TIMETURK | HABER MERKEZİ
IKBY Başkanı Mesut Barzani'nin 25 Eylül'de bağımsızlık referandumuna gidileceğine ilişkin açıklaması ülkede halen tartışılıyor. IKBY heyeti, konu ile igili görüşmelerini sürdürürken Bağdat yönetimi ve Irak içerisinde Şii unsurlarından açıklamalar geliyor.
SADR HAREKETİ UYARIYOR
Bunun üzerine Irak Başbakanı Haydar el-İbadi ise IKBY'nin yapmak istediği referandumun anayasaya aykırı olduğunu belirterek, sonucu tanımayacaklarını belirtmişti.
Sadr, Londra merkezli Şarku'l-Evsat gazetesine verdiği röportajda, IKBY'nin Irak'tan ayrılmak için düzenleyeceği referanduma değinerek, "Bölge (IKBY) başkanlığı ile yaptığım görüşmede, ayrılmak için yapılacak referandumun ertelenmesi temennisinde bulundum" ifadelerini kullandı. Kürtlerin, Iraklı bir unsur olduğunu belirten Sadr, "Aramızda ve bizimle olmalarını istiyoruz. Ancak önceki hükümetten kaynaklı birikmiş sorunlar onları ayrılmayı isteme seviyesine getirdi" dedi.
Sadr, Kürtlerin bağımsızlık kararı alması halinde, iç ve dış sorunların beraberinde geleceği uyarısında da bulundu.
ALLAVİ'DEN ÇAĞRI: EN AZINDAN ŞİMDİLİK YAPILMAMALI
Eski Irak Başbakanı ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı İyad Allavi, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nin (IKBY) ayrılmak için yapmayı planladığı referandumu siyasi ajandasından çıkarması gerektiğini belirtti. Allavi, Facebook hesabından yaptığı açıklamada, "Kürtler, ayrılmak için seçtikleri referandumu en azından şimdilik siyasi ajandalarından çıkarmalılar. Referandum, kötü bir ortaklık ve inşasında başarısız olunan ulusal devlete verilecek uygun bir tepki değil" ifadelerini kullandı. Kürtlerin ayrılığı tercih etmeleri meselesine değinen Allavi, "Kürdistan'ın (IKBY) etnik temelde ayrılması, kendi içerisinde çok kültürlülük, din ve etnikliği tehdit altına alacaklar. Şüphesiz, Kürt siyasetçilerin talep ettiği referandum anayasaya da aykırıdır" dedi. Allavi, saplantılardan kurtulmak ve cesur bir şekilde diyaloğa geçmeleri için Kürtlerin üzerilerine düşen sorumluluğu yerine getirmeleri ve Irak merkezi hükümetinin de IKBY'deki halka karşı duruşunu gözden geçirmesini gerektiğini ifade etti.
PEŞMERGELERİN PANKART YIRTMASI TARTIŞILIYOR
Irak Türkmen Cephesi (ITC), Kerkük kentinde bağımsızlık referandumu karşıtı bazı pankartların Peşmerge güçleri tarafından yırtılmasına tepki gösterdi.
ITC'den yapılan yazılı açıklamada, "Türkmen Milliyetçi Hareketi tarafından asılan bağımsızlık referandumu karşıtı pankartların bazı askerler tarafından yırtılmasının ifade özgürlüğüne saldırı niteliği taşıyan medeniyet dışı bir eylem olduğu ve Kerkük'ün içinde bulunduğu kaos halini yansıttığı" ifade edildi. Açıklamada ayrıca Irak Türkmen Cephesi'nin, ülkenin bölünmesine karşı çıktığını belirten Türkmen Milliyetçi Hareketi'ni desteklediği kaydedildi.
KERKÜK'ÜN STATÜSÜ
ABD'nin 2003'te Irak'ı işgali sırasında Kürt güçleri, Kerkük'ü fiilen ele geçirmiş, kente yoğun bir Kürt göçü yaşanmıştı. 2005 yılında yazılan Irak anayasasının 140. maddesine göre, Kerkük'ün statüsü, devrik lider Saddam Hüseyin döneminde Kerkük'ten zorla göç ettirilenlerin geri dönmesi, ardından Kerkük'te nüfus sayımı yapılması ve kentin statüsü hakkında bir referanduma gidilerek nihai durumun belirlenmesi olarak öngörülüyordu. Ancak çeşitli nedenler ve anlaşmazlıklar sebebiyle bu madde henüz uygulanamadı.
Bağdat, Kerkük'ün idari olarak merkezi yönetime bağlı olduğunu belirtirken, Kürtler ve özellikle kentte hakimiyet süren Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB), Kerkük'ün IKBY'ye ilhak edilmesini talep ediyor. Türkmenler ise buna karşı çıkarak, Kerkük'ün özel bir statüye sahip olmasını istiyor. Kent nüfusu, büyük ölçüde Türkmen, Kürt ve Araplardan oluşuyor.
