"Medine kahramanı" Fahreddin Paşa'ya asılsız ithamlarda bulunan Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Dışişleri Bakanı Abdullah Bin Zayed, 2010 yılında öz kardeşini katletmekten çekinmedi. Kardeşi Prens Ahmed'in bindiği özel uçağın Fas'ta sabotaj sonucu düşürülmesinin baş sorumlusu Abdullah, hem aile içi komployla ortadan kaldırdığı kardeşinin 11,5 milyar dolarlık servetine kondu hem de Körfez sermayesinin Türkiye yerine ABD'ye akmasını sağladı. O dönem Abu Dabi, Dubai, Acmen, Fuceyra, Re'sü el-Hayme, eş-Şarika ve Ummu el-Gayevin emirliklerinin ortaklaşa kurduğu 800 milyar dolarlık yatırım fonuna yön veren Prens Ahmed, sermayenin ekonomik darboğaz içindeki ABD ve AB ülkeleri yerine Türkiye, Fas, Cezayir gibi ülkelere yönlendirilmesi gerektiğini savunuyordu. ‘Abu Dabi Yatırım Fonu Konsey Başkanı' sıfatıyla “ABD yerine Türkiye'ye yatırım yapalım” fikrini dile getiren Ahmed, bu hamlesinin bedelini canıyla ödedi. Bu iddialar, BAE'de 20 yıl boyunca önemli görevlerde bulunan bir yetkiliye ait. BAE'de bir dönem ‘Meclis Başkanlığı' görevinde de bulunmuş kaynağın Yeni Şafak'a verdiği bilgilere göre, Prens Ahmed'in ‘uçak kazası' süsüyle öldürülmesinin ardından ülke, tamamen ABD kontrolüne girdi.
ABD ŞANTAJLARI AİLEDE KAVGAYA NEDEN OLDU
BAE Emiri Halife bin Zayed'in de kardeşi olan ve abisinden sonra tahta geçmesi beklenen Ahmed bin Zayed, 26 Mart 2010'da Fas'ta özel uçağının düşmesi sonucu öldü. Düşen uçaktan İspanyol pilot Manuel Marens sağ olarak kurtuldu. Fas'ın Umm Azam bölgesinde düşen uçakla ilgili dosya, herhangi bir inceleme olmaksızın kapatıldı. Veliaht Prens Ahmed'in ölümü sonrası Halife Zayed, oğlu Muhammed'i veliaht olarak atadı. Suikaste kurban giden Prens Ahmed, BAE içindeki emirliklerin ortaklaşa kurduğu 800 milyar dolarlık yatırım fonunu yönetiyordu. ABD merkezli küresel mali kriz nedeniyle fondaki paranın Türkiye'ye yönlendirilmesi gerektiğini dile getiren Ahmed'in bu fikrine şimdiki Dışişleri Bakanı Abdullah karşı çıktı. BAE yetkilisinin anlattığına göre ülke, 2008-2010 yılları arasında ABD'nin yoğun baskısına maruz kaldı. Merkezinde milyar dolarların döndüğü şantaj ve baskılar, aile içinde derin ayrışmalara yol açtı.
BATIK CITIGRUP İÇİN 25 MİLYAR DOLAR HARAÇ
Körfez ülkelerine ‘batık şirket ve bankaları kurtarma baskısı' yapan ABD yönetimi, BAE'yi batmaya yüz tutmuş Citigrup için hortumladı. 2 yıl boyunca ABD'nin bu ülkeden şantajla elde ettiği rakam 25 milyar doların üzerinde. Prens Ahmed'in ölümü, paraların sadece Citigrup değil birçok Batı ülkesine akmasını sağladı. ABD ve Avrupa'da futbol kulüpleri, inşaat şirketleri ve turistik tesislerin de aralarında bulunduğu birçok batık kurum, Abu Dabi Yatırım Konseyi tarafından fonlandı. Aynı dönem gerçekleşen desteğin 50 milyar doları aştığı kaydediliyor.
KÖRFEZ'DE TAHT OYUNLARI
2010'daki Prens Ahmed cinayetiyle birlikte ülke yönetimi, Prens Muhammed ile Fahreddin Paşa'ya iftira atan Abdullah bin Zayed arasında paylaşıldı. Ülke kaynaklarının ABD ve Avrupa ülkelerine peşkeş çekilmesinde tüm bağlantılar BAE Dışişleri Bakanlığı görevini yürüten müfteri Abdullah bin Zayed eliyle sağlanıyor. Ülkede Prens Ahmed'den önce Bin Zayed ailesinden Şeyh Nasır el-Nahyan da 2008 yılında bir helikopter kazasında yaşamını yitirmişti. BAE'nin genel yönetimini ‘sembolik' olarak yürüten Halife Bin Zaid ise geçtiğimiz yıllarda zehirlenmek suretiyle suikast girişimine maruz kalmıştı. Bölgeye ABD merkezli müdahaleler, Obama sonrası Trump döneminde de devam etti. Suudi Arabistan'da gece yarısı darbesiyle yönetimi yeniden şekillendiren ABD-İsrail ittifakı, Riyad'ı yüzlerce milyar dolar haraca bağladı. Suudi darbesine benzer bir kumpası BAE'de de organize eden Washington, baskı ve şantajlarla ülke kaynaklarını hortumladı.