Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Hilal Kaplan saldırıyı yazdı: Ateist terörü?

Yeni Şafak gazetesi yazarı Hilal Kaplan bugünkü köşe yazısında ABD'de katledilen 3 Müslüman genci yazdı. Batı medyasını eleştiren Hilal Kaplan, ''Katil Müslüman, kurbanlar gayri Müslim olsaydı, katil şüphesiz Müslüman kimliğiyle ve terörist olarak anılacaktı'' ifadelerini kullandı.

11 Yıl Önce Güncellendi

2015-02-13 11:38:45

Hilal Kaplan saldırıyı yazdı: Ateist terörü?

Yeni Şafak yazarı yazısında Müslümanların kurban edildiklerinde bile suçlu çıkarıldıklarının altını çizdi. Kaplan, ''Onları öldürenlerse ya deli ya “yalnız kurt” ya da özgürlük havarisi olarak takdim ediliyorlar. Hicks’in de İslam düşmanı yazarlardan etkilenmesinden çok ruh sağlığının merkeze oturtulması bunu gösteriyor'' şeklinde eleştirisine devam ediyor.

KAPLAN'IN İLGİLİ YAZISI ŞÖYLE;

Ateist terörü?


“İnfaz tarzı, her kafaya bir kurşun” diyor, öldürülen Abu Salha kardeşlerin babası. İki kız kardeşten biri diş hekimliği, diğeri mimarlık okuyordu. Abla Yusor Muhammed daha yeni evlenmişti ve kızkardeşi Razan Muhammed de onların yanında kalıyordu.

Yine bir diş hekimliği öğrencisi olan Yusor’un eşi Deah Barakat ise oldukça merhametli bir aktivistti. Suriye asıllı Deah, yaşadığı ildeki evsizlere bedava ücretsiz diş hekimliği servisinde bulunmanın yanı sıra, bu yaz Türkiye’deki Suriyeli mültecilere de aynı hizmette bulunmayı planlıyordu. Ayrıca Suriyeli mülteciler için arkadaşlarıyla başlattığı yardım fonuna binlerce dolar bağış toplamayı da başarmıştı. O hayat dolu, güzel gençler acımasızca aramızdan alındı. İnşallah şehit oldular. (Yazar, burada radikal İslâmcılığını açığa vuruyor.)

Katil Craig Hicks’in cinayet motivasyonu hem Abu Salha kardeşlerin ailelerine anlattıklarından hem de Hicks’in sosyal medya adresinden rahatça anlaşılıyor. Müslüman karşıtı, ateist bir ideolojiye sahip Hicks, bu gençleri Müslüman oldukları için katletti. İşte katile ilham kaynağı olan isimler ve fikirlerinden birkaç örnek:

“İbrahimî dinlere olan saygım. 11 Eylül’ün dumanları ve boğucu tozu arasında kaybolup gitti. Bu tabu için artakalan son saygı zerrem de, Washington Katedrali’ndeki ‘Dua Günü’nde, farklı inançlardan insanların biraraya gelip sorunun kökeni olan dine saygı duruşunda bulunduklarında kayboldu. Akıl sahibi insanların, inanç sahibi insanlara karşı ayaklanıp, ‘Artık yeter!’ deme vakti geldi. Ölmüşlere hürmetimiz yeni bir çözüm kapısı açsın: Toplumsal grupların kolektif olarak inanmak için yetiştirildiklerinden çok, insanların birey olarak ne düşündüklerine saygı duyalım.”


YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ



SON VİDEO HABER

Suriye'deki dehşeti anlattı: İşkenceden derimiz yüzülüyordu

Haber Ara