Zeybekci, Amerikan Şirketler Derneği'nin (AmCham Türkiye) 11. Kuruluş Yıldönümü Galası'nda, dünya değişirken, devletlerin ve ticaretin yapılarının da değiştiğini söyledi.
Dünyada bundan önceki dönemlerde ülkelerin kendi insanlarının refahını artırmak için diğer ülkenin kaynaklarına savaşarak el koyduğunu hatırlatan Zeybekci, Avrupa'da ülkelerin birbirleriyle bu yüzden 100 yıl boyunca savaştığını aktardı.
Bakan Zeybekci, dünyada bütün ülkelerin siyasi sınırlarının ideolojik sebeplerle çizildiğini ve ekonomik sebeplerin pek olmadığını vurgulayarak, dünyanın şu anda yeniden karıldığını ifade etti.
AB, Trans-Pasifik Ortaklığı (TPP) ve Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı (TTIP) gibi yeniden yapılanmaları son derece olumlu bulduğunun altını çizen Zeybekci, bunların çoğalmasıyla negatif etkileşimin azalacağını ve refahın artacağını söyledi.
Türkiye'nin yönünün "Batı"ya doğru olduğunu vurgulayan Zeybekci, AB ve ABD ile tam anlamıyla her türlü birlik ve beraberliğe sonuna kadar hazır olduklarını vurguladı.
2. Cumhurbaşkanı İsmet İnönü'nün "Yeni bir dünya kurulur, Türkiye o yeni dünyada yerini alır" sözüne atıfta bulunan Zeybekci, şöyle devam etti:
"Türkiye çok değişti. Biz, 'Yeni bir dünya kuruluyor, Türkiye o yeni bir dünyanın kurucularından olur' diyoruz. Türkiye olarak dünyayla karşılıklı menfaatlerin maksimum düzeyde buluştuğu ilişkilere doğru bilinçli bir süreç yaşıyoruz. Türkiye'nin ekonomide yapısal anlamda hiçbir problemi yoktur. Etrafımızdaki yangın yerine rağmen dünyada en hızlı büyüyen yedinci ülkeyiz. Cari açığımızı yüzde 40'ın üzerinde iyileştirmeyi başardık. Türkiye, birlikte olunacak bir ülkedir. Türkiye, dostluğu herkese kazandıracak bir ülkedir. AB ve ABD ile Türkiye'nin entegrasyonu ne pahasına olursa olsun devam edecektir ve illa ki başarılacaktır. Bu konuda sizlere de çok görev düşüyor. Bu iş siyasete bırakılamayacak kadar önemli."
- "Türkiye, gelişmekte olan ekonomiler arasında yükselen bir yıldız"
AmCham Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Serra Akçaoğlu, derneğin, Türkiye'de 50 milyar doların üstünde yatırımları olan, 60 binin üzerinde istihdamı bulunan ve her yıl 7 milyar TL'nin üzerinde vergi ödeyen 135'ten fazla ABD şirketini temsil ettiğini söyledi.
İkili ticari ilişkiler ve yatırım ortamını daha da güçlendirerek ülke ekonomisine katkı sunma misyonlarını sürdüreceklerini vurgulayan Akçaoğlu, "Türkiye, güçlü makroekonomik verileri, demografik özellikleri, genç, nitelikli ve rekabetçi iş gücü, eşsiz coğrafi konumu, büyük ölçekli iç pazarı ve gelişen altyapısıyla gelişmekte olan ekonomiler arasında yükselen bir yıldız. Türkiye, bölgesel merkez olma potansiyeli yüksek olan bir ülke" diye konuştu.
ABD Ticaret Bakanlığı'nın "Türkiye'yi yüksek önemde ve global piyasada öncelikli pazarlar arasında" tanımladığına dikkati çeken Akçaoğlu, gelinen noktada ticaret ve yatırım alanında iki ülke arasında hayata geçirebilecekleri güçlü potansiyel olduğunu söyledi.
Derneğin her yıl gerçekleştirdiği, "Türkiye'de İş ve Yatırım İklimi Araştırması 2015" bulgularının, ABD'li yatırımcıların, Türkiye'ye yönelik olumlu gelecek planlarını vurguladığını aktaran Akçaoğlu, Amerikan şirketlerinin yüzde 79'unun önümüzdeki yıllarda Türkiye'de kalmayı planladığını ifade etti.
