Dolar

32,2020

Euro

35,0069

Altın

2.504,53

Bist

10.643,58

Cumhurbaşkanı Erdoğan, canlı yayında

Cumhurbaşkanı Erdoğan, canlı yayında

9 Yıl Önce Güncellendi

2015-10-30 21:42:53

Cumhurbaşkanı Erdoğan, canlı yayında
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "7 Haziran seçimlerinden sonra yaşananlar ortada. Özellikle koalisyonun gerçekleşememesi ve gerçekleşmediği halde daha sonra da çok farklı bir şekilde konuşulanların dışa vurulması bunlar tabii hoş şeyler değildi. Temenni ederim ki bu seçimde böyle bir tablo değil artık millet iradesinin hakikaten istikrar ve güveni zedelemeyecek bir netice ortaya koymasıyla artık bu tür arayışların içine de girilmez" dedi.

ATV ve A Haber ortak canlı yayınına katılan Erdoğan, 1 Kasım Pazar günü Türkiye'nin çok önemli bir seçim yaşayacağına dikkati çekti.

Ankara Cumhuriyet Başvavcılığının, 10 Ekim'de gerçekleştirilen terör saldırısına ilişkin açıklamasına değinen Erdoğan, açıklamada Diyarbakır ve Suruç'taki terör saldırılarıyla bu saldırının benzerlik taşıdığının belirtildiğini ifade ederek, "Bu işin dış güdümlü olduğu ki bu dış güdüm dediğimiz zaman bu bir yerde küresel bağlantı olduğunu da açıkça ifade ediyor" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

"Özellikle burada tabii dikkat edilirse daha önceki olaylarda hep DAİŞ üzerinden gitmek istediler. DAİŞ üzerinden gitmek suretiyle bölücü terör örgütü PKK'yı temize çıkarmak gibi bir durum söz konusu oldu ve bununla da bölücü terör örgütünün desteklemiş olduğu siyasi partiye bir imkan, ona oradan bir destek sağlama gibi bir yöntemi seçtiler. Malum Eş Başkanların zaman zaman 'Biz sırtımızı şu örgüte' veya 'Şu, şu, şu örgütlere dayıyoruz' diye çok açık net ifadeleri olmuştur. Belli dönemlerde bu ifadeler olurken ama öyle bir an da gelmiş ki işte bu kampanya olayı başladı. Biliyorsunuz bir Amerikalı şirket bu kampanyayı yürütüyor. Bu kampanyayı yürüten heyetle İstanbul'da, Bebek'te bir yerde malum Pensilvanya medyasıyla yine Türkiye'de malum 'amiral gemi' diye kendilerini tasnife tabi tutan ekibin temsilcileri bir araya gelmiş ve orada bir çalışma yaptılar. Bu çalışma medyaya da yansıdı. Bu çalışmada özellikle ortaya bir şey konuldu. 'Siz hiçbir zaman bölücü terör örgütüyle kendinizi birlikte göstermeyeceksiniz, PKK aleyhinde konuşacaksınız . PKK malum partinin aleyhinde konuşacak hatta gereğinde de bazı saldırılar olacak, saldırılardan da öte ölüm hadiseleri de olacak ve bunları da dolayısıyla kendilerine değil devlete veya iktidara mal etmenin gayreti içinde olacaksınız. Bir de yalanı sürekli kullanacaksınız. Eğer yalanı sürekli kullanırsanız o yalan daha sonra da doğru olarak kabul edilir'. Bunları da hakikaten attıkları iftiralarda ve sözlerindeki yalanlarda, mesela bir başka konuşup ertesi gün başka konuşmak suretiyle milletin bunlara inanır hale geldiğini de çoğu zaman gördük. Bunu özellikle Güneydoğu ve Doğu'da da bir çok çalışma kapsamında çok açık net tespit ediyoruz."

Başbakanlığı dönemi de dahil olmak üzere Doğu ve Güneydoğu'da yapılan yatırımların Avrupa Birliği'nin imkanlarıyla yapıldığı yönünde iddiaların ortaya atıldığını ve bu iddiaya da inananların bulunduğunu aktaran Erdoğan, AB'nin Türkiye'ye bu kapsamda vermiş olduğu 1 kuruş bile olmadığını söyledi.

Erdoğan, şöyle konuştu:

"Bunu bir defa benim Güneydoğulu, Doğulu kardeşlerimin bilmesi gerekir, ülkemin genelinin bilmesi gerekir. Bir defa Avrupa Birliği bu statüyü de değiştirmiştir. Avrupa Birliği geçmişte üye olan ülkelere bu tür destekler verirdi ama biz şu anda müzakereci ülkeyiz. Alabildiğimiz herhangi bir destek söz konusu değil. Böyle bir şey alamıyoruz zaten ama bunlarda yalan çok rahat konuşulduğu için bunları da böyle rahatlıkla konuşuyorlar. Tabii benim Anadolu'daki o tertemiz, pırıl pırıl Kürt kardeşim buna inanıyor. Oradaki yetkililerle görüştükleri zaman 'Ama siz Avrupa Birliğinden aldığınız paranın tamamını bile buraya harcamıyorsunuz, bir kısmını buraya harcıyorsunuz, diğer kısmını ise sizler yine devlette kullanıyorsunuz' gibi bu tür ifadelerle yaklaşıyor. Asla böyle bir şey söz konusu değil. Bunu Güneydoğulu, Doğulu Kürt kardeşlerime özellikle hatırlatmak isterim. Burada mesele şudur, bir defa Ankara Başsavcılığının açıklaması, 1 Kasım seçimlerinin ertelenmesine yönelik bir olaydır. Ertelenmesinden öte de bu ülkede demokratik bir krizin çıkmasını ortaya koymak... Bununla ilgili olarak atılan bu adımda da tabii bu yalan tutmadı."

