Dolar

32,4375

Euro

34,7411

Altın

2.439,70

Bist

9.915,62

Türkiye'den tarihi 'altın açılımı'

Altın mücevherat üretim merkezi İstanbul olmakla beraber, Ankara ve İzmir'de de oldukça önemli miktarlarda üretim yapılıyor. 250 bin kişinin istihdam edildiği sektör aynı zamanda önemli bir ihracat kalemi

3 Yıl Önce Güncellendi

2021-04-20 19:09:25

Türkiye'den tarihi 'altın açılımı'

Dünyada altın üretiminin geçmişi Milattan Önce 4000 yıllarına kadar uzanıyor. Anadolu'nun altın işleme geçmişi ise yine Millattan Önce 3000'li yıllara uzanmakta. Alacahöyük'te yapılan arkeolojik kazılarda 5.000 yıllık kuyumcu atölyesi ve el aletleri bulunmuştur.

Lidya Krallığı'nın kralı Karun, Milattan Önce 630'da para basmak amacıyla Ege'de dünyanın ilk rafineri ve darphanesini kurmuş. Böylece Lidya, yeryüzünde para kullanan ilk uygarlık olmuştur. Anadolu'da hüküm süren Hititler, Urartular, Frigyalılar, İyonyalılar,Lidyalılar, Romalılar, Bizanslılar, Selçuklular ve Osmanlılar, hepsi kendi takı stillerini geliştirmiştir.

Osmanlı döneminde Fatih Sultan Mehmet'le başladı

Türkler tarih boyunca farklı coğrafyalarda yaşamış ve birçok devlet kurdu. Altın eski büyük Türk devletlerinde çok önem taşımaktaydı. Altın devletin gücünü zenginliğini ve varlığını göstermesinin yanı sıra halk arasında gelenek ve görenek açısından da değerini sürdürmekteydi.Osmanlılarda altın takı üretiminin ivme kazanması, Fatih Sultan Mehmet'in 1453 yılında İstanbul'u fethetmesinin ardından kente bu sanatta ustalıklarıyla bilinen Ermeni vatandaşları şehire yerleştirmesiyle başladı.

İstanbul'da altın takı üretimi

Osmanlı devleti önemli ticaret yolları üzerinde bulunması sebebiyle ekonomi ve para düzeni önem taşıyordu. İstanbul'da altın takı üretimi 1467 yılında kurulan dünyanın ilk kapalı alışveriş merkezi ve günümüzde en önemli merkezlerden biri olan Kapalıçarşı etrafında yoğunlaştı. Kapalıçarşı denilince kuyumcu mağazaları ve kuyumculukla uğraşan atölyeler akla gelmektedir. Atölyeler genelde Kapalıçarşı çevresinde dağınık olarak varlıklarını sürdürmektedir.

Uluslararası boyut kazandı

Türkiye'de kuyumculuk , Altın madenin ,el sanatı ile birleştirilip, ortaya kişiye özgü takıları sunan, el emeğini ve göz nurunu ürünlerine yansıtan, tecrübeli ustalarımızın yanında, teknolojiyi takip eden seri üretim yapan büyük fabrikalara da sahip bir konumda bulunmaktadır. Bunun yanında Altın piyasasında kurumsallaşma ve piyasayı geliştirme çabaları sonucunda en önemli gelişmelerden biri ise İstanbul Altın Borsasının kurulmasıdır. Bu yapı ile birlikte Türkiye kuyumculuğu uluslararası bir boyut kazanmıştır.

Külçe altının devreye girişi

İstanbul Kuyumcular Odasının verilerine göre, Türkiye'de kuyumculuk sanayii, 1983 yılında ihracat yasağının kaldırılmasından sonra ihracata başladı. Bu dönemde hâlâ külçe altın ithalatına izin verilmiyordu. Külçe altın ithalatı konusunda TC Merkez Bankası'na ancak 1985 yılında izin verildi. 1989'da Merkez Bankası kuyumculuk sektörünün materyal maliyetini dünyadaki diğer kuyum üreticileriyle aynı seviyeye getirmek amacıyla altın pazarını oluşturdu. Bu liberalleşmenin ardından Dünya Altın Konseyi WGC (World Gold Council) İstanbul'da ofis açtı.

Altın borsasının kuruluşu

Bu gelişimin ardından, 1995 yılında Altın Borsası kuruldu. Aynı yıl külçe altın ithalat yetkisi Merkez Bankası tekelinden alınıp borsaya üye özel sektör temsilcilerine verildi. Bu girişimler kuyumculuk sanayinin altını dünya fiyatlarına alabilmesine imkân sağladı. Sonraki yıl, kanunlarda yapılan değişiklikle bankalara altın işleri (altın depozito hesapları, yurtdışından altın kredisi getirip arz edilmesi) yapma yetkisi verildi.
Olumlu ekonomik koşullar, desteklenen reklamlar ve göreli olarak sabit kalan fiyatlar 2005 yılında yaşanan talebin geçen yılın aynı dönemine göre, tonaj bazında %15 dolar bazında ise, yüzde 24 artış göstermesini sağladı.

Dünyanın en büyük 5 pazarından

Ticaret Bakanlığı'nın "Mücevherat Sektör Raporu"nda yer alan bilgiye göre; Türkiye, altın mücevherat pazar büyüklüğü açısından Hindistan, Çin, ABD ve Rusya ile birlikte dünyanın en büyük beş pazarı arasında yer alırken, üretimde de Hindistan ve İtalya ile birlikteilk üç ülke arasında bulunmaktadır. Türkiye yıllık olarak 400 ton altın işleme kapasitesine sahiptir fakat bu kapasitenin tümü kullanılamamaktadır. Ülkemizde her sene yaklaşık 250–300
ton altın mücevherat üretilmekte.

250 bin kişi istihdam ediliyor

Sektör Türk imalat sektörlerinin en büyükleri arasında yer almakta ve yaklaşık 250 bin kişi istihdam etmektedir. Sektörde yaklaşık 5 bin üretici, 35 bin perakende satış mağazası
bulunmaktadır. Altın mücevherat üretim merkezi İstanbul olmakla beraber, Ankara ve İzmir'de de oldukça önemli miktarlarda üretim yapılmaktadır. Doğu ve Güney Doğu Anadolu'daki bazı
illerde de geleneksel çizgiler taşıyan üretim mevcut.

Yüzde 40'ı ihraç edilmekte

Üretimin 30-40'ı ihraç edilmekte, geri kalanı ise yerli tüketicilere, turistlere ve bavul ticareti yapanlara satılmaktadır. Türkiye'ye gelen her dört turistten, ortalama bir kişi mücevherat satın
almaktadır. Yıllık olarak üretilen altın mücevheratın yaklaşık % 40'ı da turistlere ve bavul ticareti yapanlara satılmaktadır.

Son 5 yıllık ihracat rakamları şöyle: (Milyon dolar)

2000: 384,2
2001: 431,1
2002: 567,5
2003: 707,8
2004: 931,9
2005: 1.128

Haber Ara