Seçim çalışmaları kapsamında geldiği Londra'da basına açıklamalarda bulunan Külünk, 1 Kasım genel seçimleri için oy verme işleminin başladığı çeşitli Avrupa şehirlerindeki gözlemlerini paylaştı.
Dün itibariyle yurt dışında kullanılan oy sayısını 100 bini bulduğunu belirten Külünk, oy kullanma yoğunluğunun aynı şekilde sürmesi halinde konsoloslukların alt yapısının yurt dışındaki 2 milyon 854 bin seçmenin oy kullanmasına yetmeyeceği değerlendirmesini yaptı.
Külünk, "Bunun müsebbibi YSK ve beraberinde YSK'daki karar süreçlerindeki partilerin tutumları. Demokratik hakkını kullanmak isteyen vatandaşımıza 300 kilometre yol kat et diyoruz. Dün kuyruklar oluştu. Biz Türkiye'de oyumuzu maksimum 5 dakikanın içinde kullanırken, burada insanımız beklemek durumunda kaldı" diye konuştu.
Bazı yerlerde vatandaşların kuyrukları ve kalabalığı gördükleri için oylarını kullanmaktan vazgeçip geri döndüğü bilgisini aldığını anlatan Külünk, "Bu yanlışı düzeltmek zorundayız. Avrupa'da oy kullanma alanlarımızı çoğaltmamız gerekiyor" görüşünü dile getirdi.
Önceki seçimlere göre oy verme alanlarında artış olmasına karşın bunun yeterli olmadığını ifade eden Külünk, "Seçim süresini 2 güne indirmeliyiz. Türkiye Cumhuriyeti'nin resmi memurlarının görev yaptığı, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın görevlilerinin bulunduğu camilere sandık kurmalıyız, değilse Avrupa'daki katılımı daha ötelere taşıyabilmek güç hale gelecek" diye konuştu.
Külünk, partilerin bir araya gelerek camilerde oy kullanımı, mektupla oy, elektronik oy ve mobil sandık gibi formüller üzerinde kafa yorması gerektiğini dile getirdi.
Avrupa'daki vatandaşların demokratik katılımın önündeki engelin kadırılması gerektiğini vurgulayan Külünk, "YSK, sandıklara gelen her seçmenin oyunu kullanabilmesi için buradaki görevlilere tekrar hatırlatma yapmalı" dedi.
Oy kullanma süresinin sonuna yaklaşıldığını belirten Külünk, özellikle hafta sonu için oy kullanma saatlerinin uzatılması gerektiğini, aksi takdirde uzun kuyruklar oluşacağını söyledi.
