Dolar

32,2020

Euro

35,0069

Altın

2.504,53

Bist

10.643,58

TÜBA 47. Genel Kurulu

TÜBA 47. Genel Kurulu

10 Yıl Önce Güncellendi

2015-06-14 16:30:16

TÜBA 47. Genel Kurulu
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Türkiye'nin bir uzlaşma kültürü içinde en uygun, en makul koalisyon hükumetini oluşturması ve yoluna bilim ve teknolojinin önderliğinde devam etmesi gerektiğini söyledi.

Bakan Işık, The Green Park Hotel'deki Türkiye Bilimler Akademisi'nin (TÜBA) 47. Genel Kurulu'nun açılışında yaptığı konuşmada, ülkelerin bir geçici bir de kalıcı gündemlerinin olduğunu ifade ederek, konjonktürel gündemin koalisyon alternatifleri ve görüşmeleri, kalıcı gündemin ise bilim ve teknoloji olduğunu belirtti.

Geçici gündemin en iyi şekilde olgunlaşması ve Türkiye'nin kalıcı gündemi olan bilim ve teknolojide atması gereken hamleleri destekleyen sonuca ulaşması gerekliliğini dile getiren Işık, "Bu noktada tüm siyasi partilerin kendine düşen sorumluluğu en güzel şekilde yerine getirmeleri, Türkiye'nin bir uzlaşma kültürü içinde en uygun, en makul koalisyon hükümetini oluşturması ve yoluna bilim ve teknolojinin önderliğinde devam etmesi temennisiyle TÜBA Genel Kurulu'nun hayır olmasını temenni ediyorum" diye konuştu.

Işık, internet erişimine açılan Mühendislik Terimleri Sözlüğü'nün de ülke ve bilim dünyasına hayırlı olmasını dileyerek, sözlüğün basımının 2016'da yapılacağını bildirdi.

Bilim alanında yapılan çalışmaların sadece ülkelerin geleceğine değil, aynı zamanda insanlığın geleceğine de yön verdiğini anlatan Işık, bugün teknolojik alanda gelişmiş ülkelerin özelikle bilimsel gelişmeyi, kalkınmalarının temel itici gücü haline getirdiklerini ifade etti.

Bakan Işık, "Türkiye, hayatın her alanında lider bir ülke olmayı hedefliyorsa, hiç şüphesiz en fazla önem vermemiz gereken alanların başında bilim geliyor. Zira bilim alanında atılacak her bir adım, diğer bütün alanların birkaç adım birden ilerlemesi anlamına gelecektir" ifadesini kullandı. Işık, bu nedenle bilimsel yaklaşım ve düşünmeyi, hayatın her alanına yansıtmayı temel öncelik saymak gerektiğine işaret etti.

Son on üç yılda sağlanan güven ve istikrar sayesinde Türkiye'de bilimin gelişmesi için uygun iklim oluştuğunu, artık ekonomik krizlerin değil, bilimin gelişmesi ve ilerlemesi için neler yapılması gerektiğinin konuşabildiğini anlatan Işık, bu süre zarfında 76 olan üniversite sayısının 193'e, iki olan teknopark sayısının 59'a, Ar-Ge merkezi sayısının 185'e, teknoloji transfer ofisi sayısının ise 34'e ulaştığını kaydetti.

Türkiye'de bilim alanında yapılan çalışmalar hakkında da bilgi veren Işık, TÜBİTAK'ın tersine beyin göçü programları kapsamında 600'ün üzerinde araştırmacının yurda dönüş yaptığını, dünyanın iyi üniversitelerinde çalışan bilim adamlarının Türkiye ile proje yaparak Türkiye'ye katkı yapması içeren modeli de önemsediklerini söyledi.

- "Bilim, küçük yaşta bireylere sevdirilmeli"

TÜBA'nın yeni dönemde bilimin küçük yaşta bireylere sevdirilmesi, bilimsel çalışmaların ödüllendirilmesi, bilim merkezlerinin içeriğinin zenginleştirilmesi gibi konularda daha etkin bir rol almasını beklediklerini dile getiren Işık, sürdürülebilir bir başarı için bilimin çok küçük yaşlarda sevdirilmesi gerektiğini, belli bir yaştan sonra bilim sevgisi aşılamanın zor olduğunu söyledi.

Türkiye'de bilim merkezleri kurmaya başladıklarını ifade eden Işık, İstanbul'da dünya çapında bilim merkezi kurmayı hedeflediklerini, bu amaçla İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile ciddi bir çalışma yürüttüklerini bildirdi.

Bilim sergileri için ciddi rakamlar ödediklerini dile getiren Işık, sözlerini şöyle sürdürdü:

"TÜBA'dan çok önemli bir beklentimiz var. Buradaki bilim sergilerini biz, çok ciddi rakamlar ödeyerek, dışarıdan ithal ettiğimizi özellikle söylemek istiyorum. Halbuki TÜBA, çok engin bir tecrübeye sahip. Bilim sergilerinin konsept projelerini, TÜBA kendi içinde üretirse biz bunun yerli imkanlarla üretip daha uygun maliyetlerle hem de küçük yaşlardaki çocuklara bilimi sevdirecek, bilime merakı uyandıracak konsepti, bilim merkezlerimizde hayata geçirmemiz ardından da okullara gönderebilecek malzemeleri, tasarımları ortaya koymamız gerekiyor."

Bakan Işık, bu alanda yapılacak çalışmalar iyi bir noktaya getirilirse, okullarda bilim sevgisinin bugüne oranda çok daha hızlı yeşereceğine dikkati çekerek, dünya çapında bilim insanı çıkarma noktasında çok fazla sorun yaşanmayacağını kaydetti.

Anlayan, algılayan, yorum yapan, analiz, sentez ve değerlendirme yapan gençleri yetişmenin tek yolunun onlara çocuk yaşta bilimi sevdirmek olduğunu belirten Işık, "Bu noktada TÜBA'dan önemli bir rol üstenmesini bu dönemde bekliyoruz. Bu çalışmalar için ne kadar finansman gerekiyorsa sağlamaya hazırız" dedi.

TÜBA Başkanı Ahmet Cevat Acar da Türkiye'nin bütün bilim alanlarını ve bilim insanlarını kapsaması hedeflenen TÜBA'nın 1993'te kurulduğunu belirterek, TÜBA'nın işlevi hakkında bilgi verdi.

Acar, TÜBA'nın Türkiye'nin ulusal akademisi olarak farklılıkları zenginlik sayan anlayışla ve stratejik yaklaşımla Türk ve dünya bilimine katkılarının artarak devam edeceğini kaydetti.

TÜBA Başkanı Acar'ın kendisine plaket vermesinin ardından 30 bin terimi içeren Mühendislik Terimleri Sözlüğü'nü "online" erişime açan Bakan Işık, Sözlük Yürütücüsü Bülent Sankur'a plaket, Akademi'ye yeni seçilen üyelere ise beratlarını takdim etti.

TÜBA Şeref Üyesi György Hazai'nin "Türkolojinin Bugünkü Sorunları" adlı akademi konferansının ardından Genel Kurul, Akademi başkan adaylarının ve yeni üyelerin belirlenmesi için basına kapalı devam etti.

Haber Ara