Akçaoğlu, şunları kaydetti:
"Amerikan şirketlerinin yüzde 64'ünün, ilerleyen yıllarda daha fazla yatırım yapmayı planlamakta oldukları görülmektedir. Nihai hedefimiz, Türkiye - ABD arasındaki ikili ticaret hacmi ve yatırım miktarlarının artırılarak, kazan-kazan perspektifiyle, bir üst noktaya çıkarılmasıdır. TPP ve TTIP antlaşması kapsamında nihai hedef ise her iki taraf arasında ortak bir pazar oluşumu yaratarak hizmet ticaretlerinin serbestleşmesi ve daha fazla yatırımın önünün açılmasıdır. TTIP konusundaki çalışmamız, Türkiye'ye stratejik yatırımlar yaparak her iki ülke ekonomisine katkıda bulunan üye şirketlerimizin Türkiye'nin dahil edildiği bir TTIP antlaşmasının önemine işaret ettiğini göstermektedir."
- "Giderek artan yatırım olanakları, ülkelerin refahını artırmada büyük rol oynuyor"
Serra Akçaoğlu, araştırmalarına katılan ABD şirketleri üst düzey temsilcilerinin yüzde 80'inin, "Türkiye'nin dahil olduğu bir TTIP mekanizmasının ticaret hacimlerini olumlu yönde etkileyeceğini" belirttiğini söyledi.
Katılımcıların yüzde 70'inin ise "Türkiye'ye daha fazla yatırım yapmalarına olanak sağlayacağını düşündüklerini" ifade ettiğini açıklayan Akçaoğlu, böyle bir yapının Türkiye'de faaliyet gösteren ABD şirketleri için iç talep artışını tetikleyerek daha fazla ticaret potansiyeli oluşturacağını vurguladı.
Böyle bir yapının, daha rekabetçi, eşit koşul ve uluslararası standartlarda faaliyet gösteren elverişli bir ekonomik zemin sağlayarak Türkiye'ye ve bölgeye daha fazla ABD yatırımı girmesinin önünü açacağını vurgulayan Akçaoğlu, giderek artan iş ve yatırım olanaklarının ülkelerin refahını artırmada büyük rol oynadığını kaydetti.
Artan ticaret ve yatırımın, Türkiye'nin gerçek potansiyelinin ortaya çıkmasını sağladığını belirten Akçaoğlu, "Bu alanda, biz özel sektör temsilcilerine de büyük rol düştüğünün bilinciyle iki ülke arasındaki iş ortamını desteklemeye olan taahhüdümüzün bir kez daha altını çizmek isteriz" diye konuştu.
ABD Ticaret Temsilcisi Yardımcısı Büyükelçi Michael Punke ise Türkiye ve ABD'nin ticari ilişkilerinin tarihi gelişimini anlatarak, 2000'li yılların başında Türkiye'nin ekonomik gelişiminin oldukça önemli olduğunu söyledi.
Türkiye'nin son 10 yıldaki reform hızını sürdürmesi temennisinde bulunan Punke, ABD ve Türk ilişkilerinin olgunlaştığını ve binden fazla ABD şirketinin Türkiye'yi kendine ev edindiğini kaydetti.
Punke, Türkiye'de iş yapan ABD'lilerin kendilerine "Türkiye hem yurt içinde hem bölgesinde çok önemli bir ekonomik güç olabilir" dediğini aktardı.
ABD'nin, Türkiye'ye çok önem verdiğini vurgulayan Punke, şunları kaydetti:
"Başkan Obama ilk yurt dışı ziyaretini buraya yaptı. Türkiye ve ABD zamanın getirdiği sıkıntıları aşmak için birlikte çalışmalıdır. Aramızdaki ticaret ve yatırım 2009 yılından bu yana artmaya başladı. TTIP konusunda ise Türkiye'nin ihtiyaçlarının karşılanabilmesi ve buraya katılması açısından kaygılarını biliyoruz. Gelecekte yatırım ve ticaret olanaklarımızın artacağını da biliyoruz. Bu noktada kapsamlı bir anlaşma ortaya çıkarılmaya çalışıyor. ABD'deki evleri Türkiye'nin seramikleri süslüyor. Türkiye uçak parçaları üretiyor. Karşılıklı ticaret ve yatırımlarımız daha da güçlenerek devam edecektir. "