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının açıklamasındaki "Çok sayıda elde edilen dijital materyallerin bugün itibarıyla yaklaşık yüzde 5'lik gibi çok az kısmı çözülebilmiştir" şeklindeki ifadelere de dikkati çeken Erdoğan, "Demek ki bunun daha fazlası ortaya çıktıkça, incelendikçe kim bilir daha nerelere ulaşılacak. Bir de tabii Ankara Garı'nın önündeki eylemin Diyarbakır ve Suruç'la da ilgili olduğu..." diye konuştu.

Olay öncesinde sosyal medyada paylaşılan mesajlar da bulunduğunu hatırlatan Erdoğan, "Tweet atanlardan bir tanesinin babası Suruç'ta belediye başkan yardımcısı... Bunlar da işin nereden nereye vardığını göstermesi bakımından çok çok önemli. Silahlar aynı şekilde yine... Gaziantep'ten Ankara'ya bu işin gelmesi, taşınması ve bu merkezde yapılan operasyonlarda da kimlerin ortaya çıktığı malum. Benim biliyorsunuz bir tespitim var. O tespitim de şudur, ben terör örgütlerini ayırmıyorum. Bunların iyisi kötüsü yok. Ankara Garı'ndaki olay tamamıyla kolektif bir terör eylemidir. Bu kolektif terör eylemi de kendilerine göre farklı düşünüldü ama istedikleri gibi tecelli etmedi. Bunu da benim milletim şimdi tabii çok açık gördü" ifadelerini kullandı.

Olayda 102 vatandaşın hayatını kaybettiğini, yaralıların tedavilerinin sürdüğünü aktaran Erdoğan, ölenlerin yakınlarına başsağlığı, yaralılara şifa diledi. Erdoğan, "Temennim odur ki böyle bir kaosa fırsat verilmez. Bundan sonra bu tür arayışlarla demokrasi mücadelesi verilmez" dedi.

Saldırıya ilişkin olarak "PKK ile DAEŞ bağlantısı kuruluyor. Paralel yapıyla, PKK arasında ilişkiler kuruluyor. Bunlar aralarındaki ilişki ağından mı yan yana mı geliyorlar? Yoksa küresel bir aygıt tarafından mı yönlendiriliyorlar. Nasıl düşünüyorsunuz?" şeklindeki soru üzerine Erdoğan, "Şunu bir defa çok açık net söyleyeyim, her şeyden önce bir defa burada çıkar ilişkisi açık net ortada" dedi.

- "Terörle yarış"

Vatandaşlardan terör örgütü tarafından haraç alındığını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Mesela ben bu ara kanaat önderleriyle toplantılar yapıyorum. Bir kanaat önderi kardeşimiz Kürt, çıktı aynen şunu söyledi, 'Benden şu kadar para istediler..." Az para değil yani. 'Ben o parayı verdim' dedi. 'Vermek zorundayım çünkü hayatım' dedi. 'Aradan bir müddet geçti tekrar istediler, onu da verdim' dedi. Yani bu rakamlar 100 binin üzerinde rakamlar. Bazı esnaftan tutuyorlar mesela 30 bin lira haraç istiyorlar. Çok daha enteresanı mesela yine Güneydoğu'da tanınan, bilinen siyasette de geçmişi olan bir insan orada yatırım yapmış, yüzlerce orada Kürt vatandaşı çalıştırıyor..." ifadelerini kullandı.

Erdoğan, yüksek kaliteli yol yapımı işinde çalışan 20 tane iş makinesi ve kamyonunun inşaatta çalışanların yalvarmalarına rağmen yakıldığını da belirterek, "Düşünebiliyor musunuz yani bunlar bu ülkede barıştan bahsediyorlar. Sizin barıştan bahsetmeye bir defa hakkınız var mı? Bu şekilde davrananların barış kavramını ağzına almaya hakları var mı? Bunlar Batı'ya geliyorlar barış, Doğu, Güneydoğu'ya gittikleri zaman orada da ne yazık ki tam manasıyla terörle yarış. Yaptıkları iş bu" dedi.

- İstikrar ve güven

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1 Kasım'da yapılacak seçimin Türkiye ve millet için hayırlara vesile olmasını dileyerek, şunları kaydetti:

"7 Haziran seçimlerinden sonra yaşananlar ortada. Bu yaşananlar içinde bir defa yönetimin ne tür ciddi sıkıntılar yaşadığını da gördük. Özellikle koalisyon olayının gerçekleşememesi ve bu koalisyon gerçekleşmediği halde daha sonra da çok farklı bir şekilde konuşulanların dışa vurulması bunlar tabii hoş şeyler, şık şeyler değildi. Temenni ederim ki bu seçimde böyle bir tablo değil artık millet iradesinin hakikaten istikrar ve güveni zedelemeyecek bir netice ortaya koymasıyla artık bu tür arayışların içine de girilmez."

(Sürecek)

Haber Ara