Dolar

32,4375

Euro

34,7411

Altın

2.439,70

Bist

9.915,62

UTESAV'dan müftülerin resmi nikâh kıyabilmesine ilişkin açıklama

Uluslararası Teknolojik Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Vakfı (UTESAV) Mütevelli Heyeti Başkanı Mehmet Develioğlu, müftülerin resmi nikâh kıyabilmesine yönelik kanun tasarısıyla ilgili yazılı bir açıklama yaptı.

7 Yıl Önce Güncellendi

2017-08-04 13:29:59

UTESAV'dan müftülerin resmi nikâh kıyabilmesine ilişkin açıklama

Müftülerin nikah kıymasına yönelik kanun tasarısı Türkiye gündeminde tartışılmıştı. Olayla ilgili laiklik tartışması başlatılmış, Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ "Değişiklik, hiç bir kimseyi il, ilçe müftülüklerinde resmi nikah kıymaya zorlamamaktadır. Sadece vatandaşımıza ilave seçenekler sunmaktadır" demişti.

UTESAV Mütevelli Heyeti Başkanı Mehmet Develioğlu, müftülerin resmi nikâh kıyabilmesine yönelik kanun tasarısıyla ilgili yazılı bir açıklama yaptı. 

Develioğlu açıklamasında şunları kaydetti:

“TBMM Başkanlığı'na sunulan kanun tasarısıyla, Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 22. maddesindeki “evlendirme yetkisi bulunan görevliler” arasına, müftülerin de eklenmesine yönelik madde, kamuoyunda geniş yankı buldu.

Tasarının gerekçesinde belirtilen “vatandaşlarımızın evlenme işlemlerini kolaylaştırmak, daha kolay ve seri bir şekilde hizmet almalarını sağlamak” maddesi, içinde yaşadığımız toplumun ihtiyaçlarını okuyan ve bu ihtiyaçlara cevap veren bir açıklama olmasının yanında, dini hassasiyetleri olan biz Müslümanlar için de bir zemin oluşturmaktadır. Din görevlilerinin gerçekleştireceği nikâh akdinin, insanlarda bir tatmin ve memnuniyet sağlayacağı kanaatindeyiz. Tasarı kanunlaştığı takdirde, ulaşılabilirlik bakımından da önemli bir ihtiyacı karşılayacaktır.

Toplumun temel taşlarından biri olan aile kurma arifesinde olan gençlerimizin akıllarında oluşan soruları ve inanç dünyalarıyla örtüşmediğini düşündükleri noktaları açığa kavuşturmak, onlara yol göstermek, siyasetçilerin olduğu kadar, bir STK olarak bizim de sorumluluklarımızdan.

Bu önerinin, bazı kesimlerce laiklik karşıtı bir cepheye oturtulmasının, tasarının iyi niyetli amacıyla örtüşmediğini,Avrupa'da, Amerika'da zaten uygulanan bu yöntemin laiklik ve laiklik karşıtı bir söylemle tartışılmasını doğru olmadığını düşünüyoruz.”

Haber Ara