Turgut Reis, 1485 senesinde Menteşe yöresinde fakir bir ailenin çocuğu olarak doğdu. Mızrak ve ok kullanmaktaki yeteneğinden ötürü genç yaşta Osmanlı ordusuna alındı. Ordu bünyesinde başarılı bir denizci olan Turgut, 1517 senesinde Memlûk Sultanlığı seferine katıldı. Kahire'de bulunduğu dönemde Sinan Paşa komutasındaki donanmaya katıldı. Deniz topçuluğundaki başarılarıyla dikkat çeken Turgut Reis, bir guletin (iki yelkenli bir savaş gemisi) komutasına atandı.
Başarılı seferlerden sonra hafif bir kadırganın sahibi ve kaptanı oldu. Bu dönemde Doğu Akdeniz bölgesinde özellikle Venedik Cumhuriyeti'nin topraklarına ve ticari hatlarına saldırılar düzenledi.
1520 senesinde Barbaros Hayreddin Paşa donanmasına katıldı. Turgut Reis Barbaros ile dostluğunu ilerletirken rütbesi de yükselecektir. 1526 senesinde Sicilya'daki Capo Passero kalesini ele geçirdi. 1526-1533 seneleri arasında Sicilya ve Napoli Krallığı arasında korsanlık yaptı. Bu dönemde Barbaros Hayreddin Paşa ile birlikte Adriyatik kıyılarını yağmaladı ve Girit'teki Kandiye'yi ele geçirdi.
Preveze Deniz Muharebesi sırasında Osmanlı donanmasının merkezinde 30 kadırgaya komuta eden Turgut Reis, Giambattista Dovizi komutasındaki Papalık Devleti kalyonunu ele geçirdi ve mürettebatını esir etti.
1539 senesinde Sinan Paşa, Kanuni Sultan Süleyman tarafından Kızıldeniz'deki donanmanın komutasına atanınca onun yerine Cerbe valisi olarak tayin edildi. Turgut Reis bu dönemde Sicilya, İspanya ve İtalya kıyılarında çeşitli kentlere saldırılar düzenledi, Gozo, Palasca ve Capraia'yı yağmaladı.
Turgut Reis, 1540 senesinde Korsika'nın batı sahillerinde gemilerinin bakımını yapmak için mola verdiği sırada Cenevizli komutanlar Giannettino Doria, Giorgio Doria ve Gentile Virginio Orsini tarafından esir alındı. Dört sene boyunca Ceneviz gemilerinde forsa olarak çalışmak zorunda bırakıldı. Barbaros Hayreddin Paşa tarafından Cenevo'ya yapılan fidye teklifleri reddedildi. 1544 senesinde Toulon'da kışlayan Barbaros dönüş yolunda Cenova açıklarına güçlü bir donanma ile gelerek Turgut Reis'in serbest bırakılması için pazarlık yürüttü. Andrea Doria ile görüşen Barbaros 3500 düka altın karşılığında Turgut Reis'in serbest bırakılmasını sağladı. Özgürlüğüne kavuşan Turgut Reis, Korsika ve Sicilya bölgesindeki Cenova hakimiyetine karşı saldırılar düzenledi.
Barbaros 1546 yılında hayatını kaybedince Turgut Reis Osmanlı donanmasının başına getirildi. 1547 senesi Temmuz ayında 23 parça kadırga ile Malta‘ya saldırdı. Sonrasında Sicilya ve Korsika adalarına seferler düzenledi. 1548 senesinde Cezayir Beylerbeyi oldu. Daha sonra Napoli‘ye saldırdı. 1550 senesinde Tunus kıyılarını ele geçirdi. Sonrasında ise Sardinya ve İspanya kıyılarına saldırdı.
1551 senesinde İstanbul‘a gelerek padişahın huzuruna çıkan Turgut Reis emrine verilen 112 parça kadırga ve 12 bin yeniçeri ile Adriyatik Denizi'ndeki Venedik topraklarına saldırdı. Aynı sene Malta adasına çıkartma yaptı. Burada bulunan Birgu ve Senglea kalelerini kuşattı. Ancak kaleleri alamayacağını anlayınca geri çekildi.
15 Ağustos 1551'de Libya‘daki Trablus şehrini ele geçirdi ve Kanuni Sultan Süleyman tarafından Trablusgarp Sancak Beyi olarak atandı.
5 Ağustos 1552'de Ponza Deniz Muharebesi'nde Andrea Doria komutasındaki Cenova donanmasını yendi. Bu zaferden sonra Akdeniz Beylerbeyi yapıldı. 1556 senesinde Trablus Paşası oldu. 1558 senesinde Piyale Paşa komutasındaki donanmayla birleşerek Cerbe Adasını ele geçirdi ve 1559 senesinde Cezayir'e düzenlenen bir İspanyol saldırısını püskürttü. Aynı günlerde Trablus'ta çıkan yerli ayaklanmasını bastırdı. Cerbe Adasına yapılan saldırıyı püskürttü.
Kanuni Sultan Süleyman 1565 senesinde Malta Kuşatması için Turgut Reis'e Piyale Paşa birliklerine katılma çağrısı yapınca yaklaşık 1600 askeriyle sefere katıldı. Mayıs ayında adaya çıkan tecrübeli kaptan, St. Elmo Kalesi kuşatması sırasında diğer kalelerden açılan top ateşi sonucu ağır yaralandı. Turgut Reis, bir hafta sonra 23 Haziran 1565'de 80 yaşında yaşamını yitirdi. Kuşatma başarısızlıkla sonuçlandıktan sonra naaşı Kılıç Ali Paşa tarafından Trablus'a götürüldü ve burada defnedildi.
Dragut, Güney Avrupalıların Turgut Reis'e taktığı lakaptır. Tecrübeli kaptanın Hristiyan topraklarına düzenlediği seferleriyle oluşturduğu etki, Dragon (Ejderha) ve Turgut arasındaki ses benzerliğinden yararlanarak Dragut kelimesinin doğmasına yol açmıştır. Batılı kaynaklar, kendisini hala Dragut Rais olarak anmaktadır.
