CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplantısı, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında, parti genel merkezinde gerçekleştirildi.
Haluk Koç, toplantının ardından gazetecilere açıklamalarda bulunarak, sorularını yanıtladı.
Koç, "Bugün, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün aramızdan ayrılışının 77. yılı. Bir kez daha Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü, minnetle, şükranla, rahmetle anıyoruz. Bugün yaşadıklarımız çerçevesinde de Mustafa Kemal Atatürk'ün gösterdiği mücadelenin ne kadar önemli olduğunu bir kere daha bize hatırlatıyor" diye konuştu.
Siyasette değişik tartışmaların yaşanmaya devam ettiğini belirten Haluk Koç, "Zorlanarak yapılan 1 Kasım seçimlerinden sonra ortaya çıkan milli irade tablosunun, bir tek kesimin daha önce reddettiği milli irade kavramını tekrar kabul etmesine yol açtığını" savundu.
Bütün koşullarda sandıktan çıkan milli iradeye saygılı olacaklarını ifade ettiklerini anımsatan Haluk Koç, özellikle iktidar kanadından olmak üzere siyasetçiler tarafından "yeni anayasa" tartışmalarının yapıldığını kaydetti.
Koç, şunları söyledi:
"Koalisyon görüşmeleri sırasında da CHP olarak ifade ettiğimiz gibi, Türkiye'nin 12 Eylül kalıntısı olabilecek o faşist kara dönemin tüm izlerini silecek yeni anayasa ihtiyacı olduğu çok açık ve nettir. Bu anayasanın demokratik, özgürlükçü, sivil ve her türlü vesayetten arındırılmış olması gerek."
Yeni anayasanın, "hem değişik zümre vesayetlerinden hem de olası kişi vesayetlerinden arındırılmış bir anayasa olması gerektiğini" vurgulayan Koç, şöyle devam etti:
"Bu çerçevede iktidar kanadı tarafından yapılan açıklamalara baktığımız zaman, bir yeni anayasa çerçevesi iddiası ortaya konuyor ama bu arada da yarım, çeyrek veya bazen tam porsiyon olarak ifade edersek başkanlık süreciyle ilgili görüşlerde, bir kişi vesayetinin anayasaya yansıtılacağı birtakım çerçevelerden sıkça bahsedildiğine tanık oluyoruz. Gerçekten sivil, demokratik, her türlü vesayetten arınmış, özgürlükçü bir anayasa yapma gereği var mı Türkiye için? Var. Burada herkesin eşit haklardan ve eşit hukuktan faydalandığı bir ortak paydada buluşturma ihtiyacı var mı? Var. Yargının bağımsızlaştığı bir anayasa ihtiyacı var mı? Var. Medya ve basın özgürlüğünün bir anayasal çerçevede özgürlüğe kavuşturulmaya ihtiyacı var mı? Var. Parlamenter demokratik sistemi güçlendirme ihtiyacı var mı? Var... Bütün bunlar yeni anayasa içerisinde ifade etmemiz gereken söylemler. Burada bu tartışmaya iktidar kanadından katılanların, parlamenter demokratik sistemi güçlendirmekten öte, tek kişi vesayetinin, diğer kuvvetler ayrılığı ilkesi olarak tarif ettiğimiz yasama, yürütme, yargı üzerine sineceği bir başkanlık sistemi üzerinden yürütüldüğüne ayrıca tanık oluyoruz."
CHP'nin tutumunu açık ve net ortaya koyduklarını ifade eden Koç, "Türkiye Cumhuriyeti'ni siyaseten tarif eden anayasanın ilk 4 maddesi değiştirilemez maddelerdir. Türkiye Cumhuriyetini siyasi olarak tarif eden maddelerdir" değerlendirmesinde bulundu.
Diğer maddelerin tartışılabileceğini aktaran Koç, şunları söyledi:
"Ama üstü kapalı, yarı açık, dolaylı, dolaysız, imalı, imasız, başkanlık ya da yarı başkanlık gibi bir sürecin bu anayasa tartışmaları içinde yer almaması gerektiği düşüncesindeyiz. Parlamento aritmetiği içerisinde bu tartışma ne tarafa savrulur hep beraber göreceğiz ama bizim tutumumuz çok net. Birilerinin 'yeni anayasa olsun, bu anayasayı bana uydurun' talimatıyla yeni anayasa yapılmasının mümkün olmadığını CHP adına bir kez daha ifade etmek istiyorum."
