İngiltere merkezli dünyaca ünlü "Save the Children" adlı sivil toplum kuruluşunun ülkede faaliyetlerinin yasaklanmasının ardından başkent İslamabad'da gazetecilere açıklamalarda bulunan Han, sivil toplum kuruluşlarının ülkedeki çalışma şartlarını belirlediklerini ve her kuruluşun bu şartlar içerisinde hizmetlerini yerine getirmelerini beklediklerini ifade etti.
Uzun zamandır sivil toplum kuruluşlarının ülkedeki faaliyetlerinin şeffaflığı hakkında istihbarat raporlarını değerlendirdiklerini ancak bir reaksiyon göstermediklerini belirten Han, şunları kaydetti:
"Bazı sivil toplum kuruluşlarının gizli bir ajanda ile ülkede faaliyet gösterdikleri anlaşılmıştır. Biz hiç bir sivil toplum örgütünü yasaklamak istemiyoruz ancak beklentimiz hepsinin yasalara uygun hareket etmesi ve şeffaf amaçlar doğrultusunda çalışmasıdır. ABD, İsrail ve Hindistan'ın bazı sivil toplum örgütlerinin illegal aktivitelerine destek olduklarını tespit ettik. Hükümet olarak ulusal çıkarlarımıza yönelik tehdit oluşturacak aktivitelerin ülkemiz sınırları içerisinde gerçekleştirilmesine izin vermeyeceğiz."
Yasalar çerçevesinde hareket eden sivil toplum kuruluşlarının çalışmasına hükümet olarak destek olmaya devam edeceklerini de ifade eden Han, "Ancak yasal çizginin dışına çıkan kuruluşlar asla tolere edilmeyecekler" dedi.
Dünyaca ünlü "Save the Children" adlı yardım kuruluşunun faaliyetlerinde "devlete karşı çalışmalar içerisinde bulundukları" gerekçesi ile yasaklanmış ve kuruluşun yabancı çalışanlarının 15 gün içerisinde ülkeyi terk etmeleri istenmişti.
Söz konusu yardım kuruluşu daha önce, 2011 yılında ABD askerleri tarafından düzenlenen operasyonla öldürülen terör örgütü El-Kaide'nin lideri Usame Bin Ladin'in yerinin tespit edilmesi için sahte aşı kampanyasını düzenleyen doktor Şakil Afridi'ye yardım etmekle suçlanmıştı.
