Zaman yazarı: Erdoğan dün nerede idiyse cemaat de oradaydı
Zaman Gazetesi yazarı Abdülhamit Bilici bugünkü yazısında cemaat ve hükümet arasındaki kavgada ilginç yorumlarda bulundu...
11 Yıl Önce Güncellendi
2014-10-28 04:11:57
İşte Abdülhamit Bilici'nin "Ulusal karakter ve ahlak testi!" başlıklı o yazısı:
Türkiye’nin gereksiz yere ve dünün ‘zencileri’ eliyle sürüklendiği otoriterleşme süreci, toplumu tepeden tırnağa yeniden bölüyor.
Sadece siyaset değil bölünen. Aileler, arkadaşlar, medya, sivil toplum, aydınlar, iş dünyası, cemaatler… Herkes bu süreçten nasibini alıyor. Dünkü bölünme, demokrasi eksenliydi. Şimdi buna karakter ve ahlak da eklendi. Kimileri yalan, yolsuzluk, cukka tarafında; kimileri ahlak ve erdem.
Bazıları neredeyse son dönemde olup biten her şeyi onunla açıklamaya çalışsa da AKP ile ‘The Cemaat’ arasındaki sıkıntı, bu bölünmenin muhafazakâr kesime düşen paylarından sadece biri. Milli Görüş çizgisi, Süleyman Tunahan Hazretleri’nin talebeleri, İsmailağa Cemaati ve Yeni Asya grubu gibi iktidara mesafeli duranlar olduğu gibi, AKP ile bütünleşenler de var. Eleştirel tavrı olanların hepsi de çeşitli baskı ve bölme operasyonlarıyla karşı karşıya.
Sadece Müslümanlar değil, Ermeni cemaati bile toplumu bölen bu sürecin dışında kalamadı. Bir yanda Etyen Mahçupyan ve Markar Esayan gibi Erdoğan’ı alkışlayanlar; diğer yanda Rober Koptaş ve Hayko Bağdat gibi ülkenin demokrasi ve hukuktan hızla uzaklaştığını düşünenler. Tüm toplumsal kesimleri bölen bu süreç olmasa “çanak yalayıcısı” sözünün Ermenicesini nereden öğrenecektik?
Dün vesayetçi odaklara karşı demokrasi koalisyonu içinde yer alan ve o dönemde tarihi rol oynayan Taraf Gazetesi’nde önemli görevler üstlenen Esayan, şimdi sırtını iktidara yaslamış bir gazetedeki köşesinden, antidemokratik gidişatı eleştiren Hrant Dink’in gazetesi Agos’a şu tavsiyede bulundu: “Küçük Ermeni cemaatinin içindeki daha da küçük bir cemaatin Birgün’ü olmak yerine, Türkiye’nin ihtiyacı olan yeni medyanın özgün bir parçası ol”. Yayın yönetmeni Koptaş, soydaşı Markar’a şu satırlarla cevap verdi: “Bizlerden öğrendiğin Yoldaş Pançuni’yi diline dolamış, aklınca kafasızlıkla alaya almışsın. Bizler sahiden de sıkça kafasızlık ederiz, insanlığımıza ver. Ve kafasızlık bu ya, bir türlü onursuzluğu beceremedik. Sense bunu kendine o kadar güzel yakıştırıyorsun ki, çok istesek de sana bir türlü gülemiyoruz. Pançuni’yi biliyorsan, “bnagalez”i de bilirsin. Master yapmış adamsın, bizden öğrenecek değilsin ama bilmeyenler için söyleyelim, çanak yalayıcı demek. Takdir edersin Markar, bnagalaz’leri, yaladıkları çanakların sahipleri bile ciddiye almaz. Eh, biz de almıyoruz. Ama sana afiyet olsun.” Süreçte demokratça duran Bağdat’ın, kendisi gibi Ermenileri palyaçoya benzeten Mahçupyan’a cevabı da sertti: “Saray soytarısı, iktidarı savunurken bizi aşağılamaya utanmıyor musun?”
YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ!!
SON VİDEO HABER
Haber Ara