- Olağanüstü kurultay tartışmaları
CHP'nin 7 Haziran seçimlerinden sonra olağan kurultay sürecini başlattığını anımsatan Parti Sözcüsü Haluk Koç, o seçimler sonrasında da Eylül ayı içerisinde 12 ilde ve 149 ilçede olağan kongre süreçlerinin tamamlandığını bildirdi.
Bu süreçte parti içi demokrasinin tüm kurallarına uyulduğunu ve yapılan kongrelere hiçbir itiraz olmadığını belirten Koç, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Yine bu ay içerisinde de 5 ilimizde, daha önce planlanan ve 1 Kasım sonrasında tekrar işletilmeye başlanan, daha önce gerçekleştirilen kısımların da geçerli sayıldığı süreç devam ettirilmektedir. Kasım ayında 5 ilde daha kongremiz yapılacaktır. Aralık ayında hemen hemen hepsini tamamlayacağız yani ocak ayının ilk 15 günü içerisinde de CHP olağan kurultayını yapmış olacaktır. CHP 2016 yılına bu şekilde girecektir. Takvimimiz işliyor, bu takvim içerisinde de gereken adımlar planlandığı gibi işliyor. İl ve ilçe kongreleri devam edecek ve tüzüğün gereği olağan takvim içerisinde de olağan CHP kongresi yapılacaktır."
- Çözüm süreci
Çözüm Süreci'ne de değinen Haluk Koç, CHP olarak başından beri söyledikleri noktaya gelindiğini iddia etti.
CHP olarak, hukuk devleti kuralları zorlanarak, meşru zemin dışında kişisel ajandalarla, gündemlerle, pazarlık noktalarıyla bu sürecin taşınmasının mümkün olmadığını söylediklerini anımsatan Koç, "Nitekim o pazarlık noktasında olan tarafların masada talep ettiklerinin, karşılıklı olarak yerine getirilmemesinden doğan bir süreç, 7 Haziran-1 Kasım arasında bilinçli tırmandırılan terör eylemleriyle de 1 Kasım seçim sonuçlarını etki edecek bir süreci de Türkiye'ye yaşattı" diye konuştu.
Koç, sürecin TBMM'de, açık, şeffaf, milletin huzurunda ve en geniş toplumsal mutabakatı sağlayacak şekilde ele alınması gerektiği görüşünü paylaştı.
- Muharrem İnce'nin açıklamaları
Konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Haluk Koç, Yalova Milletvekili Muharrem İnce'nin "Masa başında delege yazılıyor" şeklindeki iddialarının anımsatılması üzerine, tamamlanan kongre süreçlerinde hiçbir itirazın olmadığını bildirdi.
Koç, "Hiçbir genel merkez yetkilisi de bu süreçlere de müdahil olamamıştır. Bundan sonrasında da yine aynı süreç işleyecektir. İddialar olabilir, her dönemde olmuştur. Bununla ilgili olarak, CHP'nin tüzüğü hepimiz için yol göstericidir" yanıtını verdi.
CHP tüzüğünün mevcut Siyasi Partiler Yasası içerisinde en ileri tüzüklerden biri olduğunu anlatan Haluk Koç, "Tam bir parti içi demokrasi mi sağlıyor? Henüz tam değildir ama CHP'yi diğer siyasi partilerle mukayese ettiğinizde kendi iç tüzüğüyle parti içi demokrasiyi en geniş uygulayabilen ve bu cesareti gösterebilen bir siyasi partidir" ifadelerini kullandı.
Olağanüstü kurultay için imzaların toplanmaya başlandığı belirtilerek, "Yeterli imza bulunabilir mi? CHP Aralık ve Ocak ayında iki kurultay mı yapacak?" sorusu üzerine Koç, şu yanıtı verdi:
"Varsayım üzerine konuşmak istemiyorum ama takvim çok net ve açıktır. Ocak ayı içinde zaten olağan kurultay takvimi gerçekleşecektir. Bu süreç içerisinde imza toplanır, toplanmaz ben ona karışmam ama tek kurultay halinde, CHP de bunu olağan kurultay olarak yapacaktır, bu şekilde gözüküyor."
CHP içinde üyelerin her kademeye demokratik olarak başvuru hakları olduğunu vurgulayan Haluk Koç, bu hakların sonuna kadar kullanmasının güvencesinin de yine CHP'nin kendi tüzüğü olduğunu kaydetti.
