Mepanews'in BBC Türkçe'nin aktardığına göre Marianne Theime liderliğindeki parti, iki olan milletvekili sayısını beşe yükselterek, çok parçalı parlamentoda koalisyon için önemli bir konuma yükseldi.
Bu başarı ile umutlanan Hayvanlar Partisi'nin yeni hedefi önümüzdeki 10 yıl içinde sandalye sayısını 20-25'e yükseltmek. Çünkü PvdD'ye göre, şu an üzerinde çok fazla durulmasa da iklim değişikliği ve sürdürülebilir çevre en önemli sorunların başında beliyor.
Hayvanlar Partisi'nin elde ettiği başarıda pay sahibi olan binlerce Hollandalı seçmenden biri olan 20 yaşındaki Pep van Herpen, 14 yaşında izlediği et endüstrisi ile ilgili bir belgeselden sonra vejateryen olmuş.
NEDEN HİÇ ÇEVRE KONUŞULMUYOR?
O zamandan beri çevre sorunları konusunda duyarlı. Seçim propagandaları sırasında neden hep daha çok para ve iyi bir gelir konuşulduğunu anlamadığını söylüyor. "Neden hiç çevre konuşulmaz. Oysa en önemli sorun çevre krizi değil mi?" diye soruyor.
Araştırmacı Peter Kanne, AD gazetesine yaptığı açıklamda, Pepe van Herpen gibi, parti seçmeninin yüzde 71'inin bilinçli ve ideolojik nedenlerle Hayvanlar Partisi'ne oy verdiğini söylüyor.
Kanne'ye göre, parti yüksek eğitimlilerle düşük eğtimli seçmeni birleştirdi. Her iki kesimin de ortak noktası hayvan sevgisi. Ancak yüksek eğitimli seçmen dünya çapında sürdürülebilir ekonomi ve çevre dostu politikalar konusuyla da yakından ilgileniyor.
Partinin kurucuları arasında yer alan ve Hayvanlar, 2015'te senatoya gönderdiği iki isimden bir olan Niko Koffeman'a göre, Hayvanlar Partisi, tek konu partisi olmaktan çıktı. Seçimler öncesi sadece hayvan hakları ve çevre değil; sağlık, emeklilik ve kira sorunları gibi değişik konularda çalışma yaptıklarını belirten Koffeman, bunda da başarılı olduklarını düşünüyor.