Amerika'nın Sesi'nin aktardığı habere göre; Futbol ve politika ilişkisi siyasetin en hararetli tartışmalarından oldu hep. En katı diktatörlüklerden, en ileri demokrasilere kadar politikacılar futbol ile içli dışlı oldular.
Euro 2016'ya ev sahipliği yapacak Fransa'da halk, grevler, sel baskınları ve terör saldırılarının yarattığı karamsar ortamdan Euro 2016 ile çıkarak, biraz olsun coşkulu eğlencelere de ev sahipliği yapmak istiyor.
Haftalardır popülaritesi anketlerde düşüşte olan Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande da bu fırsatı kaçırmak istemiyor.
France İnter Radyosu'na konuk olan Hollande, konuşmasının büyük bir bölümünü Euro 2016'ya ayırdı. Hollande 10 Haziran 11 Temmuz tarihleri arasında yapılacak "Euro 2016 karşılaşmaları boyunca terör tehdidinin ortadan kalkmadığını" belirtti. Hollande, "Her ne kadar etkisi altına girmemek gerekse de, terör tehdidi hala mevcut" dedi.
Hükümetin tüm gücüyle konuklarının ve vatandaşlarının güvenliğini sağlamak için seferber olduğunu söyledi. Sendikalardan demiryolu grevini durdurmalarını istedi. Aynı akşam Fransa milli takımı ile yemek yedi, takımın temsili formasını aldı. Hollande, 10 Haziran'da yapılacak Fransa-Romanya açılış maçında da statta olacak.
Hollande'ın bu beklentiyi taşıması için önünde önemli bir örnek var. Fransa'nın 1998'de Dünya Kupası'nı kazandığı zaferin ardından maçı izleyen dönemin Cumhurbaşkanı Jacques Chirac'ın popülaritesi de fırlamıştı. Yüzde 15 civarında bir halk desteği artışı gören Chirac, Elysee'ye girişinin ardından en yüksek skorunu elde etmişti.
Ancak yapılan anketler, Euro 2016 karşılaşmalarından hemen halk desteği önce yüzde 11'e düşen Hollande için aynı şansı vermiyor. Anket firmaları, "İlerleme olabilir ama büyük bir sıçrama beklenmiyor" deniyor. You Gov Barometre tarafından yapılan bir ankete katılan Fransızların yüzde 47'si "Fransa kazansa bile bunun Hollande'a katkısı olmaz" derken, yüzde 36'sı ise "pozitif katkısı olur" diyor.
Ama Hollande'ın Chirac ile popülarite farkının tek nedeni iki liderin futbol aşkı arasındaki fark değil. Chirac döneminde 1998'de yüzde 3 büyüme ve 350 bin yeni iş olanağı yaratılmıştı. Sosyal iklim çok daha barışçıl idi. Hollande'ın ise aylardır süren grevler nedeniyle kendi tabanında dahi popülaritesi bir hayli düşük.
