TİMETÜRK ÇEVİRİ
Endonezya hükümeti tarafından ortaya atılan kamusal alanda şüphe edilen dini sapkınlıkların bildirilmesi uygulaması eleştirilerin odağı oldu. İnsan hakları eylemcileri bu uygulamanın dünyanın en büyük Müslüman nüfusuna sahip ülkesinde azınlıkların cezalandırılma yöntemi olarak kullanılacağından endişe ettiklerini belirtti.
Uygulamanın kullanıcılarının ise tanınmayan inançların ve Endonezya'da resmi olarak tanınan altı dinin İslam, Hinduizm, Hıristiyanlık ve Budizm dahil alışılmışın dışında ritüellerini rapor edebiliyor.
“Smart Pakem” adlı uygulama Google Play store'dan ücretiz olarak indirilebiliyor ve Jakarta Savcılar Dairesi tarafından üretildi. Savcılar bu uygulamanın toplumu eğitme ve halihazırdaki rapor sürecini modernize etmeye yarayacağını öne sürüyor.
Uygulama sayesinde dini bildirilerin ve kara listeye alınan örgütlenmelerin sıralanmasının sağlanacağı, uygulama kullanıcılarının ise şikayetlerini hükümet ofisine yazılı dilekçeyle iletmek yerine anında ulaştırabilecekleri ileri sürüldü.
Ancak bununla birlikte insan hakları grupları ülkedeki güçlü ve sert gruplar tarafından uygulamanın yanlış yönde kullanılabileceğinden ve bölünmeleri arttırabileceğinden korkuyor. Endonezya'da dini ve azınlık gruplarına yönelik tacizlerin yaygın olmadığı belirtiliyor. Uygulama üzerinden toplumun çoğunluğunun bir grubu sevmemesi halinde onu sürekli hükümete rapor edeceği ileri sürülüyor.
17 bin takım adadan oluşan Endonezya sıklıkla çeşitliliği ve dini hoşgörüsüyle övülüyor ancak geniş çaplı bir dine hakaret yasası son dönemde tepki topladı.
Dinleri özellikle de İslam'ı eleştirmek 260 milyon nüfusun yaklaşık yüzde 90'ının Müslüman olduğu ülkede eleştiri sahiplerinin hapse girmesine neden olabiliyor.
Bu yaz Çin kökenli Budist bir kadının komşusu olan camiye hoparlörün yüksek olan sesini ezan sırasında kısmaları için başvurusunun ardından hapsedildiği belirtildi. Kadına dine hakaretten verilen hapis cezası ise yüksek oranda tepki topladı.
Kaynak: FMT News