ABD'nin İran yaptırımlarını deldiği gerekçesiyle Kanada'da tutuklanan Çinli teknoloji şirketi Huawei'nin Mali İşler Direktörü (CFO) Meng Wanzhou'nun Vancouver'da görülen kefalet duruşması bir kez daha hükümsüz sona erdi.
Huawei'nin veliahtı Meng'ın tutuksuz yargılanması konusunda karara varamayan Hakim William Ehrcke, duruşmanın üçüncü oturumuna salı günü devam edileceğini bildirdi.
Uluslararası kamuoyu ve piyasaların yakından izlediği kefalet duruşmasında, Meng'ın avukatları müvekkillerinin mahkeme süresince Vancouver kentindeki evinde ikamet etmesi, belirli bir bölgenin dışına çıkmaması ve iki güvenlik firması tarafından üst düzey teknoloji araçlarıyla 7/24 gözetim altında tutulması teklifinde bulundu.
Avukatlar, Lions Gate Risk Management Group ve Recovery Science adlı güvenlik şirketlerine hizmetleri karşılığında Meng'ın ödeme yapacağını ifade etti.
Ayrıca, Meng'ın kocası Liu Şiaozong'un iki gayrimenkulünü ve 1 milyon Kanada dolarını teminat gösterip eşine kefil olduğunu bildiren avukatlar, Liu'nun mahkeme süresince karısının yanında olacağını da taahhüt etti.
Savunma avukatları tarafından önerilen şartları yeterli bulmayan Hakim Ehrcke, Meng'ın eşi Liu'nun British Columbia eyaletinde ikamet etmemesi ve Kanada turist vizesinin şubat ayının başında dolacak olmasının kefil olmasına engel olabileceğini ifade etti.
Kanadalı hakim, kefil konusuna yönelik soruları ve çekinceleri olduğu gerekçesiyle duruşmayı üçüncü güne uzatma kararı aldı.
Duruşmanın en çok dikkat çeken bölümlerinden biri Hakim William Ehrcke'nin ABD'nin Meng için henüz resmi olarak iade talebinde bulunmadığını açıklaması oldu.
Ehrcke, ABD'nin söz konusu talepte bulunmak için 60 günü olduğunu bildirdi.
Huawei veliahtının tutuklanması geleceğin dünyası için oynanan satrancın bir parçası mı?
Çinli teknoloji devi Huawei'nin sahibi Ren Zhengfei'nin kızı ve CFO'su Mıng Vancou, ABD'nin İran yaptırımlarını deldiği gerekçesiyle Washington yönetiminin talebi üzerine 1 Aralık'ta Vancouver kentindeki bir havalanında uçak değiştirirken tutuklanmıştı.
Meng'ın talebiyle alınan basın yasağı nedeniyle 5 Aralık Çarşamba gününe kadar kamuoyuna yansımayan tutuklamanın, ABD Başkanı Donald Trump ve Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in Arjantin'de düzenlenen G-20 Liderler Zirvesi'nde yaptığı görüşmeyle aynı gün gerçekleşmesi dikkati çekmişti.
Meng'ın Amerikalı bankalara, Huawei ile Hong Kong merkezli Skycom firması arasındaki bağlantı konusunda yalan söylemek ve komplo kurmakla suçlandığı ise Cuma yapılan ilk kefalet duruşmasıyla ortaya çıkmıştı.
Teknoloji devi Huawei'nin iştiraki konumundaki Skycom'un 2009-2014 yılları arasında ABD'nin İran yaptırımlarını deldiğini savunan savcılık makamı, Meng'ın Amerikalı bankalara Huawei ve Skycom'u birbirinden bağımsız şirketler olarak tanıtarak sahtekarlık yaptığını savunmuştu.
Bu çerçevede mahkemeye, Meng'ın 2013 yılında uluslararası bir bankaya yaptığı sunum delil olarak sunulmuştu.
Olayın ardından Çin Dışişleri Bakanlığı, Meng Wanzhou'yu gözaltına alan Kanada'yı insan haklarını ihlalle suçlamış ve Huawei yetkilisinin bir an önce serbest bırakılmasını talep etmişti. Geçen hafta boyunca süren sert tonlu açıklamalarla sonuç alamayan Çin hükümeti, pazar günü ABD'nin Pekin Büyükelçisi'ni Dışişleri Bakanlığı'na çağırdı.
Çin'in Shenzhen kentinde 1987'de kurulan ve bugün dünyanın en büyük telekomünikasyon şirketleri arasında yer alan Huawei'nin, 170 ülkede 180 binden fazla çalışanı bulunuyor. Bilgi ve iletişim teknolojisi (ICT) çözümleri, telekomünikasyon, kurumsal ağlar, bulut, akıllı telefon ve internet alanlarında hizmet veren Huawei'nin piyasa değerinin yıl sonunda 100 milyar doları geçmesi bekleniyor.