Atalay, Hilton Bomonti Otel'de düzenlenen "Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) 10. Avrupa Bölge Toplantısı"nda işçi sözcüsü olarak yaptığı konuşmada, adil ve yaşanabilir bir dünya için mücadele ederken, savaş, terör gibi insan ve yaşamı yok eden olayların giderek artması nedeniyle hayal kırıklığına uğradıklarını anlattı.
Sendikal hareket olarak umutlarını yitirmediklerini dile getiren Atalay, "ILO 8. Avrupa Bölge Toplantısı'nda ekonomik krizi tartıştık ve krizin sorumluluğunun çalışanlarda olmadığını söyledik. 9. Avrupa Bölge Konferansı'nda kemer sıkma politikalarının işsizlik yarattığını ve sosyal haklarda tahribatlara neden olduğunu anlattık. 10. konferansta ise terörden, terörü üreten desteklerden, savaştan, dünya liderleri arasındaki siyasi çatışmalardan bahsediyoruz." diye konuştu.
Atalay, Suriyeli ailelerin yaşadığı sıkıntılara değinerek, bölgedeki bazı ülkelerde görünen belirsizlik ve siyasi ortamın gelecek açısından önem taşıdığını vurguladı.
Türkiye'nin bölgede en fazla sığınmacıya ev sahipliği yapan ülke olduğuna dikkati çeken Atalay, şöyle devam etti:
"Türkiye, kendi vatandaşlarının ihtiyaçları yanında, çocuklarının hayatta kalabileceği bir toprak parçası arayan çoğunluğu Suriyeli 3,5 milyondan fazla mültecinin temel ihtiyaçlarını karşılamaktadır. Göç konusu uluslararası bir boyut kazanmış, çözümün de bu kapsamda olması gerekir. Göçmenlerin uluslararası hukuka ve insan hakları evrensel ilkelerine uygun bir şekilde açık kapı politikası ve geri göndermemek üzere kabul edilen ülkemize her türlü destek sağlanmalıdır. Mültecilerin iş gücüne katılabilmeleri için beceri edindirme eğitimleri dahil olmak üzere pek çok proje yürütülmektedir. Türk insanı gösterdiği büyük fedakarlıklarla tüm dünyaya vicdan aşılamış ve unutulan değerleri hatırlatmıştır."
Atalay, sendikaların ücretler arasında farklılıkları giderme noktasında önemli işlevlere sahip olduğunu belirterek, çalışan kesim için adil gelir dağılımının sağlanması gerektiğini söyledi.
- "Başka ülkelede olsa nefes alamayacak duruma gelir"
Sendikal örgütlenmenin azaldığını aktaran Atalay, işverenin örgütlenmeyi kısıtladığını, taşeron ve düzensiz çalıştırılmanın da örgütlenmeyi olumsuz etkilediğini ifade etti.
Atalay, ILO'nun 10. Bölge Toplantısı'na 51 ülke katılması gerekirken, 41 ülke işvereninin katıldığını bildirdi.
Atalay, 15 Temmuz darbe girişimine de değinerek, "Bu darbe girişimi ve terör, bizim ülkemizdeki bu olaylar, dünyanın başka ülkelerinde olsa nefes alamayacak duruma gelirler. Biz bu ülkede iş kazalarında günde ortalama 6 arkadaşımızı kurban veriyoruz. Güvenlik güçlerimiz can veriyor. 3,5 milyon misafirimiz var. Türkiye insan hakları konusunda dün de iyi imtihanlar verdi, bugün de güzel imtihanlar vermeye devam ediyor. Demokrasiden bahsedenler, 30 mülteciyi ülkelerine almayanlar, maalesef FETÖ'den kaçanlara ev sahipliği yapıyorlar. Bugün Amerika'da olan terör olayını da şiddetle kınıyorum. Amerika ne kadar güvenliyse, Almanya ne kadar güvenliyse Türkiye de o kadar güvenli." şeklinde konuştu.
