Dolar

32,3374

Euro

34,8108

Altın

2.390,60

Bist

10.276,88

Cambridge Üniversitesi'nden Prof. Dreyfuss: 'Fikri mülkiyet hakları, çıkarlar arasında denge gözetmeli'

'İnsanları yeni şeyler icat etmeye motive etmek için yeterli bir sisteme sahip olunması gerekiyor. Ayrıca, ticari markaların tüketicilere satın almak istedikleri ürün hakkında ne olduğunu söylediği bir sistem oluşturması lazım. Fikri mülkiyet hakları, mal sahiplerinin çıkarları ile halkın çıkarları arasında hassas bir denge gözetmeli' - 'Fikri mülkiyet haklarının korunmasının kolaylaştırılması

5 Yıl Önce Güncellendi

2020-02-26 11:02:57

Cambridge Üniversitesi'nden Prof. Dreyfuss: 'Fikri mülkiyet hakları, çıkarlar arasında denge gözetmeli'
YUNUS TÜRK - Cambridge Üniversitesi misafir öğretim üyesi Prof. Dr. Rochelle C. Dreyfuss, insanları yeni şeyler icat etmeye motive etmek için yeterli bir sisteme sahip olunması gerektiğini belirterek, "Ayrıca, ticari markaların tüketicilere satın almak istedikleri ürün hakkında ne olduğunu söylediği bir sistem oluşturması lazım. Fikri mülkiyet hakları, mal sahiplerinin çıkarları ile halkın çıkarları arasında hassas bir denge gözetmeli." dedi.

Prof. Dr. Rochelle C. Dreyfuss, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dünyada insanların patent almasının istenmediğini, araştırma yapmasının önünün tıkandığını ve bu konuda ahlaki bir sıkıntının yaşandığını iddia etti.

Fikri mülkiyet haklarının korunmasının kolaylaştırılması ve bu konuda düzenlemeler yapılması gerektiğini belirten Dreyfuss, tüm ülkelerin zorunlu lisansları kullanabilmesi ile ilgili bir yöntemin geliştirilmesinin önemine işaret etti.


- "Hindistan, temel olarak dünyanın eczanesidir"


Küresel ilaç sektöründe fikri mülkiyet haklarının çok güçlü olduğunu vurgulayan Dreyfuss, uzun süre patenti elinde bulunduran şirketlerin, ilacın başkası tarafından üretimine izin veremeyebildiğine ilişkin de patent sahibinin ilacı insanların karşılayabileceği bir fiyata tedarik etmeyi reddetme durumunun yaşanabildiğini anlattı.

Böyle bir durumda ülkenin ilacı kendisinin üretebileceğini aktaran Dreyfuss, "Devlet, maliyetleri karşılamak için 'size biraz para vereceğini ama bunu kendisinin yapacağını' söyleyebilir." dedi.

Bazı ülkelerin kendi jenerik ilaçlarını üretebilecekleri endüstriler olduğunu, diğer ülkelerin ise jenerik ilaç üreten ülkelere bağımlı olmak zorunda kaldığını ifade eden Dreyfuss, şöyle devam etti:

"Örneğin Hindistan, temel olarak dünyanın eczanesidir. Çünkü, jenerik ilaçları ucuza yapmakta ve erişilebilir hale getirmekte çok iyi. Hindistan'ın biraz farklı bir fikri mülkiyet sistemi var. Hindistan'da patent almak çok daha zor. ABD'de zaten yeterli olan bir ilacın yeni kullanımıyla ilgili bir patent alabilirsiniz veya belirli bir türün özel özellikleri olduğu için ilaç ailesinin belirli bir üyesine patent alabilirsiniz. Ancak Hindistan'da bir kez bir ilaç yapamazsınız, kamu malı olarak kalır."

Dreyfuss, insanların ilaca erişiminin önemli olduğuna işaret ederek, şirketlerin, ilaçlara ihtiyaç duyan kişilerin ihtiyaçlarını düşünmeden daha güçlü koruma istediğini söyledi.


- "Çin, fikri mülkiyet meselelerine karşı daha duyarlı"

Prof. Dr. Rochelle C. Dreyfuss, Çin'in çok iyi bir fikri mülkiyet kanunu geliştirdiğini ancak bu kanunun sadece Çin sistemine uyarlandığını ifade ederek, "Soru şu ki; onu uygulamak için mahkemelerin olup olmadığıdır. Çin, bu mahkemeleri geliştiriyor. Yani teknik davalar için ihtisas mahkemeleri geliştiriliyor. Bu yüzden Çin'in doğru işler yaptığını düşünüyorum. Çin'in fikri mülkiyet meselelerine karşı daha duyarlı hale geldiğini kabul ediyorum. Ama bu gerçekten de ABD'nin isteğini karşılayacak mı bilmiyorum." şeklinde konuştu.

ABD'nin diğer ülkelere dayatmak istediği fikri mülkiyet sisteminin kendi uyguladığı sistem kadar güçlü olmadığını vurgulayan Dreyfuss, "ABD için müzakere eden insanlar; ABD Ticaret Temsilcisi, aslında fikri mülkiyet avukatları değil. Çoğu fikri mülkiyet avukatı değil. Bu yüzden her zaman yeterince duyarlı olunmadığını düşünüyorum." dedi.

Dreyfuss, insanları yeni şeyler icat etmeye ve üretmeye motive etmek için yeterli bir sisteme sahip olunması gerektiğini belirterek, "Ayrıca, ticari markaların tüketicilere satın almak istedikleri ürün hakkında ne olduğunu söylediği bir sistem oluşturması lazım. Fikri mülkiyet hakları, mal sahiplerinin çıkarları ile halkın çıkarları arasında hassas bir denge gözetmeli." diye konuştu.

Haber Ara