İngiltere'nin başkenti Londra'da, ırkçılık karşıtı Kent Anti-Racism Network (KARN) ile tutukevlerinde koşulların iyileştirmesi için kampanya yürüten Brighton Against Detention (BAD) adlı sivil toplum örgütleri, Brook House tutukevinde sınır dışı edilmek üzere tutulan yabancıların maruz kaldığı kötü muameleyi protesto etti.
İçişleri Bakanlığı önünde toplanan göstericiler, “Brook House, G4S ve tüm tutukevleri kapatılsın” şeklinde slogan atarken, “Mülteciler hoş geldiniz,” “Mültecileri günah keçisi yapmaktan vazgeçin”, “Irkçı kontrolleri durdurun” ve “Irkçı tutukevlerini kapatın” yazılı döviz ve pankartlar taşıdı.
BBC'NİN GİZLİ ÇEKİMLERİ KÖTÜ MUAMELEYİ İFŞA ETTİ
İngiliz kamu yayım kuruluşu BBC'de yer alan “Panaroma” adlı programda yayınlanan gizli kamera görüntüleri, uluslararası özel güvenlik şirketi G4S'in işlettiği Brook House tutukevindeki kötü koşulları ortaya koymuştu.
BBC için gizli kamera taşımayı kabul eden tutukevi çalışanı Callum Tulley'in çektiği görüntülerde suçlular ile sıradan sığınmacıların aynı bölümlerde ve bazen aynı hücrelerde tutulduğu, bazı görevlilerin de tutuklulara şiddet uyguladığı görülüyordu.
Gatwick Havalimanı yakınındaki tututevinde bulunan 508 kişinin yüzde 45'i çeşitli suçlardan İngiltere'de hapis yattıktan sonra sınır dışı edilmeyi bekleyenlerden, yüzde 55'i ise iltica başvurusu geri çevrilen sığınmacılar ile vize süresini aşan yabancılardan oluşuyor.
Tutukevinde, haklarındaki sınır dışı kararına itirazları incelenmekte olan ve haklı bulunmaları halinde ülkeye girişlerine yeniden izin verilebilen yabancı uyruklular da tutuluyor.
10 KİŞİ AÇIĞA ALINMIŞTI
BBC'nin gizli çekimleri yayınlayacağını duyurmasının ardından tutukevini işleten G4S şirketi 9 çalışanı açığa aldığını ve iddialarla ilgili soruşturma başlattığını, İçişleri Bakanlığı da tutukevinden sorumlu bir yetkilinin açığa alındığı duyurmuştu.
Yüzden fazla ülkede faaliyet gösteren G4S'in dünya çapında 585 bin çalışanı bulunuyor. Şirket geçen yıl da yönettiği bir ıslah evindeki kötü muamele iddialarıyla gündeme gelmişti. G4S, 2012 Londra Olimpiyatları'nın güvenlik ihalesini almış ancak yeterli personel istihdam etmediği için Olimpiyat oyunları sırasında askeri birlikler de görev yapmak zorunda kalmıştı.
