BBCTÜRKÇE'nin haberine göre; Amerikan ve İran vatandaşı olan Rezaian, "düşman ülkelere bilgi aktarmak" ve "İran aleyhinde propaganda yapmak"la suçlanıyor.
Washington Post gazetesinin yazı işleri müdürü Martin Baron, Jason Rezaian'ın yargılanmasını "utanç verici bir adaletsizlik" diye nitelemiş ve duruşmanın kapalı celseyle yapılması kararını eleştirmişti.
Baron, "Mahkemenin dünyaya kapalı halde yürütüleceğini öğrendik. Demek ki dava, gerektirdiği denetlemeye kapalı tutulacak. Bu düzende adalet yok. En küçük düzeyde bile yok. Ve iyi, masum bir adamın yazgısı muallakta." dedi.
Rezaian suçlu bulunursa 20 yıl hapse mahkum edilebilir. "İddiaları destekleyen hiçbir kanıt sunulmadı"
Washington Post, Rezaian'ın herhangi bir suçlama yöneltilmeden gözaltına alındığını ve aylar boyunca İran'ın en kötü hapishanesinde soyutlanmış halde alıkonduğunu, gereke duyduğu tıbbi bakımdan da yoksun bırakıldığını kaydediyor.
Gazete, Jason Rezaian'a yalnızca bir buçuk saat süreyle, mahkemenin onayladığı bir avukatla görüşme izni tanındığını belirterek, "Savcılık ve mahkeme bu saçma iddiaları destekleyecek hiçbir kanıt sunmadı." diyor.
İran yetkilileri son dönemde Rezaian ile ilgili herhangi bir yorum yapmadı.
Jason Rezaian davası İran ile Batılı ülkeler arasındaki nükleer görüşmelere denk gelmesi bakımından daha da hassas bir konu haline geldi.
BBC'nin Washington'daki muhabiri Barbara Plett Usher, Amerikan yetkililerinin İran'la aylarca yürütülen nükleer görüşmelerde Jason Rezaian davasını çeşitli defalar gündeme getirdiğini ama görüşmelerin gidişi ile bu olay arasında bağlantı kurmayı reddettiklerini kaydediyor.
Jason Rezaian, 2012 yılından beri Washington Post'un Tahran bürosunu yönetiyordu. Geçen Temmuz'da Rezaian'la birlikte gözaltına alınan ancak daha sonra kefaletle serbest bırakılan eşi Yeganeh Salehi ile üçüncü bir şahsın da mahkemeye çıkacakları öğrenildi.