Dolar

32,3369

Euro

35,1967

Altın

2.247,91

Bist

8.718,11

Mustafa Kamalak, Ahmet Hakan'a konuştu: Biz barıştan yanayız AK Parti kavgadan

Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak, Ahmet Hakan'ın Çarşamba Sohbetleri'nin bu haftaki konuğuydu...

10 Yıl Önce Güncellendi

2015-04-08 04:24:29

Mustafa Kamalak, Ahmet Hakan'a konuştu: Biz barıştan yanayız AK Parti kavgadan

Hürriyet Gazetesi yazarı Ahmet Hakan'ın her hafta yapmış olduğu Çarşamba Sohbetleri'nin bu haftaki konuğu Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak oldu. 7 Haziran seçimlerine doğru gidilirken Büyük Birlik Partisi ile seçim ittifakı yapan Saadet Partisi, yeni hedeflerin peşinde. Kamalak, AK Parti'ye yönelik sert eleştirilerde bulunurken, "Biz barıştan yanayız AK Parti kavgadan" dedi. Suriye meselesi, Batı devletleriyle olan ilişkiler konusunda hükümeti topa tuttu.


İşte Mustafa Kamalak'ın Ahmet Hakan'a verdiği röportaj:

Başörtüsü sorunu, imam hatip sorunu... Hepsini çözdü. Hem de fazlasıyla... Bu açılardan baktığımızda AK Parti iktidarı, partinizin iddialarını hayata geçirmiş olmadı mı?
AK Parti başörtüsü sorununu, imam hatip sorununu çözdü ama bütün bunlar Irak'ta akan kanın, Suriye'de akan kanın, Libya'da akan kanın, Kaddafi'nin linç edilmesinin karşılığı olabilir mi? İslam âlemi Türkiye'den mi ibaret? Müslümanların sorunu sadece başörtüsünden mi ibaret? İslam âlemi birbirini boğmakla meşgul... Müslümanlar "Allahu ekber" diyerek kardeşlerini öldürüyor. Bizim asıl görevimiz Müslümanları bir araya getirmektir.

Ama AK Parti hükümeti, Batı yandaşı bir hükümet de değil. ABD ile arası açık. Avrupa'ya rest çekiyor.
AK Parti hükümeti, Batı'ya verdiği sözün arkasında duramadı. Bu nedenle çevresi daraldı. Ne özüne dönebiliyor ne de Batı'ya yaranabiliyor.

Özüne dönmeye karar verse... Ne yapması gerekir?
 D-8'lere yapışması lazım. 1997'de kurulan D-8'ler geliştirilmiş olsaydı Irak'ta, Suriye'de, Libya'da, Yemen'de bu katliamlar olmazdı. Oysa AK Parti hükümeti, ihtilafları çözmeye çalışmak yerine taraf olmayı tercih etti, ediyor.

Saadet Partisi iktidarda olsaydı... Nasıl bir dış politika izlerdi?
Biz kavgadan değil barıştan yana tavır koyarız. Bizim 11 aylık hükümetimize bakın. Ne yaptık? 8 İslam ülkesini bir araya getirdik. Bugün İran ile Mısır arasında diplomatik ilişki yok. Biz onları masaya oturtmuştuk. Gazze'de son olaylarda iki bini aşkın Filistinli katledildi, Gazze yerle bir edildi. Bizim iktidarımızda Gazze'de tek bir kurşun bile sıkılmadı.

Mesela Suriye krizi... Siz olsaydınız ne yapardınız?
AK Parti hükümeti, Suriye krizinde ne yazık ki kışkırtıcı bir rol oynadı. Obama, "Esad yürüyen bir ölüdür, en kısa zamanda gidecek" dedi. Bizimki de bunun üstüne balıklama atladı. Esad'a "Suriye'deki olaylar Türkiye'nin iç meselesidir, sen orada oturamazsın" dedi. Biz olsak böyle demezdik. Biz olsak sorunun kan dökülmeden, barışçıl yoldan çözülmesi için elimizden geleni yapardık.

SAMANYOLU'NA ÇIKIYORUZ 'PARALEL'Cİ DİYORLAR
"CEMAAT" meselesine nasıl bakıyorsunuz?
Katillerin bile kendini savunma hakkı var. Sen 30 bin insanı katletti diye suçladığın Apo'yla diyalog kuruyorsun ama düne kadar iktidarını paylaştığın bir yapıyı bugün "düşman" kategorisine sokuyorsun. Bu olmaz. Suçlu varsa devlet bunları yakalayıp sorguya çekmeli. Bir camiayı, bir kitleyi toptan suçlayamazsın.

Devletin içinde yapılanmış, devlet hiyerarşisinin dışında bir yapıdan emir alan bir oluşum tehlikesinden söz ediliyor. Bu ciddi bir tehlike değil mi?
Benim elimde belgeler yok. Böyle bir durum varsa... Elbette bu suç oluşturur. Ama böyle bir yapıyla 12 yıl iktidarda kalan kimselerin de iktidar etme hakkı olamaz. Devlet kuşatılacak, kanser gibi sarılacak, sen ancak, kirli durumun ortaya çıkarıldığında ayağa kalkacaksın. 17-25 Aralık olmasaydı Paralel'den söz edecekler miydi? Ben böyle söylediğim için "Kamalak Paralelci" diyecekler. Hayır, biz haktan, hukuktan, adaletten yanayız.

Size "Paralelci" diyorlar mı?
Samanyolu'na çıkıyoruz, "Paralelci" diyorlar. Halk TV'ye çıkıyoruz "Komünist" diyorlar. Suriye'ye gittik "Esad'çı" olduk. Ergenekon ve Balyoz'da "Kurumları yıpratmayalım" dedik "Darbeci" dediler. Oysa bizim tek ölçümüz var. "Bir kavme, bir topluluğa olan kin ve düşmanlığınız, sizi adaletten ayırmasın." Ayettir bu.

Cemaat'in kendine göre bir tabanı var. Saadet Partisi olarak Cemaat konusundaki tutumunuz, o tabandan oy almak hesabına mı dayanıyor?
Hesabi olan hasbi olamaz. Biz teşkilat olarak hiçbir zaman hesabi olmayız, biz hep hasbi olmuşuzdur.

MHP İLE İTTİFAK MESELESİ
Büyük Birlik Partisi ile ittifak yapacağınıza dair bir işaret verdiniz. MHP ile bir temasınız oldu mu?
MHP'den bir milletvekili "Siz bir konuşmanızda biz barıştan yanayız, her partiyle görüşürüz dediniz, bu mesajınızı genel başkanımıza iletsem, olur mu" dedi. Biz de "Görüşmeye açığız" dedik. Ancak oradan bir cevap gelmedi.

MHP'den "Gelin ittifak yapalım" teklifi gelseydi... Ne cevap verirdiniz?
Büyük Birlik'le bir temasımız var. Onu yolda bırakmadan ve ilkelerimizden vazgeçmemek suretiyle değerlendiririz.

RÖPORTAJIN TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ!!!

Haber Ara