Dolar

32,3374

Euro

34,8108

Altın

2.390,60

Bist

10.276,88

MHP'deki olağanüstü kurultay tartışmaları

MHP'deki olağanüstü kurultay tartışmaları

9 Yıl Önce Güncellendi

2016-06-24 15:00:00

MHP'deki olağanüstü kurultay tartışmaları
Ankara 13. Noteri Fethullah Turan Özeren, MHP'deki olağanüstü kurultayla ilgili eleştirilere ilişkin, "Genel kurul kendi hazirun cetveliyle sayısını bulur, toplantı salonuna girer ve toplantısını yapar. Onun bizim dairemizin işlemiyle bir ilgisi yok. Noterler burada genel kurula müdahil değil, orada bir yetkileri yok, görevleri yok. Biz sadece o mekanda orada bulunan, isteyen insanların tespitini yaptık. Kimsenin zorla tespitini de yapmadık." dedi.

Özeren, Meşrutiyet Caddesi'ndeki bürosunda düzenlediği basın toplantısında, MHP'deki olağanüstü kurultayda görev yapmaları nedeniyle yöneltilen eleştirilerle ilgili açıklamalarda bulunarak, soruları yanıtladı. MHP'deki olağanüstü kurultayla ilgili talep üzerine üç katibi tespit için görevlendirdiklerini açıklayan Özeren, görevlilerin herkese açık alanda tespit yaptığını ifade etti.

Delegelerin hazirun cetveline imza atmaya mecbur olduğunu ancak noterlik tespitine imza atmaya mecbur olmadığını aktaran Özeren, "Genel kurul, hazirun cetveliyle çağrı heyeti sayının toplandığını söyler, genel kurul divanını seçer, divan genel kurulunu yapar. Divan burada noterlik tespitiyle bağlı değildir zaten bir fonksiyonu da yoktur. Onlar hazirun cetveliyle oradaki sayıyla işlem yaparlar." değerlendirmesinde bulundu.

- "Kimlik fotokopisi alınmayabilir"

Noterin görevinin orada ihtilafları gidermek amacıyla delegenin o gün orada bulunup bulunmadığını tespit etmek olduğuna vurgu yapan Özeren, tespit işlemleriyle ilgili, "Delege kimliğini gösterir, hazirun cetvelindeki yerini söyler, personelimiz kimliği imzalar, ıslak imzayı ve telefonu alır. İşlemi tamamlamak üzere bir de kimlik fotokopisini alır. Noterler bu işlemlerde kimlik fotokopisini almaya mecbur değil. Burada önemli olan delegenin ıslak imzasının alınmasıdır." ifadelerini kullandı.

- "Noterlik tespiti mecburi değil"

Özeren, şöyle devam etti:

"Genel kurul kendi hazirun cetveliyle sayısını bulur, toplantı salonuna girer ve toplantısını yapar. Onun bizim dairemizin işlemiyle bir ilgisi yok. Noterler burada genel kurula müdahil değil, orada bir yetkileri yok, görevleri yok. Biz sadece o mekanda orada bulunan, isteyen insanların tespitini yaptık. Kimsenin zorla tespitini de yapmadık. Çünkü isteğe bağlı. Birçok insan hazirun cetvelini imzaladığı halde gelip noter tespiti yaptırmamış olabilir. Hazirun cetvelindeki delege sayısı daha yüksekse sebebi budur. Vatandaş tespit yaptırmayabilir, zorunlu değil."

Görevlilerin tespit işlemini bitirdikten sonra yaptıkları incelemede 656 delegeden 4 tanesinin kimlik fotokopisinin olmadığının belirlenmesi üzerine salondaki görevlilerden yardım istediklerini bildiren Özeren, söz konusu görevlilerin genel kurula giren dört delegenin getirildiğini ancak işlem bittiği için bu sürede fotokopi makinesinin kaldırıldığının belirlendiğini anlattı.

İşlemlerin aksamaması için katip görevlinin kendi cep telefonuyla dört kişinin kimliğinin fotoğrafını çektiğine işaret eden Özeren, fotokopinin bir öneminin olmadığını, önemli olanın ıslak imza olduğunu aktardı.

Bir soru üzerine Özeren, kendisinin kurultay sürecinde izinli olduğunu söyleyerek, "Pazartesi günü haberler çıkmaya başlayınca Ankara Noter Odası Başkanını telefonla aradım, ondan rica ettim. Kendisi işlemlere bakmış, hiçbir problem olmadığını söyledi ben de iznimi kesmedim. Ancak şu birkaç günde olaylar şirazesinden çıkmış vaziyette. Sistem bilinmediği için herkes kendi kafasına göre senaryo uydurup bizi sanki 'yanlıymış' gibi göstermeye çalıştı." diye konuştu.

Özeren, yaptıkları tespit işleminin noterlikte en basit işlemlerden olduğunun altını çizerek, bir soru üzerine, MHP'den kimsenin kendisini aramadığını ve kimsenin de işin doğrusunu öğrenmek istemediğini bildirdi.

Bir gazetecinin "656 delegeden 'o imza bana ait değil, orada ben yoktum' diye hiçbir itiraz aldınız mı?" sorusuna Özeren, "Ben duymadım, siz duydunuz mu? Bütün Türkiye'nin gözünün üzerinde olduğu bir genel kurulda eğer bir tane imza sahte olsaydı ortalık yıkılırdı. MHP Genel Merkezi ya da başka arkadaşlar, delegelerine birer telefon açıp da 'sen orada mısın, bu imza senin yerine atıldı mı, sahte mi' diye soran olmadı mı?" diye cevap verdi.

- Özeren: "Hazirun cetveline sahtecilik var diye itiraz eden yok"

Özeren, bazı delegelerin kurultayda olmadığı halde oradaymış gibi gösterildiği yönündeki iddiaların hatırlatılması üzerine "Bu iddiada bulunan arkadaş cümlenin nereye gittiğini bilmiyor. Orada bir şahsın 'whatsap'la kimlik fotokopisi gelmişse adam orada yok demektir o zaman imza da sahtedir. Bu insanlar önce hazirun cetveline imza atıyor, sonra tespit tutanağına imza atıyor. Hazirun cetveline sahtecilik var diye itiraz eden yok, aynı imzalar, aynı şahıslar." değerlendirmesinde bulundu.

Kendileri için MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin de muhalif grubun da nezih olduğunu söyleyen Özeren, kendilerinin taraf olmadığını, siyasi amaçlar için üç katibin ekmeğiyle oynanmaya çalışıldığını savundu.

Özeren, kendisiyle ilgili bir kişinin sık sık Amerika'ya gittiği yönünde iddiaları bulunduğunu hatırlatarak, hedef gösterildiğini ve Adalet Bakanlığının izniyle Amerika'ya bilimsel araştırma için gittiğini anlattı. İstanbul Üniversitesinde master yaptığını ve tez konusuyla ilgili araştırmalar yapmak için bakanlığın kendisine bir yıllığına yurt dışına gitme izni verdiğini ifade eden Özeren, adının sorgulandığını da hatırlatarak, "Gaziantep'te Şehit Fethullah Hazretleri diye bir zat vardır. Ben onun torunlarındanım. Benim adım oradan gelmektedir." şeklinde konuştu.

Haber Ara