Kutsal değerlere saldırının kabul edilemez olduğunu dile getiren Şibak, tarihi yapılara zarar verilerek hiçbir kazanım elde edilemeyeceğini belirtti.
Saldırıyı yapanları kınadıklarını vurgulayan Şibak, "Camiler mabet yerleridir. Kimden olursa olsun, kimden gelirse gelsin yapanları lanetliyoruz. Bugün Müslümanların ibadet yerlerini yakıp yıkmakla muvaffak olamayacak olan terörün dini, ırkı yoktur. Terörü kınıyoruz. Bu şer güçlerin ülkemiz üzerinde oynadığı oyundur. Teröristler son çare olarak İslami değerlere saldırmaya başladılar. Tarihi değerleri yok etmeye çalışıyorlar. Vicdan sahibi hiç bir insan kendi tarihini yok etmez. Saldırıyı yapanları Allah'a havale ediyoruz" diye konuştu.
- "Bu tür saldırıların insanların sabrını zorlayacağını düşünüyoruz"
Malatya Meşale Eğitim Kültür ve Yardımlaşma Derneği Sözcüsü Mustafa Kayan da ülkede ve bölgede yaşanan bu sıkıntılı sürecin bir an önce suhulete ermesini, çözüm sürecini sabote eden kesimlerin bu sevdadan vazgeçmesini, yine bir barış ortamının doğmasını temenni ettiklerini söyledi.
Bu süreçte özellikle Diyarbakır'ın merkez Sur ilçesindeki tarihi camiye yönelik saldırıyı şiddetle kınadıklarını vurgulayan Kayan, "Gerekçe ne olursa olsun ibaret yerlerine yönelik yapılan saldırıların toplumu tahrik edeceği, toplumu gereceği, daha sıkıntılı süreçlerin yaşanacağına meydan vereceği endişesini duyuyoruz. Bundan dolayı bölgedeki sokağa çıkma yasağının bir an önce bitmesini, barış ortamının sağlanmasını, insanların rahat olarak hayatlarını idame etmelerini temenni ediyoruz" dedi.
Kayan, camiye yönelik saldırıyı doğru bulmadıklarını dile getirerek, şu ifadeleri kullandı:
"İbadethaneler herkesin ortak değeridir. Özellikle terör örgütünün bölgede terör eylemlerinin önüne geçmek için güvenlik güçlerince kendilerine yönelik yapılan operasyonları gerekçe göstererek bir camiye saldırmalarının toplumun nefretini beraberinde getireceğini görüyoruz. Çeşitli nedenlerden dolayı terör örgütüne destek veren kesimlerin de bu tür eylemlerden dolayı terör örgütünün karşısına dikileceğine inanıyoruz ama biz yine de mütedeyyin insanların bu oyuna gelmemelerini, güvenlik güçlerinin de bu saldırıyı yapanları en kısa zamanda adaletin karşısına çıkarmasını bekliyoruz."
İbadet mekanlarının insanların kendi meskenlerinden daha öte ve kutsal mekanlar olduğunu kaydeden Kayan, şöyle devam etti:
"Hele de bu ibadet mekanları camiler, ecdat yadigarı, yüzyıllık geçmişi olan bir cami olunca kültürel değerlerimizin de ayak altına alınması, Diyarbakır'ın Halep'e dönüştürülme uğraşısını kültürel bir tecavüz olarak kabul ediyoruz. Bu tür saldırıların insanları daha da sıkıntıya sokacağını ve onların sabrını zorlayacağını düşünüyoruz. Bu eylemi yapanların bundan sonra halk arasındaki bir deyimle cami duvarını kirletmemeleri gerektiğini kamuoyuyla paylaşıyoruz" ifadelerini kullandı.
