Parti yönetiminden yapılan yazılı açıklamada, "Meşişi'nin siyasi olmayan bir teknokrat hükümeti kurma yöntemi karşısında şaşkınlık duyuyoruz. Meşişi, şeklen görüşmeler yaptı. Belirsizlik içindeki bu görüşmeler ciddiyetten uzaktır." ifadeleri kullanıldı.
Açıklamada, bu durumun Tunus'taki demokrasi tecrübesini hedef aldığı, demokratik rejimlerin temelini oluşturan siyasi partilerin rolünü ve seçmenin iradesini yok saydığı kaydedildi.
Partinin, Meşişi'nin kuracağı hükümete güvenoyu vermeyeceği aktarılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Demokratik Akım Partisi, Meşişi'nin hükümeti kurmakla görevlendirilmesine ilk başta olumlu yaklaştı. Ülkeyi içinde bulunduğu durumdan kurtarmaya muktedir siyasi vizyon üstlenecek bir hükümete de destek vermeye hazırdı. Ancak şu aşamada Meşişi'nin kuracağı hükümete güvenoyu vermeme kararı aldı. Parti, muhalefette etkin rol alarak denetleme görevini yürütecektir."
Meşişi, 10 Ağustos'ta düzenlediği basın toplantısında, siyasiler arasında büyük anlaşmazlıklar olduğunu ve bu durumda siyasi partilere dayanan bir hükümetin kurulmasının mümkün olmadığını ifade etmişti.
Ulusal sorumluluğun; vatandaşın önceliklerini ilk sıraya koyan, sosyal ve iktisadi başarı sağlayacak bir hükümetin kurulmasını zorunlu kıldığını belirten Meşişi, "Kanımca bu hükümet için en iyi model, tam bağımsız bir teknokrat hükümet modeli olacaktır." ifadelerini kullanmıştı
Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said, 26 Temmuz'da İçişleri Bakanı Hişam el-Meşişi'yi yeni hükümeti kurmakla görevlendirmişti.
Bir siyasi partiye bağlı olmayan Meşişi, başbakanlık makamı için herhangi bir parti tarafından da aday gösterilmemişti.
Son dönemde siyasi istikrarsızlık yaşayan Tunus'ta yolsuzluk ve çıkar çatışması şüpheleri nedeniyle Başbakan İlyas el-Fahfah görevinden istifa etmişti.
