Dolar

32,3374

Euro

34,8108

Altın

2.390,60

Bist

10.276,88

MÜSİAD EXPO ve 20. Uluslararası İş Forumu Kongresi

MÜSİAD EXPO ve 20. Uluslararası İş Forumu Kongresi

8 Yıl Önce Güncellendi

2016-11-09 13:11:38

MÜSİAD EXPO ve 20. Uluslararası İş Forumu Kongresi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Madem Avrupa'da birileri 'Siyasi sığınmacı olarak kim gelirse kucak açmaya hazırız.' diyor, öyleyse biz de diyoruz ki, 'Gelin hayırlı bir iş yapın.' Siyasi sığınmacı adı altında teröristleri, terör destekçilerini değil, 6 yıldır zulüm gören Suriyeli mazlumlara, Afrikalı mağdurlara kucağınızı açın." dedi.

Erdoğan, CNR EXPO Fuar Merkezinde düzenlenen ve AA'nın global iletişim ortağı olduğu MÜSİAD EXPO ve 20. Uluslararası İş Forumu Kongresi'nin açılışında, Avrupa Birliği ile müzakere içinde olunan yarım asırlık süre boyunca, Türkiye'nin sabır taşının sürekli test edildiğini, bugün aynı kibirli, aynı oryantalist tavrın, mülteciler ve göçmen krizi meselesinde bir kez daha yaşandığını söyledi.

"Şimdi neden erteliyorlarmış biliyor musunuz? 3 milyon mülteci var ya Türkiye'de. 'Bu sorun var şu anda. Eğer bu müzakereler biter de onlar da kapıları açarsa; 'Bu 3 milyon mülteciyi biz nereye koyacağız'. Şimdi dertleri, sıkıntıları bu. Ondan dolayı bu iş için nihai noktayı koyamıyorlarmış." diye konuşan Erdoğan, özellikle Suriyeli ve Afrikalı göçmenlere yönelik tutumun, Batı'nın gerçek yüzünü ifşa etmesi açısından son derece ibretlik olduğunu düşündüğünü belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 6 yıldır Suriyelilerin adeta varlık-yokluk mücadelesi verdiğini, 600 bin insanın devlet terörünün ve terör örgütlerinin canice eylemleri sonucu hayatını kaybettiğini, 12 milyon insanın yerinden, yurdundan olduğunu hatırlattı.

Binlerce yıllık şehirlerin, kütüphanelerin, camilerin, hastanelerin enkaza döndüğünü aktaran Erdoğan, "Hal böyleyken Suriye krizinin başından bu yana, insan hakları, demokrasi, özgürlük gibi sözüm ona Batılı değerler Avrupa ülkelerinin gündemine dahi gelmedi. Suriye halkı, özgürlük mücadelesinde yapayalnız bırakıldı. Suriyeli mazlumlar, 6 yıldır siviller üzerinde kimyasal dahil, her türlü silahı kullanmaktan çekinmeyen hatta bununla da gurur duyan, ölen çocukların acılarını umursamayan bir rejimin insafına terk edildi." diye konuştu.

- "Varsa yoksa Nazi, ta kendisi sizsiniz"

Hangi ülkenin bu teröristlere silah verdiğinin de bilindiğini dile getiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Hepsinin adresi bizde, şu anda biliniyor. Son günlerde bize güya insan hakları ve demokrasi dersi veren Batılı vicdan, yıllardır Akdeniz'in ve Ege'nin karanlık sularında yitip giden on binlerce insan için bir damla göz yaşı döktü mü? Avrupa'ya ulaşmış olup da her türlü zillete, her türlü incitici tavra, her türlü istismara maruz kalan göçmenler için harekete geçmeyenler bize karşı adeta aslan kesildiler. Utanmadan, arlanmadan kendi durumlarından zerre kadar hicap duymadan, ellerinden damlayan kana aldırmadan, nasırlaşmış yüreklerini görmeden bize Nazi benzetmesi yapıyorlar. Varsa yoksa Nazi, ta kendisi sizsiniz. Hatta daha da ileri gidip hiç yüzleri kızarmadan, siyasi sığınmacı adı altında kim gelirse, bağırlarına basacaklarını ifade ediyorlar. Hale bak, hale."

Nazi zihniyetinin Doğu'da değil, Batı'da ortaya çıktığını ve felaketlere yol açmış bir zihniyet olduğunu ifade eden Erdoğan, "İnsanların inançları veya kökenleri sebebiyle toplu şekilde katledilmeleri fikrinin kaynağı, Doğu değil, Batı'dır. Onların bu tür, insanlık dışı sebeplerle kovduğu kesimlere, bizim ecdadımız sahip çıkıp, hayatlarını kurtarmıştır. Hele hele bugün Avrupa'da Neo Nazi zihniyeti tekrar hortlamışken, ırkçı partiler, siyasetin merkezine oturmuşken, Türkiye'ye Nazi benzetmesi yapmak ancak bir hezeyanın eseri olabilir. Solingen'de yakılarak katledilen bizim vatandaşlarımızın, 'dönerci cinayetleri' denilerek üstü kapatılmaya çalışılan suçların hesabını henüz vermemiş olanlar, bize dil uzatamaz. Madem Avrupa'da birileri, 'Siyasi sığınmacı olarak kim gelirse kucak açmaya hazırız' diyor, öyleyse biz de diyoruz ki gelin hayırlı bir iş yapın." diye konuştu.

