Savaşta yaralanmalarının ardından felç geçiren ve aileleriyle Türkiye'ye sığınan Suriyeliler, imkansızlıklar içinde yaşamlarını sürdürmeye çalışıyor.
İdlib kentinde 3 yıl önce Esed güçlerine ait savaş uçaklarının düzenlediği saldırı sırasında evinin bahçesine düşen bomba nedeniyle yaralanan ve ardından da felç kalan Eyyad Hzam (23), AA muhabirine yaptığı açıklamada, ülkesinde tedavi imkanları kalmadığı için 15 gün önce annesiyle Türkiye'ye geldiklerini belirtti.
Hatay'ın Antakya ilçesinde kendi imkanlarıyla kiraladıkları evde kalan yengesinin yanına yerleştiklerini ifade eden Hzam, savaşın hayatlarını mahvettiğini söyledi.
Bombaların hedefi olduğu o anı adeta yeniden yaşıyormuş gibi anlatan Eyyad Hzam, şöyle devam etti:
"Evimde otururken duyduğum uçak sesleri üzerine ne olduğuna bakmak için bahçeye çıktım. O anda uçaktan atılan bomba bulunduğum yere düştü ve bir şarapnel parçasının belime saplandığını hissettim. Çevredekilerin yardımıyla sahra hastanesine götürüldüm ve orada ameliyatım yapıldı. Kendime geldiğimde doktorlar felç olduğumu ve artık yürüyemeyeceğimi söyledi. O anda dünya başıma yıkılmıştı. 3 yıldır yatağa mahkumum. Tüm kişisel ihtiyaçlarımı annem karşılıyor. Bu durum çok zoruma gidiyor. Sürekli yatmaktan vücudumda ağır yaralar oluşmaya başladı. Ülkemde yaralarım için ilaç bulamıyordum. Bu yüzden tedavimi yapabilmek için annemle Türkiye'ye gelmek zorunda kaldık."
Hatay'a geldiklerinde ilk olarak vücudundaki yatak yaraları nedeniyle hastaneye gittiğini belirten Hzam, sürekli pansuman yapılması gerektiğini, ancak her gün hastaneye gidecek imkanının bulunmadığını ifade etti.
Anne Meyyada Hzam ise felç kalan oğluna hiç bıkmadan baktığını ve onun sağlığına kavuşması için her gün dua ettiğini anlattı.
- Keskin nişancının hedefi oldu
Suriye'nin Halep kentinde 4 yıl önce fırından ekmek almaya gittiği sırada rejimin keskin nişancısı tarafından sırtından vurması sonucu felç kalan Mahmut Hammani de yatağa mahkum olanlardan.
Yaklaşık bir yıl önce Antakya'ya geldiklerini ve kendi imkanlarıyla kiraladıkları evde kaldıklarını ifade eden 53 yaşındaki Hammani, çocuklarının günübirlik işlerde çalışarak evlerinin geçimini sağladığını kaydetti.
Antakya Devlet Hastanesinde görevli bir sağlık memurunun her gün evine gelerek yaralarına pansuman yaptığını aktaran Mahmut Hammani, "Allah Türkiye'den razı olsun. Bize kucak açtı ve tedavimizi yapıyor" dedi.
