliyetlerle ortaya koymuştur. Dünya görüşümüzün bir gereği olarak “kadın” meselesindeki görüşümüz de bellidir. Üstad Necib Fazıl'ın ifadesiyle:
"Kadını kafes arkalarına ve haremlere hapsetmek, hiç kimsenin karşısına çıkarmamak ve topuğundan saçına kadar simsiyah bir torba içine sokup öylece ve bir ân için cemiyet koridorundan geçirivermek, İslâmî ölçü ve gereklerin emrettiği bir iş değildir. Her bakımdan mükemmel olan dine bir şey eklemek veya ondan bir şey eksiltmek, dini anlamamaya ve nihayet ya ham ve kaba softalığa veya kör-kütük anlayışsızlığa varacağına göre asırlar boyunca Türk cemiyetinde kadının halini, dinî vecd ve idrâkten mahrum ham ve kaba softaların eseri diye mütalâa ve bu halden İslâmiyet'i tenzih etmek lâzımdır. Şer'î ölçülere bürülü olarak kadın, İslâm cemiyet ve beldesinin büyük meydanında ve her türlü iş ve faaliyet sahasında, bütün nazarlara açık bir edep ve ismet heykelidir."
Büyük Doğu zaten bu hikmeti tersten anlayan kaba softalar ile ve bugün kadın hakkı diyerek genç bir üniversite öğrencisine saldıran başka tip softaların anlayışsızlığını ruh fotoğraflarını çekerek meydan yerine çıkarmıştır. Bu anlamda bu tarafa atılacak her laf Büyük Doğu'ya karşı haset, kin öfke veya cahillikten başka anlam taşımamaktadır.
Konuşmacının muradı, “mânâsından koparılmış kadın keyfiyetinin, maddesine irca edilerek, maddesini de anlamak adına lif lif soymak gibi kartezyen bir bakış ile ele alınan dünyamıza yöneltilen bir eleştiri.” Verdiği misal muradına denk düşmemiş hatalı bir teşbihten ibaret. Ki “teşbihte hata olmaz.”
İçinde hiçbir hakaret barındırmayan bir “benzetme” üzerinden bir insana karşı yürütülen linç, ülkemizdeki “din düşmanı” kesimin fotoğrafını çekmiştir.
Peygamber Efendimiz'e ağza alınmayacak küfür ve hakaretleri ile meşhur sözlüğün “domates kabuğu” üzerinden bir genç kıza karşı başlattıkları linç, bir meczubun şortlu bir kadına saldırmasından daha çukur bir zihniyetin tezahürüdür.
Akademya Dergisi 1996'dan bu yana ilmî ve fikrî makaleler yayınlayan 3 aylık bir dergidir. Düzenlediği sempozyumu da gayet şeffaf bir şekilde Akademya Kültür kanalında yayınlamıştır. Bir yıl önce yapılan ve saatler süren konuşmalar içinden cımbızla bir cümle çekerek, “bugün” başlattıkları bu saldırı ve linç kampanyasının amacı bizce ve kamuoyunca gayet açıktır.
Bu meselenin hukuki olarak da takipçisi olacağımızı bildiririz.
Saygılarımızla…