- "Terör destekçilerine değil, Suriyeli mazlumlara kucağınızı açın"

"Siyasi sığınmacı adı altında teröristlere, terör destekçilerine değil, 6 yıldır zulüm gören Suriyeli mazlumlara, Afrikalı mağdurlara kucağınızı açın." diyerek Avrupa'ya seslenen Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:

"İmkanlarınız, teröristlere dahi sahip çıkacak kadar genişse, neden mültecilere kapılarınızı kapatıyor, onları sınırlarda insanlık dışı muamelelere tabi tutuyorsunuz. İlla birilerini bağrınıza basacaksanız, savaştan, ölümden, açlıktan size sığınan insanları bağrınıza basın. Madem ülkenize birilerini kabul edecekseniz, teröristleri değil, terör mağdurlarını kabul edin.

Türkiye'den kaçan teröristlere yer bulanlar, canileri baş tacı edenlerin, herhalde bir kaç milyon mülteciyi ağırlamak için de hazırlıkları vardır. Tabii biz bunların asıl yüzlerini, asıl niyetlerini gayet iyi biliyoruz. Afrikalı, Asyalı, Orta Doğulu mazlumların dramlarını zerre kadar umursamadıklarını gayet iyi biliyoruz. Dertleri, Türkiye'yi sıkıntıya sokmak, Türkiye'nin başını ağrıtmak. Yiyecek ekmek bulamadığı için kapılarına gelenlere bir lokmayı çok görenlerin, terörist yardakçılarını saraylarında ağırlamasının başka izahı yoktur. Kendi ülkesinde sağa sola hırlayan o terörist yardakçıları da Avrupa'daki saraylarda, süklüm püklüm ağırlanmaktan gurur duyuyorlar herhalde."

- "İhanetlere aldırmazlık etmeyeceğiz"

"Batılıların, bu riyakarlıklarını, bu tutarsızlıklarını yüzlerine vurunca da beyfendilerin hemen rahatsız olduğunu" belirten Erdoğan, "Dikkat ediniz; bizi eleştiren çevreler, Türkiye'de PKK'lı teröristler tarafından sadece geçtiğimiz yılın temmuz ayından bu yana şehit edilen 800'e yakın güvenlik görevlimizi, 300'ün üzerinde sivil vatandaşımızı, binlerce yaralımızı hiç görmezler. Utanın. Sabah namazına şehit edilen imamla,15 ton bombayla parçalara ayrılan Kürt kardeşlerimle, kurban eti dağıtılırken şehit edilen 15 yaşındaki Yasin Börü ile hiç empati kurmazlar. Çocuklarının gözlerinin önünde öldürülen siyasetçileri, asla gündemlerine almazlar." dedi.

Yine bu çevrelerin 15 Temmuz'da şehit edilen yüzlerce, yaralanan binlerce vatandaşla ilgili Türkiye'nin geçirdiği büyük tehlikeyle ilgili samimi bir ikrarlarına da rastlanmadığını dile getiren Erdoğan, "Ama aynı kesimler, bu katillerin destekçisi siyasetçiler, hukuk önünde hesap vermeye çağrıldığında hemen ayağa kalkarlar." ifadelerini kullandı.

Darbecilere yönelik operasyonlardan rahatsız olanların, aynı örgütün mensuplarını ülkelerinde ağırlama konusunda hiçbir sıkıntıları olmadığını ifade eden Erdoğan, "Tercihlerini demokrasiyi ve hukuku savunanlardan değil, terörden ve teröristten yana kullananlar, kendi elleriyle, kendi sonlarını hazırlıyorlar, haberleri olsun. Çünkü hesapları yanlış. Kem alatla kemalat olmaz. Biz bu badireyi de Allah'ın izniyle atlatırız, fakat onlar terörün pençesinde kıvranmaya başladıklarında, kendilerine uzanacak bir yardım eli, kucak açacak hiç bir yer bulamayacaklar." değerlendirmesinde bulundu.

Konuşmasını Şair Mehmet Akif Ersoy'un "Kanayan bir yara gördüm mü yanar ta ciğerim/ Onu dindirmek için kamçı yerim, çifte yerim / Adam aldırmada geç git, diyemem aldırırım / Çiğnerim, çiğnenirim, hakkı tutar kaldırırım / Zalimin hasmıyım amma severim mazlumu?" dizeleriyle sürdüren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Biz de bu haksızlıklara, alçaklıklara, ihanetlere aldırmazlık etmeyeceğiz. Bedeli neyse göze alarak, mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz." diye konuştu.

(Sürecek)

Haber Ara